Yardımı Dağıtmayan 'Kralcılar' Var!
Şanlıurfa Sebze Komisyoncuları Derneği Başkanı Akbaş, Suruç'taki çadır kentte kalan Kobanililere gelen yardımların depolarda bekletildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan ve kızı Esra Erdoğan Albayrak ve Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Heyeti Genel Başkanı Arzu Akalın'la Suruç'taki çadır kentle ilgili izlenimlerini paylaşan Şanlıurfa Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneği Başkanı Faruk Akbaş, durumun gösterildiği gibi olmadığını söyledi.
Gazete İpekyol'a konuşan Akbaş, çadır kentteki yardımların düzgün bir şekilde dağıtılmadığını tespit ettiklerini söyledi.
Akbaş, "Dün sayın cumhurbaşkanımızın oğlu Bilal Bey ve kızı Esra Hanım'la birlikte Suruç bölgesine yapmış olduğumuz geziden etmiş olduğumuz intibalar biraz bizi üzmüş oldu. Tabi devlet yetkililerimizin, belediye başkanlarımızın bölgeye yapmış olduğu yoğun yardımların istediğimiz oranda tabana, halka ulaşmadığını gördük. Bu da bizi üzdü. Dün oradaki yetkililerle de görüştüm. Emniyet müdürlüğümüze durumu anlattık. Sayın milletvekilimiz Zeynep Hanım'a da konuyu anlattım. Burada sıkıntıların olduğunu anlattım. Dışarıdan gelen misafirlere hep güzel taraflar gösteriliyor ama biz dün halkın içerisine girdik. Kobani'den gelen kardeşlerimizle birebir temas haline girdik. Orada sıkıntıların olduğunu ama buradaki sıkıntıların kesinlikle gelen yardımların eksikliğinden değil gelen yardımların organize bir şekilde dağıtılmadığından kaynaklandığını gördük. Oradaki bazı personellerin oradaki muhacir kardeşlerimize sıkıntı verdiklerini, gelen yardımları düzgün bir şekilde dağıtmadığını, sıkıntılarla da düzenli bir şekilde ilgilenmediklerini tespit ettik. Bu konuda yetkili mercilere gerekirse bu personelin değiştirilmesi yönünde görüşlerimizi belirttik" dedi.
'YARDIMLAR DEPODA BEKLETİLMESİN'
"Bizler şu anda Ensar pozisyonundayız" diyen Akbaş Kobani'den buraya gelenlerin ise muhacir konumunda olduğunu belirtti. Buraya gelen insanların vatanlarını, yurtların bırakıp geldiklerini dile getiren Akbaş, "Sıkıntılı bir ortam var. Biz, tabi ki, çok kısa bir süre içerisinde her şeyin dört dörtlük olmasını beklemiyoruz ama gelen yardımların hiç olmazsa depoda bekletilmeden bir an önce oradaki kardeşlerimize dağıtılması gerektiğine kesinlikle inanıyoruz. Dün orada hala çocukların ayağında ayakkabı olmadığını tespit ettik. Biz, çok üzüldük orada. Yine orada bir kısım vatandaşlarımızın tuvalet ihtiyacı olduğunu, tuvaletlerin yetersiz kaldığını belirtmeleri bizi üzdü. Çünkü empati yaptığımız zaman, oradaki insanların yerine kendimizi koyduğumuz zaman oranın yaşanılacak bir ortam olmadığını biz de görmüş olduk. Bir an önce bu sıkıntıların giderilmesi için biz de tekrar tekrar oraya gideceğiz. Oradaki yetkililerle de görüşeceğiz. Orada eğer kraldan çok kralcılar varsa, tabi buradaki gaye oradaki personelin sıkıntısı. Yani devlet her türlü imkanı sağlarken, babalık yaparken, eğer oradaki personel depodaki yardımları kısmaya yönelik, yardımları depoda tutmaya yönelik girişimleri varsa bunların önüne geçeceğiz. Bu depodaki yardımların bir an önce muhtaç olan, yardıma muhtaç olan kardeşlerimize dağıtılması için biz de elimizden gelen yardımı, elimizden gelen girişimleri yapacağız" diye konuştu.
'YANLIŞ NEREDEYSE 'DUR' DİYECEĞİZ'
Şanlıurfa Ticaret Borsası olarak götürdükleri yardımların bir kısmını orada beklettiklerini vurgulayan Akbaş, kalan yardımı da kendi elleriyle dağıtacaklarını ifade etti. Akbaş, "Arzu ettiğimiz bu sıkıntıların bir an önce bitmesi. Oradaki kardeşlerimizin de yardımları alıp bize daha güzel, bize daha can alıcı bir şekilde bakmalarıdır. Ama şu anda oraya gelen, çadır kentte kalan kardeşlerimizin sıkıntı içerisinde olduğu, bu yüzden bize yönelik, ülkemize yönelik bakış açılarının hiç de hoş olmadığını tespit ettik. Bunların giderilmesi için hep beraber çalışmalar yapacağız. Bu ülke hepimizin, bizler gemileri yakmadan, bizler mücadelemize devam edeceğiz. Yanlış neredeyse o yanlışa 'dur' demesini de bileceğiz. Bu yanlışların giderilmesi yönünde gerek sayın valimize, gerek büyükşehir belediye başkanımıza, milletvekillerimize girişimlerimizi başlattık. Gerekirse valimizle, belediye başkanımızla tekrar gideceğiz. Oradaki durumu tespit edip sorunların bir an önce bitmesi yönünde çalışmalar yapacağız" diye belirtti.
TÜRGEV'İN YARDIMLARI
TÜRGEV'in sığınmacılarla ne gibi yardım çalışmalarının olduğuyla ilgili olarak Akbaş, şunları kaydetti: "TÜRGEV eğitim amaçlı kurulan bir vakıftır. Türkiye'de eğitimle ilgili güzel çalışmaları olan bir kuruluştur. Tabi TÜRGEV bir yardım kuruluşu değildir. Şanlıurfa'mızı da ziyaretleri, gerek ticaret borsamızın gerekse birkaç kurumu arayarak beraber bir yardım kampanyası başlatma yönünde bir görüş belirtmişlerdi. Bizler de bu talebi olumlu karşıladık. Bizler de yardımlarımızı götürdük. TÜRGEV de İstanbul'dan kendisi yardımlar getirdi. Getirmiş oldukları yardımları da gerekli mercilere teslim ettiler. Biz dışarıdan gelen misafirlerimizi canı gönülden ağırlayacağız. Onlar bize bir katkı sunmak için geliyorlar. Onların her zaman başımızın üstünde yeri olacaktır. Hiçbir şey için geç kalmışlık yoktur. Süreç bitmiş bir noktada değildir. Bugün de gelen arkadaşlarımız var. Yarın da gelecek olan kuruluşlarımız var. Biz gelmelerini istiyoruz. Belki üç gün geç olmuştur, iki gün erken olmuştur. Ama şu anda ihtiyaç var. O ihtiyaca kim cevap veriyorsa biz onları canı gönülden karşılayacağız. Çünkü bu süreç uzun bir sürece benziyor. Daha da bizi yoracak. Daha da uzun sürecek bir süreçtir. Bu süreçte biz dışardan gelen veya içerden yardıma gelen bütün kurumları canı gönülden destekleriz. Onlarla ilgili elimizden gelen çalışmaları yaparız. Onlar da bugün çalışma yapmışlarsa tabi saygıyla karşılayacağız."
(Kaynak: Gazeteipekyol)
