YKY Son Çıkanlar
Yapı Kredi Yayınları'ndan son çıkan kitaplar.
Cogito'da bu ay
NÖROBİLİM, FELSEFE, KÜRESEL AYAKLANMALAR
ve
GEZİ OLAYLARI...
Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan cogito dergisinin bu ayki dosya konusu Nörobilim, Felsefe ve Toplumsal Dönüşüm... Dergi bu üç ana konudan yola çıkarak işgal hareketlerinin anarşist kökenlerine ve Gezi olaylarına ışık tutuyor.
3 aylık düşünce dergisi cogito'nun kış sayısı çıktı. Nörobilim ve Felsefe adıyla yayımlanan bu sayının dosyasını Koç Üniversitesi tarafından düzenlenen "Nöroloji, Biyoloji Felsefesi ve Yapay Zeka" başlıklı sempozyumda sunulan tebliğlerin bir bölümü oluşturuyor. Bilinç, benlik, ahlak, özgür irade, deneyim gibi felsefe geleneğinin yapıtaşlarını teşkil eden meseleler nörobilim dalında kaydedilen gelişmeler ışığında değerlendiriliyor.
Derginin Occupy Wall Street hareketi ekseninde anarşizmin, yataylık hareketinin toplumsal dönüşüm açısından sunduğu imkânların araştırıldığı "İşgal Hareketlerinin Anarşist Kökenleri" başlıklı Odak bölümünde yer alan "Occupy Tahrir ve Mayıs 68 Hatlarıyla Gezi'ye Seyahat" adlı yazısında Süreyyya Evren şöyle diyor: "Haziran Geçici Otonom Bölgesi haliyle Taksim'deyiz... Enstalasyona dönüştürülmüş otomobiller, otobüsler her yerde. İnsanlar bu araçları yeniden dekore ediyorlar, üzerlerine küçük kâğıtlar iliştirerek Yoko Onovari dilek ağaçlarına dönüştürüyorlar. Sinan Çakmak'ın fotoğrafında bir grup insan ele geçirilmiş bir belediye otobüsünün içinde görülüyorlar. Sanki sıradan bir belediye hattında X noktasından Y noktasına gidermiş gibi yerlerini almışlar. Mesele şu ki bu otobüs bir yere gitmiyor. Diren Gezi anlayışının cisimleştiği bir deneyim alanına dönüştürülmüş durumda. İnsanlar bu otobüsün içinde bir yerden bir yere değil de bir hayale doğru, bir fikre doğru gitmeyi bekliyor gibiler. Gitmeyen otobüsün yolcuları bu birlikte arayışları sayesinde bir iç yolculuk gerçekleştirdiler Gezi'de diye bakabiliriz."
Derginin odak bölümünde yazan bir diğer isim Marina Sitrin, "Occupy: Demokrasiyi Bir Mesele Haline Getirmek" başlıklı yazısında ise "Türkiye'de bir parkın savunulması olarak başlayan eylem, yüzbinlerce insanın tüm ülkenin sokaklarında harekete geçtiği, elinde tutabildiği sürece kamusal alanları dönüştürdüğü ve pek çok yerde eylemleri yatay meclislere, forumlara ve agoralara çevirdiği bir hareket oldu. Ve sonra Brezilya'da, sadece haftalar sonra, yüzbinlerce kişi tüm ülkede seferber oldu ve insanlar burada da kentlerdeki mahallelerinde ve kasabalarda yatay forumlar oluşturup toplumda neyin yanlış gittiğini ve ne yapabileceklerini sorguladılar."
Derginin söyleşi bölümünde ise Susan Buck-Morss'un "Neoliberalizm, Ekoloji ve Küresel Ayaklanmalar" başlıklı bir söyleşisi bulunuyor. Bu söyleşide Buck şöyle diyor "Gezi, kimliklerin çokluğuyla alakalı bir şey. Örneğin 2011'de Tahrir Meydanı'nda insanlar namaz kılan Müslümanları korumak için el ele vermişti ya da Gezi'de ve başka yerlerde örtülü kadınlar, örtülü olmayan kadınlarla dayanışma içindeydi. Yani burada karşımızda şu mefhum var: 'Evet, benden farklısın, evet kendi kimliğin var ama bu birlikte siyaset yapamayacağımız anlamına gelmiyor.'"
Stalingrad
II. Dünya Savaşı'nın Doğu cephesinde Stalingrad kenti için savaşan Kızıl Ordu'yla Mihver orduları arasındaki destansı muharebenin öncesi ve sonrasıyla anlatıldığı Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan Stalingrad kitabı, tarihin en karanlık olaylarından birine ışık tutuyor.
*"Beevor'ın anlatısı, Stalingrad Muharebesinin azametini, liderlerin megalomanlığını ve yaşanan katliamın akıl almazlığını fevkalade bir berraklıkla aktarıyor."
RICHARD BERNSTEIN, The New York Times
*İnsanların çektiği acıların ve sergiledikleri kahramanlıkların da aktarıldığı bu olağanüstü tarihi anlatı kanımı dondurdu." ANTONIA FRASER, Sunday Times
*"Muhteşem" JOHN KEEGAN, Daily Telegraph
*"Dahice!" The Times
*"Muhteşem… Harika bir tarih kitabı ama bir roman kadar sürükleyici." Daily Telegraph
*"Müthiş… Bir felaketin sürükleyici hikâyesi" MAX HASTINGS
Stalingrad
Antony Beevor
Çeviren: Nurettin Elhüseyni
459 Sayda, 32 TL
Yapı Kredi Yayınları
Yeryüzüne Dayanabilmek İçin
Tezer Özlü
Neden yazılır? Dünya acılı olduğu için yazılır. Duygular taştığı için yazılır. İnsanın kendi zavallılığından sıyrılması çok güç bir işlemdir. Ama insan bir kez bu zavallılıktan sıyrılmayagörsün, o zaman yaşamı kendi egemenliği altına alabilir. İşte böylesi bir egemenliği bir iki kişiye daha anlatmak için yazı yazılır. (Ya da kendi kendine kanıtlamak için). Çünkü, insanın kişisel özgürlüğü, kendi dünyasına egemen olmasıyla başlar.
Tezer Özlü'nün yurt dışındayken Türkiye'deki dergilere yazdığı, dünya edebiyatıyla, sinema ve tiyatroyla kurduğu ilişkiyi kendi edebiyatı içinden yorumladığı yazılardan oluşan Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan Yeryüzüne Dayanabilmek İçin, yazarın iç dünyasını takip eden tutkun okurlar için yeni bir ışık sağlıyor. Çocukluğun Soğuk Geceleri ve Yaşamın Ucuna Yolculuk'un yazarından yine yaşamla ve ölümle hesaplaşan yazılar...
Yeryüzüne Dayanabilmek İçin
Tezer Özlü
Hazırlayan: Sezer Duru
165 Sayfa, 11 TL
Yapı Kredi Yayınları
Roland Barthes'tan Dilin Çalışma Sesi
Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan Dilin Çalışma Sesi, Roland Barthes'ın 1964-1980 yılları arasında kaleme aldığı edebiyat, dil ve gösterge üzerine yazıları bir araya getiriyor.
Meşhur ''Yazarın Ölümü'' başlıklı denemesinin de yer aldığı bu "eleştirel denemeler" ilk kez Türkçe'de yayımlanıyor.
Yazı'nın ve yazın'ın büyük ustası Roland Barthes'tan yolları çatallanan bahçede yürümek isteyen okurlar için.
Dilin Çalışma Sesi
Roland Barthes
Çevirenler: Ayşe Ece – Necmettin Kamil Sevil – Elif Göktepe
406 Sayfa, 28 TL
Yapı Kredi Yayınları
Fatma Akerson'dan üç öykülü bir kitap
Kırmızı Motosiklet
Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan ve "Kırmızı Motosiklet", "Kumsaldaki Minik Ayak İzleri" ve "Belakane" adlı üç uzun öykü ya da anlatıdan oluşan Kırmızı Motosiklet kitabı, Fatma Akerson'un kurmaca türündeki ilk yapıtı.
Öyküleri kısaca şöyle özetlemek mümkün: Kırmızı Motosiklet: Bir yabancıya yazılan on mektupta, küçük bir kızın büyüme öyküsü anlatılır. Öykü ilk sevgilinin karşıt görüşlü grupların çatıştığı bir sokak kavgasında ölmesiyle biter. Kumsaldaki Minik Ayak İzleri: Eylül'ün kendisinden çok yaşlı bir adamla olan ilişkisi. Bu adamın ölümsüzlük otunu bulmak için Utnapiştim'e gitmesi üzerine Eylül onu izler, ancak ot alınamaz, Eylül tek başına geri döner ve bu serüveni yazmaya karar verir. Eylül aslında bir romancıdır. Belakane adlı çok satan bir de roman yazmıştır. Belakane: Öykü, 12. Yüzyılın sonunda, bir Alman ozan tarafından yazılmış bir Ortadoğu öyküsüyle günümüzün Ortadoğu'su arasında gidip gelir. Öykünün kahramanı Belakane adlı bir çöl melikesidir. Arazisinde petrol çıkınca yaşamlar altüst olur.
Fatma Akerson
Fatma Akerson, İstanbul'da doğdu. İstanbul Alman Lisesi'ni ve İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü bitirdi. 1993'te profesör unvanını aldı. İstanbul, Mimar Sinan, Marmara ve Yeditepe üniversitelerinde dilbilim, göstergebilim ve edebiyat kuramları dersleri verdi; bu alanlarda birçok makale yazdı. Göstergebilime Giriş (1987), Anlam - Çeviri - Karşılaştırma (1991), Göstergebilime Giriş (2005), Tıp Öğrencileri İçin Almanca (2006), Dile Genel Bir Bakış (2008), Edebiyat ve Kuramlar (2010) gibi mesleki yayınları ile tanındı.
Kırmızı Motosiklet
Fatma Akerson
137 Sayfa, 11 TL
Yapı Kredi Yayınları