"Yeni Bir İnsan Hakları Mekanizması" Konferansı
İİT Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonu üyesi Ergül: "Sadece değerlerimize ve geçmişteki güzel uygulamalarımıza atıfla bugün İslam dünyasının yaşadığı ağır insan hakları ihlalleri çözüle...
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonu üyesi Ergin Ergül, "Sadece değerlerimize ve geçmişteki güzel uygulamalarımıza atıfla bugün İslam dünyasının yaşadığı ağır insan hakları ihlalleri çözülemez. Bunun için çağın ruhuna uygun çözümler ve mekanizmalar geliştirilmesi gerekiyor" dedi.
Ergül, İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin evsahipliğinde Hukukun Üstünlüğü Derneği tarafından düzenlenen "Yeni bir İnsan Hakları Mekanizması Olarak İslam İşbirliği Teşkilatı Bağımsız ve Daimi İnsan Hakları Komisyonu: Misyonu, Vizyonu ve Çalışmaları" konulu konferansa katıldı.
Konferansta konuşan Ergül, bugün modern dünyada insan haklarının, hukuk devletinin ruhu olarak nitelendirildiğini ancak insan haklarının tek bir kültürle, belirli bir zaman ve mekanla sınırlandıralamayacak kadar köklü ve evrensel bir değer olduğunu söyledi.
Ergül, insan haklarının medeniyetimizdeki önemine işaret ederek, "Sadece değerlerimize ve geçmişteki güzel uygulamalarımıza atıfla bugün İslam dünyasının yaşadığı ağır insan hakları ihlalleri çözülemez. Bunun için çağın ruhuna uygun çözümler ve mekanizmalar geliştirilmesi gerekiyor. Bunun için de kadim değerlerimiz ve geçmişteki iyi uygulamalar, bugün geliştireceğimiz çözüm reçeteleri açısından ilham kaynağımız olması gerekiyor" diye konuştu.
İİT bünyesinde Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonunun kurulmuş olmasının, İslam dünyasında devletler ve halklar arası işbirliği ve daynışmanın geliştirilmesi açısından önemli bir adım olduğunu anlatan Ergül, İİT'nin uluslararası alanda rolünün ve prestijinin artmasının, komisyonun etkinliğini de arttıracağı kaydetti.
"Türkçe'nin, İİT'nin dilleri arasına alınmasını istiyoruz"
Hukukun Üstünlüğü Derneği Başkanı Süleyman Arslan da İİT'nin dilleri arasında Türkçe'nin olmamasının başta Türkiye olmak üzere Türkçe konuşan ülkelerin teşkilatın ve alt komisyonlarının çalışmalarına katılımı engelleyen önemli bir faktör olduğunu belirtti.
Arslan, "İslam coğrafyasında Türkçe konuşan nüfus, Fransızca konuşan nüfustan çok daha fazla olmasına rağmen teşkilatın dilleri arasında Türkçe'nin olmaması kabul edilebilir bir durum değildir. Halbuki söz konusu dil engeli aşıldığı takdirde 200 milyonu aşan nüfusuyla bu coğrafya, İİT'ye çok ciddi bir dinamizm getirecektir" diye konuştu.
İİT dilleri arasına Türkçe'nin de dahil edilmesi hususunu önemli gördüklerini vurgulayan Arslan, Dışişleri Bakanlığı'nın gerekli girişimleri başlatmasını istediklerini söyledi. - İstanbul