Haberler

Evde teravih namazı nasıl kılınır? Teravih namazı evde kılınır mı?

Abone Ol

Ramazan ayının gelmesi ile birlikte vatandaşlar teravih namazlarını da kılmaya başladılar. Ramazan'da yanıtı en çok merak edilen soruların başında Evde teravih namazı nasıl kılınır? Teravih namazı evde kılınır mı? soruları geliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı kaynaklarına göre teravih namazı evde nasıl kılınır? sorusunun yanıtı haberimizde...

Evde teravih namazı nasıl kılınır? Ramazan ayının gelmesi ile birlikte vatandaşlar teravih namazlarını da kılmaya başladılar. Ramazan'da yanıtı en çok merak edilen soruların başında Evde teravih namazı nasıl kılınır? Teravih namazı evde kılınır mı? soruları geliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı kaynaklarına göre teravih namazı evde nasıl kılınır? sorusunun yanıtı haberimizde...

EVDE TERAVİH NAMAZI NASIL KILINIR?

Önce yatsı namazının ilk sünneti, sonra farzı daha sonra da son sünneti kılınır. Sonra imam, müezzin veya cemaatten biri teravih namazına başlanacağını duyurur.

İmam "niyet ettim Allah rızası için teravih namazını kılmaya ve kıldırmaya", cemaat de "niyet ettim Allah rızası için teravih namazını kılmaya, uydum imama" şeklinde niyet ederek iftitah tekbiri alınıp namaza başlanır.

İkişer rekât halinde kılınacaksa ikinci rekâttan sonraki oturuşta "Tahiyyat", "Salli-Barik" ve "Rabbena" duaları okunarak sağa ve sola selam verilir. Eğer teravih dört rekât olarak kılınacaksa ilk oturuşta "Tahiyyat" ile birlikte "Salli-Barik" duaları okunarak kalkılır ve üçüncü rekâta kalkıldığında ise "Sübhaneke" duası okunur. Her selam verildiğinde "salat-ı ümmiyye"'nin okunması güzel olur. Teravih namazı ara vermeden kılınabileceği gibi ihtiyaca göre kısa aralar da verilebilir.

Teravih namazı bittikten sonra kısa bir duanın akabinde vitir namazı da cemaatle kılınır. Daha sonra tesbihat ve dua ile birlikte ibadet tamamlanmış olur.

TERAVİH TEK EVDE VEYA CEMAATLE KILINIR MI?

Nafile namazların tek başına kılınması daha faziletli olduğu hâlde, teravih namazının cemaatle kılınması Hz. Peygamberin (s.a.s.) uygulamasıyla sabittir. Nitekim Hz. Peygamber teravih namazını birkaç defa cemaate kıldırmış, ancak daha sonra farz olur düşüncesiyle cemaate kıldırmaktan vazgeçmiştir (Buhârî, Salâtü't-Teravih, 1; Müslim, Salâtü'-Müsâfirîn, 177).

Hz. Ömer halife olunca, halkın dağınık bir şekilde teravih namazı kıldıklarını görüp, tekrar cemaatle kılınmasının daha uygun olacağını düşünmüş ve sahabeyle istişare ederek bu namazın yeniden cemaatle kılınmasını başlatmıştır. Halkın vecd içinde bu namazı kıldıklarını görünce, "Ne güzel bir âdet oldu" diyerek memnuniyetini belirtmiştir (Buhârî, Salâtü't-Teravih, 1). Hz. Ali de, bu uygulama sebebiyle "Ömer mescitlerimizi teravihin feyziyle nurlandırdığı gibi, Allah da Ömer'in kabrini öyle nurlandırsın." (Müttakî, Kenzü'l-ummâl, XII, 576) diye dua etmiştir.

TERAVİH NAMAZI KAÇ REKATTIR?

Hz. Peygamberin (s.a.s.) kıldığı teravih namazlarının kaç rekât olduğu konusunda, üzerinde ittifak edilen bir rivayet bulunmamaktadır. Her ne kadar onun vitir dâhil yirmi üç rekât teravih kıldığı yönünde bazı rivayetler varsa da (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, III, 395; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, II, 698) bunlar fukaha tarafından farklı değerlendirilmiştir. Dolayısıyla bu konuda Hz. Âişe'nin, Hz. Peygamberin (s.a.s.) Ramazan ayındaki gece namazlarıyla ilgili hadisinden ve Hz. Ömer'in teravihin cemaatle kılınmasını başlatmasıyla ilgili haberlerden hareketle bir sonuca ulaşılmaya çalışılmaktadır. Bu konudaki haberler şöyle değerlendirilebilir:

Resûlullah'ın (s.a.s.) Ramazan'daki gece namazları sorulduğunda, Hz. Âişe, "Resûlullah, Ramazan ve Ramazan dışındaki gecelerde on bir rekâttan fazla (nafile namaz) kılmamıştır." (Buhârî, Teheccüd, 16) karşılığını vermiştir. Başka bir rivayette bu sayı on üç olarak zikredilmektedir (Müslim, Salâtü'l-Müsâfirîn, 123-124). Öncelikle bu hadisin teravih namazı hakkında olduğu konusunda bir açıklık bulunmamaktadır. Diğer taraftan Hz. Âişe'nin, Allah'ın elçisinin Ramazan ayında ve Ramazan dışındaki gecelerde on bir veya on üç rekât namaz kıldığını belirtmesi, onun teravih dışında devamlı olarak kıldığı bir gece namazının bulunduğunu göstermektedir. Zaten Kur'an-ı Kerim'de de, "Gecenin bir kısmında uyanarak, sana mahsus bir nafile olmak üzere namaz kıl. Umulur ki Rabbin, seni övgüye değer bir makama gönderir." (İsrâ, 17/79) buyurulmaktadır.

Yukarıda zikredilenlerden, söz konusu sorunun, Ramazan ayında Hz. Peygamberin (s.a.s.) diğer ibadetlerinde olduğu gibi, gece namazlarında da bir artış olup olmadığını öğrenmek amacıyla sorulduğu ve teravih namazıyla bir ilişkisinin olmadığı anlaşılmaktadır. Hz. Âişe'den rivayet edilen, "Resûlullah (s.a.s.) Ramazan ayında, diğer aylarda görülmeyen bir gayrete girerdi. Ramazan'ın son on gününde ise çok daha fazla bir gayret gösterirdi. Son on günde, geceyi ihya eder, ailesini de uyandırırdı." (Buhârî, Fazlu Leyleti'l-Kadr, 5; Müslim, İtikâf, 7, 8) hadisi bu görüşü desteklemektedir. Diğer yandan, bu hadisin teravihin meşru kılınmasından önce mi, yoksa sonra mı olduğu da belli değildir.

Öte yandan Hz. Ömer zamanındaki cemaatle kılınan teravih namazlarının rekâtları konusunda yirmi ve on bir rekât şeklinde iki rivayet vardır (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, III, 392, 394). Kaynaklarımızda Hz. Ömer'in dönemiyle ilgili farklı rivayetler olmakla birlikte daha sonra teravihin yirmi rekât olarak yerleştiği ve günümüze kadar da cemaatle kılınarak böyle devam ettiği ifade edilmiştir (Bkz. İbnü'l-Hümâm, Feth, I, 485; Aynî, Umde, XI, 126-127; Mâverdî, el-Hâvî, II, 291; Şevkânî, Neylü'l-evtâr, III, 516, 521).

Teravih namazı, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinden başlayarak günümüze kadar cemaatle yirmi rekât olarak kılınmıştır. Sahabeden kimse buna itiraz etmemiş ve âlimler tarafından da bu şekilde kabul edilmiştir. Günümüzde de, başta ülkemiz olmak üzere pek çok İslam ülkesinde teravih namazı cemaatle 20 rekât olarak kılınmaktadır.

Bununla birlikte şunu da ifade etmek gerekir ki, teravih namazı nafile bir ibadet olduğundan, farz gibi telakki edilmesi de doğru değildir. Bu nedenle, yorgunluk, meşguliyet ve benzeri sebeplerle, teravih namazının evde 8, 10, 12, 14, 16 veya 18 rekât kılınması hâlinde de sünnet yerine getirilmiş olur. Ancak cemaate iştirak etmeye çalışmak daha iyidir.

Kaynak: Haberler.com / Gündem

Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Gündem Yaşam Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title