Zihinsel Engelli Çocuğa Koruyucu Aile Şefkati
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Küçük Selim'in ev hayatından detaylar- Anne Hacer Göçmen'in konuşması- Seyit Ali Göçmen'in konuşması- Selim T'nin duygularını ifade etmesi Eskişehir'de ailesi tarafından terk edilen yüzde 50 zihinsel engelli 10 yaşındaki Selim T, iki yıl önce tanıştığı koruyucu aile sayesinde hayatının en mutlu günlerini yaşıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Küçük Selim'in ev hayatından detaylar- Anne Hacer Göçmen'in konuşması- Seyit Ali Göçmen'in konuşması- Selim T'nin duygularını ifade etmesi Eskişehir'de ailesi tarafından terk edilen yüzde 50 zihinsel engelli 10 yaşındaki Selim T, iki yıl önce tanıştığı koruyucu aile sayesinde hayatının en mutlu günlerini yaşıyor.AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, iki yıl önce okul arkadaşlarıyla çocuk yuvasını ziyaret eden Seyit Ali Göçmen (21), bebekliğinden itibaren burada bakılan Selim T. ile tanıştı.Onun hayat hikayesinden etkilenen Göçmen, koruyucu aile olmaya karar verdi. Ailesi, Seyit Ali Göçmen'in bu kararına olumlu yaklaştı. Göçmen ailesi daha sonra Selim T'nin koruyucu ailesi oldu.Seyit Ali Göçmen, çocuk yuvasını ziyaretinde, Selim T'nin durumundan çok etkilendiğini söyledi.Bu ziyarette çocukla eğlenceli anlar geçirdiklerini belirten Göçmen, şöyle konuştu: "Selim, diğerlerinden daha tatlı ve yakışıklı geldi. Zaten ziyarete gelen herkes Selim'i daha çok seviyormuş. Yuvadan ayrılmaya yakın Selim içeriden koşarak arabaya doğru yanımıza geldi ve 'Beni de götürün, ben de geleceğim' dedi. Benim ilgimi en çok o söz çekti, içim acıdı. İki ablam var. Erkek kardeşim yok. 'Bana yardımcı olur, beraber oyun oynarız, gezeriz' dedim. Sonra Selim'i aldık. Yanımıza geldiğinde küçüktü, şu an hayatında olumlu yönde ilerlemeler oldu."Göçmen, başta Selim'in bakımı konusunda sıkıntı yaşadıklarını ancak oyun oynayarak bu zorlukları aştıklarını sözlerine ekledi.- "Artık o da bizim küçük bir oğlumuz"Anne Hacer Göçmen ise koruyucu ailelikten çok mutlu olduklarını vurguladı.Selim T. ile zaman içinde birbirlerine alıştıklarını anlatan Göçmen, "Üç çocuğum var, ikisi kız, biri oğlum. Kızlarım evlendi. Oğlum yalnız kalınca Selim'i çok sevdi, çok beğendi. Koruyucu ailesi olmayı ve kendisine kardeş olmasını teklif etti. Selim'i ben de çok sevdim ve ailece karar verdik. Doğduğundan beri bizimle yaşıyormuş gibiyiz. Birbirimizden kopamayız artık o kadar alıştık birbirimize. Artık o da bizim küçük bir oğlumuz" ifadelerini kullandı.Göçmen, çocuğun eğitimi ve sosyal yaşantısında da epeyce ilerlemeler kaydettiklerine değinerek, sevgiyle her türlü engelin aşılacağına inandıklarını dile getirdi.- "Örnek bir duygusal bağ oluştu"Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Sultan Murat Aydın da çocukların hayatlarına ve onların başarılarına en çok katkıda bulunacak kişilerin anne ve babalar olduğuna dikkati çekti.Koruyucu aile modelinin, aile kavramına sahip olmayan çocuklar için hayatlarında önemli bir değişim noktası olduğuna işaret eden Aydın, "Aile, her koşulda çocuğa bakacaklarını, çocuğun birebir ilgi olmadan gelişimin gerileyeceğini düşündüklerini ifade etti. Selim'in bu süreçlerden sonra öğrenme yeteneği, görme yeteneğinde gelişmeler yaşanmış, sosyal ve zihinsel gelişiminde önemli ve somut sonuçlar alınmaya başlamıştır. Ailesi ve arayıp soranı olmayan çocuğun koruyucu ailesi ile olan ve gelişen duygusal bağı örnek teşkil edilecek özelliktedir" diye konuştu.