Yaren Leylek veda etti...Ömrü 11'inci buluşmaya yetecek mi...
Bursalı balıkçı Adem Yılmaz ile kurduğu dostluk belgesel ve kitaplara konu olan Yaren leylek 11'inci kez Türkiye'den sıcak diyarlara göç etti.
Bursalı balıkçı Adem Yılmaz ile kurduğu dostluk belgesel ve kitaplara konu olan Yaren leylek 11'inci kez Türkiye'den sıcak diyarlara göç etti. 5 aydır Eskikaraağaç'ta kalan Yaren leyleğin önümüzdeki sene gelip gelmeyeceği ise şimdiden merak konusu oldu.
11'inci kez Yaren'i Türkiye'nin tek leylek köyü olan Uluabat Gölü kıyısındaki Eskikaraağaç Mahallesi'nden uğurlayan sevenleri, son gelişinde 5, yavru dünyaya getiren leyleğin bir kez daha geri gelebileceğinden endişeli. 11 yaşın ortalama ömürleri 25 yıl ile 39 yıl arasında değişen leylekler için genç bir yaş olduğunu savunan uzmanlar ise Yaren leyleğin doğduğu topraklara Ulubat Gölü kıyılarına 11. kez geleceğinden emin.
MASAL KİTAPLARINA KONU OLACAK HİKAYE
Türkiye'nin Avrupa leylek köyleri ağına üye tek Türk köyü olan Uluabat Gölü kenarındaki Eskikaraağaç'ta yaşayan balıkçı Adem Yılmaz ile bir leyleğin La Fontaine masallarını aratmayan dostluğu tam 10 yıldır devam ediyor.
Belgesellere konu olan hikaye bundan 10 yıl önce bir bahar sabahı Adem Yılmaz erkenden göle açılıp balık avladığı sırada kayığının ucuna bir leyleğin konmasıyla başladı. Adem Amca kendisine hayli yakın duran bu leyleğin karnının aç olduğunu düşünür ve onu tuttuğu balıklarla besler. Ertesi gün Adem Amca yeniden balığa çıktığında leylek tekrar gelir. Derken sonraki gün, bir sonraki ay ve bir sonraki yıl da gelip Adem Amca'nın kayığına konar. Yaren leyleğin tam 10 yıldır her mart ayında köye göç ettiğinde ilk geldiği yer Adem Amca'nın teknesi olur.
"BİLEMİYORUZ Kİ SENEYE GELECEK Mİ? BUNU DA GERÇEKTEN MERAK EDİYORUZ"
Son gelişinde Türkiye'de 5 yavru dünyaya getiren Yaren Leylek'in 11. kez sıcak diyarlara göçtüğünü, Yaren leyleği tekrar gelmesini umut ederek uğurladıklarını anlatan Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, "Bizim tespitlerimize göre Yaren leyleğin Türkiye'ye 10'uncu gelişi bu yıl gerçekleşti. Her yıl Yaren leylek gelir gelmez balıkçı Adem amcaya uğruyor ve yarenlik ediyor. Bu yıl geldiğinde Yaren'in 5 tane yavrusu dünyaya geldi. Yetersiz besleme sebebiyle leyleklerin yavrularının bazıları zayiat veriyordu. Adem amcanın takviyeleriyle 5 yavru da hayata tutundu biz sonuncu yavruya 5 numara ismini verdik ve ona bir verici bağladık. Annesinden 1 ay önce sıcak diyarlara göçen 5 numara en son Çad'tan sinyal verdi ve Afrika'nın en sıcak bölgelerine doğru yolculuğuna devam ediyor. Leyleklerin Türkiye'de olduğu dönemlerde yuvanın karşısına yerleştirdiğimiz kameralar sayesinde Yaren ve yavrularının hareketlerini 7/24 gözlemledik. Canlı görüntüleri yarenleylek.com adresinden sevenlerine aktardık. Leyleklerin Türkiye'ye göç ediş zamanlarında herkeste tatlı bir bekleyiş oluşuyordu. Acaba Yaren leylek bu yıl gelecek mi? Bu yıl 10'uncu defa geldi. Leyleklerin ömründe 10 yıl uzunca bir zaman dilimi. Yaşlanıyorlar ve daha sonraki yıl tekrar gelme ihtimali ciddi manada düşüyor. Biz yaren leyleğin yıllarca eski Karaağaç Mahallesi'ne gelmesini bekliyoruz. Arzu ediyoruz. Ama bilemiyoruz ki seneye gelecek mi? Bunu da gerçekten merak ediyoruz. Bütün yarenseverler gibi biz de tekrar 11'inci yılında Adem amca ile Yaren leyleğin buluşmasını izlemek gözlemek istiyoruz" dedi.
Leyleklerin ortalama ömürlerinin 25 yıl ile 30 yıl arasında değiştiğini belirten uzmanlar ise Doğada yaşayan en yaşlı leyleğin İsviçre'de halkalandıktan sonra 39 yıl yaşadığının bilindiğini 10 yaşın bir leylek için gençlik döneminden olgunluk dönemine geçiş olduğunu belirtti. Uzmanlar her hangi bir saldırı yada kazaya uğramadığı sürece Yaren'in 11'inci yılında da doğduğu topraklara Ulubat Gölü kıyılarına rahatlıkla geleceğini belirtti.
Her yıl Yaren leylek ile bir araya gelip yaklaşık günde 2 ile 4 saat arası zaman geçiren Adem Amca ise endişeli bekleyişini şu sözlerle dile getiriyor:
"10 yıldır her sabah birlikte balığa çıkıyoruz. Her sonbaharda göç ederken içim burkuluyor. 'Acaba seneye gelebilecek mi?' diye. ve her ilkbaharda yine gözümüz yolda onu bekliyoruz. Yolda başına bir şey gelir mi diye endişeleniyoruz."
(Alper Tüydeş/İHA)