Yeni Bir İş Fırsatı: Dilimlenmiş Meyve Sebze
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr.Mustafa Erkan, ABD'de yüzde 60, Avrupa'da yüzde 30 pazar payına sahip taze dilimlenmiş meyve sebze sektörünün Türkiye'de yüzde 1- 2 düzeyinde olduğunu belirterek, "Birçok meyve ve sebze"...
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Erkan, ABD'de yüzde 60, Avrupa'da yüzde 30 pazar payına sahip taze dilimlenmiş meyve sebze sektörünün Türkiye'de yüzde 1- 2 düzeyinde olduğunu belirterek, "Birçok meyve ve sebze bu tip tüketime uygun. Türkiye'de de sektör kısa bir süre içinde istenilen ivmeyi kazanacaktır" dedi.
6'ncı Uluslararası Dilimlenmiş Taze Sebze ve Meyve Ürünleri Çalıştayı, Akdeniz Üniversitesi'nin ev sahipliğinde başladı. 30'a yakın ülkeden katılımcıyla toplanan ve 25 Ekim Cuma gününe kadar devam edecek çalıştayın koordinatörü Prof. Dr. Mustafa Erkan, Türkiye için çok yeni olan tüketime yönelik, dilimlenmiş taze meyve ve sebze sektörünü canlandırmayı hedeflediklerini kaydetti. Türkiye'nin ilk kez çalıştaya ev sahipliği yaptığını kaydeden Prof. Dr. Erkan, sektörle ilgili şunları söyledi:
"Dilimlenmiş sebze ve meyve, ev hanımlarının iş hayatına yoğun olarak girmesiyle birlikte evde yemek hazırlamak için ayrılan zamanı azaltma ihtiyacının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Hazır bir salatayı çoğu zaman içerisine tuzu, yağı ve çatalıyla marketlerde görebilirsiniz. Ayrıca dünyada meyve sebze tüketiminde durağanlık var. Avrupa'da çocuklara, süt ikram edildiği gibi, hazır meyve salataları ikram ediliyor ve tüketim artırılması hedefleniyor. Çünkü meyve ve sebzenin insanların yaşlanmasını geciktirmesi gibi birçok faydası var."
Türkiye'de oldukça yeni olan bu sektörün önündeki en önemli problemin kalitenin korunması olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mustafa Erkan, dilimlenen meyve ve sebzenin raf ömrünün son derece kısa olduğunu kaydetti. Amerika'da her 10 aileden 6'sının bu tip ürünleri tükettiğini, İtalya, İspanya, Fransa ve İngiltere'de bu ürünlerin pazar payının yüzde 30'lar seviyesinde olduğunu, Türkiye'de ise bu oranın ancak yüzde 1- 2 dolayında seyrettiğini kaydeden Prof. Dr. Erkan, şöyle konuştu:
"Özellikle salata, yeşillikler, kavun, karpuz, kivi, elma, üzüm birçok meyve ve sebze bu tip tüketime uygun. Yeter ki uygun şekilde tüketiciye sunulabilsin. Türkiye'de bu alanda çalışan 10'un üzerinde firma var. Bence kısa bir sürede istenilen ivmeyi kazanacaktır. Fakat fiyat dengesinin de sağlanması gerekiyor. Türkiye'de sebze ve meyve ucuz, fakat endüstri bu işin ayaklarından biri olunca ürün ister istemez pahalı hale geliyor. Bu ürünleri işleyen firma sayısının artmasıyla fiyat dengesi oluşacaktır." - Antalya