Zonguldak'taki köprü faciasında acılar 10 yıldır dinmiyor... Suya kapılan 4 kişi halen kayıp
Zonguldak'taki köprü faciasında acılar 10 yıldır dinmiyor.
Zonguldak'taki köprü faciasında acılar 10 yıldır dinmiyor... Suya kapılan 4 kişi halen kayıp
ZONGULDAK - Zonguldak'ta 2012 yılında Çaycuma ilçe girişine ulaşım sağlayan köprünün çökmesi sonucu 15 kişi sular altında kaldı. Aradan geçen 10 yıla rağmen 4 kişiye halen ulaşılamadı. Bu yıl düzenlenen anma töreninde hayatını kaybedenler yad edildi.
6 Nisan 2012 günü Çaycuma ilçe girişinde bulunan 252 metrelik köprünün 48 metrelik bölümü bir anda çöktü. Bu sırada köprüde yürüyen 4 kişi ve bir minibüs köprüyle birlikte Filyos Irmağı'na düştü. Dönemin Belediye Başkanı Mithat Gülşen'in babası Kemal Gülşen'in yanı sıra ulaşılan 11 kişinin cenazesi ise defnedilirken aradan geçen 10 yıla rağmen kayıp 4 kişiye ulaşılamadı.
10 yıl geçmesine rağmen eski Çaycuma Belediye Başkanı Mithat Gülşen'in yeğeni Sezgin Gülşen(21), Kadın Saraç(49), Tahir Özkarave Necati Azaklıoğlu'a hala ulaşılamadı. Olayın yaşandığı bölgede her yıl olduğu gibi bu yıl da anma töreni düzenlendi. Törende Kur'an-ı Kerim okundu. Yapılan duaların ardından Filyos Nehri'ne karanfil bırakıldı.
Çaycuma Kaymakamı Muharrem Coşgun, "Maalesef üzücü bir olay yaşandı bundan 10 yıl önce Bu sene sene-i devriyesinde kaybettiğimiz 15 vatandaşımızı anmak için toplanmış bulunmaktayız. Ben hepsine Allah'tan rahmet diliyorum. Tekrarını Cenab-ı Allah böyle kazalar, facialar yaşatmaz. 10 sene olmasına rağmen halen Çaycuma olarak büyük bir üzüntü içindeyiz. Sıcak acıyı yaşıyoruz. Tekrarını yaşamayız inşallah. Vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarına sabırlar diliyorum. Yaptığımız işleri düzgün yapmamız lazım. Kamu kurumlarımız gerekli görevlerini yerine getiriyorlar. Böyle bir daha faciayı ülkemiz yaşamaz. Ne Çaycuma'da ne Türkiye'nin hiçbir yerinde görmeyiz" diye konuştu.
Belediye Başkanı Bülent Kantarcı da "Tam 10 yıl önce arkamızda gördüğünüz yerde bulunan Çaycuma'nın 1948 yılında yapılan köprüsü çökmüş, bu köprüden 15 vatandaşımızı kaybetmiştik. 15 vatandaşımızın cesetlerini bile bazılarını Filyos Çayı bizden sakladı. Bulamadık. Bu tür olaylar tabii ki hiçbir zaman istenmeyen ama hiçbir zaman da hafızalardan kazınmayacak olaylar. Maalesef bu olayın meydana gelmesinde sorumlu olanların ceza-i yargılaması da yapılamadı. Çöküşün sebebi de netleştirilemedi. Açıklanmadı yargılama yapılamadığı için. Fakat ne yazık ki suçlusu belli olmadığı halde ölenlerin yakınlarının açtığı davalarda tazminatlar Çaycuma Belediyesi'ne verildi. Olayda dört şüpheli kurum vardı. Bu faciada asıl mesele dolaylı olarak asıl sebep var. Karların erimesiyle azgın şekilde Filyos Çayı akıyor. Çaycuma'dan akan bu su rejimi düzensiz nehir. 1998 yılında malum olduğu üzere bu bölgede felakete sebep olmuştu. Asıl mesele köprünün çürüklüğü değil, ayaklarının açığa çıkıp boşta kalması sebebiyle bir bölümü çökmüştü. Oysa bunun ana nedeni yıllar zarfında Filyos Çayı'nın yatağından düzensizce kum, çakıl alınmıştı. Nehrin yatağı iyice alçalmıştı. Köprü ayaklarını korumak için yapılan kaya dolgularda bazı yerlerden gedikler verince arkasının boşalması ve köprünün ayaklarının çökmesine neden olmuştu. Bunlar aslında önlenebilir olaylar. Biz Çaycuma Belediyesi olarak bu tür olayların tekrar yaşanmaması için her sene ölenlerin ruhuna Kur'an-ı Kerim okuyarak anıyoruz. Çaycuma girişinde şehit olanların anısına yaptığımız 6 Nisan Anıtı ile de herkese ibret olmasını istiyoruz. Umuyorum ve diliyorum bu ve buna benzer olaylar tekrar yaşanmaz" diye ifade etti.
