Hıdırellezde dilek dilemek günah mı? Hıdırellez kutlamak caiz mi, haram mı?
Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan Hıdırellez günü, dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu düşünülen Hızır ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan İlyas'ın yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür ve kutlanır. Peki, Hıdırellezde dilek dilemek günah mı? Hıdırellez kutlamak caiz mi, haram mı?
Hıdırellezde dilek dilemek günah mı? sorusunun yanıtı gündemin merak edilen detayları arasında yer alıyor. Hıdırellez ya da Hıdrellez, Orta Asya, Ortadoğu ve Anadolu'da kutlanan mevsimlik bayramlardan biridir. Peki, Hıdırellez gelenekleri ve ritüelleri nelerdir? Hıdırellezde dilek dilemek günah mı? Hıdırellez kutlamak caiz mi, haram mı? İşte detaylar haberimizde…
HIDIRELLEZDE DİLEK DİLEMEK GÜNAH MI?
Türkiye'de "hıdırellez", Kırım ve Dobruca'da "hıdırlez", Makedonya'da "edirlez" (ederlez), Kosova bölgesinde "hıdırles" (hedirles, hadırles) gibi değişik biçimlerde söylenen hıdrellez merasimleri, çeşitli ülke ve yörelerde teferruatta tabii olarak birtakım farklılıklar gösterebilir.
Ancak bunlar Hızır adının çağrıştırdığı gibi genellikle bolluk ve bereketi simgeleyen, su ve yeşillik kavramlarının öne çıktığı, ağacın bol bulunduğu, bazan içinde türbe de yer alan mesire yerlerinde kutlanan merasimlerdir. 5 Mayıs günü temizlik yapıp yiyecek ve içecek hazırlama gibi işlerle başlayan hıdrellezle ilgili bütün merasimleri, âdet ve gelenekleri dört grupta toplamak mümkündür.
1. Şifa ve sağlık talebine yönelik olanlar.
2. Uğura, bereket ve bolluk talebine yönelik olanlar.
3. Mal mülk, mevki ve servet talebine yönelik olanlar.
4. Kısmet ve talih açmaya yönelik olanlar.
Meselâ hıdrellez günü kır çiçeklerinin kaynatılarak suyundan içilmesinin hastalıklara şifa vereceği, hıdrellez gecesi bütün sulara nur yağacağından o gece suya girmenin her türlü hastalığa karşı bağışıklık sağlayacağı inancı birinci gruba örnek gösterilebilir.
Genellikle hıdrellez gecesi Hızır'ın yeryüzünde dolaştığı ve dokunduğu şeylere bereket getirdiği inancı çok yaygın olduğundan o gece evlerdeki yiyecek ve içeceklerin ağzının açık bırakılması, dileklerin bir kâğıda yazılarak gül ağaçlarının dibine konulması vb. şeyler ikinci grubu teşkil eden uygulamalara örnek sayılabilir.
Bunlara benzer pek çok örneğe her yerde rastlamak mümkündür.
Hıdrellez merasimlerinin icrası ve bu esnada yeşillik ve su kavramlarıyla ilgili birtakım uygulamalar,bu halk bayramının putperest köklerini çok daha belirgin bir şekilde ortaya koymaktadır. Nitekim İslâm âlimleri bu durumun farkına vararak bu konuda yasaklayıcı fetvalar bile vermişlerdir. Osmanlı Devleti'nde de hıdrellez kutlamalarının dinî açıdan sakıncalı olup olmadığının tartışıldığı, XVI. yüzyılda Şeyhülislâm Ebüssuûd Efendi'nin fetvalarından anlaşılmaktadır. Ebüssuûd Efendi, böyle bir günün kutsallığına inanmamak şartıyla sadece eğlenmenin, yiyip içmenin sakıncalı olmadığını söylemektedir (Düzdağ, s. 117). Mouradgea d'Ohsson da hıdrellez merasimlerinin Osmanlılar döneminde çok yaygın biçimde kutlandığını belirterek bunun vazgeçilmez bir gelenek halini aldığını ifade etmiştir (Tableau général, I, 187-188).
Hıdırellezde dilek dilerken Allah'dan değil de başka birine veya bir şeye dilekte bulunmak şirke girer. Bu nedenle dilek dilerken Allah'a dua ediyor gibi olması önemlidir. Aynı şekide Hıdırellez'de de gül ağacına asılan dilek kağıtlarının bir manası yoktur. O günden veya gül ağacından medet ummak doğru değildir. Dinimiz bu gibi batıl inançları yasaklamıştır.
Dinimizde dilekler yalnızca Yüce Allah'tan dilenir. Çünkü dileğimizi yerine getirebilecek yegane kudret sahibi olan Yüce Allah'tır.
De ki: Allah'ım sen mülkün sahibi, sen dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden mülkü alırsın, dilediğini yükseltirsin, dilediğini alçaltırsın. İyilik senin elindedir, sen her şeye kadirsin. (Âli İmran, 3/26)
Dileklerimizi öncelikle ve sadece Allah'tan dileriz. Çünkü her şey O'nun kudretindedir. O'nun izni ve haberi olmadan hiçbir şey meydana gelemez. Dileklerimizi arz ettiğimiz kulları ancak birer vasıta olarak görmeliyiz.