Yıkılan 100'den Fazla Okulun Yenilenmeyi Beklediği İzmir'de Yapılan Yeni Müftülük Binası Tepki Çekti.

Haber : ABDULLAH ÇELEBİ- Kamera: KERİM UĞUR

İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB), İzmir İl Müftülüğü için kentin en işlek merkezlerinden Çankaya'da 10 katlı lüks bir yeni bina yaptırdı. 20 milyon 770 bin TL harcanan bina, 3,5 yılda tamamlandı. İzmir'de 30 Ekim 2020 depremi sonrası yıkılan 100'den fazla okulun yenilenmediğine dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, yeni müftülük binasıyla ilgili "Türkiye ekonomik kriz içerisinde iken böyle ihtişamlı bir binayı yapmak kimin aklı ise önce onu sorgulamak lazım. Binanın içerisine de ne kadar harcadınız henüz bilmiyoruz ama okulların durumu ne olacak? Camilerin durumları ne olacak? Yüce dinimiz İslam'da çok önemli bir noktadır. Müsriflikten, israftan uzak durmanız gerekir" dedi.

YİKOB, İzmir İl Müftülüğü'nün Konak Yenigün Mahallesi'nde bir binası olmasına karşın Konak merkez 855. Sokak'ta 10 katlı yeni bir bina inşa etti. İhalesi 27 Aralık 2018'de yapılan ve 25 Ocak 2019'da yapımına başlanan yeni müftülük binası, Özdemir İnşaat firması tarafından 20 milyon 770 bin TL maliyetle tamamlandı. Dış görünüşü ve mimarisiyle dikkat çeken binanın Kurban Bayramı sonrası açılmasının planlandığı belirtildi.

"İÇERİSİNE NE KADAR PARA HARCANDI?"

30 Ekim 2020 depreminde hasar alan 100'ü aşkın okulun yıkıldığı ve yenilenmeyi beklediği İzmir'de il müftülüğünün yeni binasının yaklaşık 3,5 buçuk yılda sıfırdan tamamlanması CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel'in tepkisini çekti.

ANKA Haber Ajansı'na konuşan Sertel, İzmir'deki mevcut müftülük binasının merkezi bir konumda olduğunu anımsatarak şunları söyledi:

"İzmir İl Müftülüğü, İzmir Valiliği Yatırım Koordinasyon Başkanlığı'nın direktifleri ile Ocak 2019'da binanın ihalesini yaptı. Yeni bir bina yapılması öngörüldü. ve yaklaşık 20 milyon 700 bin lira harcandı. Tabi sonradan içerisine yapılan harcamaları bilmiyoruz. Onu müftülük açıklayacak. Gerekli miydi? Tabi ki müftülük güzel bir yerde olsun, bizim için hiçbir sıkıntı yok ama Türkiye'de özellikle İzmir'de birçok okulun boyası, badanası yok. Birçok okulun sırası yok. Var olan da aşınmış ve çok kötü durumda. Bazı okullarda ise boya, badana, sıva, tamirat işlerini belediyelerimize yaptırıyorlar. Yani belediyelerimiz katkıda bulunuyor. Hatta camilerimizde de belediyelerimizin katkıları var. En son Bayraklı'da bulunan Ehlibeyt Camisi'nin tavanına İzmir Büyükşehir Belediyesi katkıda bulundu. Oradaki vatandaşlarımızın rahatlıkla ibadetlerini yapabilmeleri için restore etti."

"DİYANET İŞLERİ BAŞKANININ 53 MAKAM ARACI VAR"

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın harcamalarını eleştiren Sertel, şunları söyledi:

"Diyanet işleri Başkanlığı'nı anlamakta inanın güçlük çekiyorum. Çünkü inanılmaz bir müsriflik ve israf içerisindeler. Bunu neden söylüyorum. 2021 yılında Ankara'da yazılım çalıştayı yaptılar. Diyanet Başkanlığı'nın çok güzel bir yeri var. Diyanet'in 8'i süit 56 odalı, 120 yatak kapasiteli diyanet evi var. Fakat bu 50 kişilik çalıştayı orada yapmadılar. Gittiler Ankara'da lüks bir otelde yaptılar ve otel sahibine 50 kişilik hem kalma hem yeme içme hem de kongre için bir rakam ödediler. Diyanet kendi yerinde yapabileceği böyle bir çalıştayı tuttu bir başka otele götürdü. Bu bir savrukluktur. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanı'nın benim bildiğim kadarıyla 53 makam aracı var. Bir tanesi zırhlı, kurşun geçirmez Mercedes marka bir araçken şimdi şu an VİP minibüs kullanıyor. 'Biz araç kiralamaya bile korkar olduk' diyorlar ama sadece 2021 yılında kullandıkları araçların yanı sıra 20'si midibüs, 40'ı minibüs, 1'i otobüs, 3'ü midibüs toplamda 64 yeni araç kiraladılar. ve bu araçlarla beraber Diyanet İşleri'ndeki araç sayısı toplam 1455'e ulaştı. Yüce dinimiz İslam'da çok önemli bir noktadır bu. Müsriflikten, israftan uzak durmanız gerekiyor."

"OKULLAR, CAMİLER NE OLACAK?"

İzmir İl Müftülüğü'nün yeni binasının önüne giderek ANKA Haber Ajansı'na açıklama yapan Atila Sertel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Arkamızda görkemli bir bina var. Bu binayı yaptılar, oturacaklar ama okullarımız ne olacak? Bunu soruyorlar mı, Diyanet İşleri'ne? Milli Eğitim Bakanlığı'na soruyorum. Buranın dışına 20 milyon 700 bin lira para harcadınız. İçerisine ne kadar harcadınız henüz bilmiyoruz ama okulların durumu ne olacak? Camilerin durumları ne olacak? Camilerimize de vatandaşlarımız için eskiyen halıların değişmesi lazım. Kilimlerin değişmesi lazım. Bütün bunları cami cemaatine bırakıyorlar. Ben camiden çıkarken cumaları vatandaşa seslenen camilere yardım toplayan Müslüman kardeşlerimizi görüyorum. Diyorlar ki camiye yardım. İyi güzel hoş, camiye yardım vatandaşın cebinden çıkacak. Siz aldığınız topladığınız vergilerle böyle lüks, yaşanılır çok lüks binalar yapacaksınız. Bu birbiri ile çelişiyor diye düşünüyorum."

"BÖYLE İHTİŞAMLI BİR BİNAYI YAPMAK KİMİN AKLI İSE ÖNCE ONU SORGULAMAK LAZIM"

Binanın dış görünüşü ile ilgili konuşan Sertel, "Valla saray gibi gözüküyor mu gözükmüyor mu onun kararını ben verecek değilim ama benim bakış açımda şu var. İsraftan, müsriflikten kaçınmak lazım. Çok acil bir ihtiyaç mıydı? Bence değildi. Türkiye ekonomik kriz içerisinde iken var olan mevcut Diyanet İşleri'ne ait müftülüğün yerine böyle ihtişamlı bir binayı yapmak kimin aklı ise önce onu sorgulamak lazım. O akla şaşırıyorum. Vatandaş hem yokluk hem de yoksulluk içerisinde. Diğer kamu kurumları sıkıntı içerisinde. İzmir'de böyle bir binanın yapılmasıyla ilgili takdiri onlara bırakıyorum. Saray gibi mi görünüyor yoksa tarihi bir bina gibi görünüyor, onu onlar takdir etsin" diye konuştu.

Görüntü Dökümü