"Ya Huzur Sağlayın Ya da Rol Yapmayın"

Koordinatör Vali Veysel Dalmaz, Suriye'deki iç savaşa ilişkin dünya otoritelerine seslenerek, "Eğer dünyada rahat etmek istiyorsanız, dünyada başta huzuru sağlayın. Ve Ortadoğu kana bulayan bu zülmu artık bitirin. Ama böyle bir niyetiniz yoksa da alan da rol yapmayın bir tarafa çekilin" dedi.

Dalmaz, Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformcular İttifakı (AECR), parlamenterlerine yönelik, Suriyeli mültecilerin durumuyla ilgili bilgilendirme sunumundan önce yaptığı konuşmada, Türkiye'nin hemen yanı başındaki Suriye'de büyük bir dram yaşandığı söyledi.

Suriye'de, Arap Baharı sonrası insanların masum istekleriyle birlikte bir halk hareketi başladığın ifade eden Dalmaz, şöyle konuştu:

"Gayet masun ve silahsız olarak başlatılan bu hareket maa baskı rejimi altında silah olarak bastırılmak istendi ve gerçekten zulmün hattı hesabı yok. Bir tarafta masum isteklerle insanların bu isteklerin rejime beyan etmesi, bir tarafta rejimin bu istekler karşısında silahla bastırması söz konusuydu. Başlangıçta iki taraf vardı. Başka kimse yoktu, başka taraf, başka ülke, başka grup, başka göç, başka savaşan grup yoktu. Ve şimdi geldiğimiz noktada üç yıl sonrasında kan var, gözyaşı var, savaş var ve bütün dünyanın gözü Suriye'de ve bütün gruplar nereden nasıl desteklendiği belli olmayan ve yaptıkları cinayetin hattı hesabı olmayan bir sürü olay şu anda Suriye'de cereyan ediyor."

- Onbinlerce Suriyeli sığınmak için bekliyor

Bütün dünyanın Suriye konusunda "tuzu kuru" olduğunu belirten Dalmaz, ülkenin gerçek sahibi olan insanların mağdur olduğunu vurguladı.

Suriye'nin çevresindeki ülkelere bakıldığında yüz binlerce insanın evlerinden, yurtlarında edildiğini görüleceğini anlatan Dalmaz, "Sadece Türkiye'de bir milyona yakın insan var. Suriye'den gelen ve gelmeye çalışan, yığılmış belki onbinlerce aile şu anda sınırlarımızda duruyor" diye konuştu.

Türkiye'ye gelen Suriyelilerin şanslı olduğunu belirten Dalmaz, şunları kaydetti:

" Türkiye'nin hükumet, devlet ve millet olarak misafirlerine kucağını açması ve açık kapı politikası onlara bir nebze ilaç, dertlerine derman oldu. Türkiye bunu tarihi komşuluk ilişkileri ve diğer yönlerden bir vazife üzerine borç olarak düşünüyor. Suriyeliler gerçekten burada mülteci değil onur veren bir misafir olarak ağırlanıyor. Çünkü bizim Suriye ile 911 kilometrelik bir sınırımız var. Bu 911 kilometrenin her bir kilometresinde karşılıklı akrabalıklarımız var. Aramızda sınır var ama normalde sınırın her iki tarafında birbiriyle akraba olan insanlar yaşıyor. Bu derece yakın olan iki ülkenin birbirine kayıtsız kalması düşünülemez."

Dalmaz, şu anda Suriye'nin içerisinde yaşanan manzaranın insanları ürpermesine yettiğini söyledi.

Dün gece yarısına kadar sınıra gelen yaralılara almakla meşgul olduklarını ifade eden Dalmaz, "Acaba bundan bütün dünyanın haberi var mıdır?. Orada bir zülum yaşanırken bizler rahat yatağımızda uyuyabiliyor muyuz. Öncelikli görevimiz orada akan kanın durdurulması olması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Hep beraber Suriyelilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelinmesi gerektiğini belirten Dalmaz, onların psiko-sosyal sorunlarına çözüm olmaya çalışılması gerektiğini aktardı.

Konuşmasında dünya otoritelerine seslenen Dalmaz, şöyle konuştu:

"Eğer dünyada rahat etmek istiyorsanız, başta huzuru sağlayın. Ve Ortadoğu kana bulayan bu zulmü artık bitirin. Ama böyle bir niyetiniz yoksa da alan rol yapmayın bir tarafa çekilin. Bırakın Suriye, Suriye'ye kalsın. Suriye kendi problemlerini halleder. Ve bugün en büyük sıkıntı da Suriye'de savaşan grupların çeşitliliğidir."

Türkiye'de 10 ilde 22 kamp olduğunu anımsatan Dalmaz, misafirlerinin her türlü sağlık, eğitim, barınma, beslenme, güvenlik ve her türlü ihtiyaçlarının karşılandığını dile getirdi.

Konuşmaların ardından AFAD İl Müdürü Sinan Atakan, Suriyeli mültecilerin durumuyla ilgili sunum yaptı.