Sinan Ateş davası ne zaman, ne oldu? Sinan Ateş davasında tutuklananlar kim?
Sinan Ateş davası ne zaman? Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş cinayetinde tutuklananlar kimler ve Sinan Ateş olayında dava ne zaman olduğu merak ediliyor. Peki, Sinan Ateş davası ne oldu, karar çıktı mı? Sinan Ateş davasında son durum nedir?
Sinan Ateş duruşmasında son durum araştırılırken davada kimler tutuklandı merak ediliyor. Sinan Ateş davası ne zaman ve Sinan Ateş olayında son karar belli oldu mu sorularına yanıt aranıyor. Sinan Ateş davası ne zaman, duruşmada ne oldu? Sinan Ateş davasında tutuklananlar kim? Detaylar haberimizdedir…
SİNAN ATEŞ DAVASI NE ZAMAN?
Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davası 1 Temmuz'da görülmeye başladı. Sinan Ateş cinayetinden 1 buçuk yıl sonra hakim karşısında çıkan sanıkların savunmaları alınıyor. Tetikçi Eray Özyağci ile motosikleti kullanan Vedat Balkaya'nın ardından keşifçi Suat Kurt ve azmettirici Doğukan Çep'in savunmalarına geçildi. Tutanaklara ise ilginç diyaloglar geçti.
SİNAN ATEŞ DAVASINDA NE OLDU?
Mahkeme başkanı, keşifçi Suat Kurt'a "Sormadın mı alacak verecek davasında niye adres soruyorum, takip ediyorum" diye sordu. Kurt, "Rahmetli kaçta giriyor, kaçta gidiyor diye baktım" diye cevap verdi. Mahkeme başkanının sorusunu yinelemesi üzerine Kurt bu kez, "Bana 'dövülecek, en fazla ayaklarından vurulacak' denildi Doğukan Abi tarafından. Ben MHP ile Ülkü Ocakları'yla bağlantım yok. Vurulacak biriymiş, bilmem" dedi.
"DÖVÜLECEK, EN FAZLA AYAKLARINDAN VURULACAK DEDİ"
Mahkeme başkanının "Doğukan sana 'vurulacak' dedi yani" diye araya girmesi üzerine, Kurt, "Dövülecek, en fazla ayaklarından vurulacak dedi. Eray'ın vurulacağını telefonda konuştuklarında öğrendim. Ayın 26'sında Ankara'ya gittim. Kendi kimlik bilgilerimle otele yerleştim. Doğukan adres bilgilerini attı, girişini çıkışını ilettim. İfademdeki her şey doğrudur. 27'sinde cezaevine girdim, 28'inde çıktım. Ben cinayet işleneceğini bilsem kendi kimlik bilgilerimle otelde kalmam. Bu kadar aptallık etmem herhalde." diye savunma yaptı.
MAHKEME BAŞKANINA "BANA KARDEŞİM DEME" TEPKİSİ
Avukatın, "Sorgunuz sırasında 'Sinan Ateş'in konum bilgilerini Doğukan Cep'e ileten benim' dediniz. Siz bu adresi nasıl buldunuz kardeşim, nereden tespit ettin?" diye sordu. Kurt, "Doğukan bana verdi diyorum. Bana kardeşim demeyin" diye tepki gösterdi.
AZMETTİRİCİ OLDUĞUNU KABUL ETTİ
Savunma veren Çep ise "Evet ben azmettirdim. Ama amacım öldürmek değildi. Eğer ben bir suikast düzenletecek olsaydım motorla yanlarından geçerken ateş ettirirdim. Nasıl öldü bilmiyorum, Özyağcı'ya ayaklarına sık dedim. Şok oldum" dedi.
MAHKEME BAŞKANI "SEN NE ANLATIYORSUN?" DİYEREK KIZDI
2013 yılında Gezi olayları sıradan Gazi Gümüşsuyu'nda DHKPC'li teröristlerle vurma olaylarım olmuştu. Sözleriyle savunmasına devam eden Çep, "Kırmızı fularlı kız Ayşe Deniz, Öykü Dilara Keskin… En son bunları vurduktan sonra ESP'nin derneğine giriyoruz, basıp içeride 10 kişiyi vuruyoruz. En son Hasan Ferit Gedik ölüyor. Uyuşturucuya karşı yürüyormuş. Biz yakalandık, yargılanmaya başladık. Google Hasan Ferit Gedik yazın Allah için tabutun üstüne bakın. DHKPC bayrakları. Biz bunları vurmuşuz, yargılanmaya başlamışız. Ayşe Deniz, Gezi'ye gidiyor, Gezi de ağaç içinmiş ya. Ayşe Deniz Gezi'den sonra Kandil'e gidiyor. Karayılan'ın yanında fotoğrafları var, Karayılan kızları sever. Sonra Ayşe Deniz Rakka'ya gidiyor, orada ölüyor" ifadelerini kullandı.
KONUYLA ALAKASIZ İFADELER VERDİ
Mahkeme Başkanı ise "Sabahtan beri ne anlatıyorsun" diye araya girerek Çep'e tepki gösterdi. Çep ise "Vurduğum Cebrail Günebakan da 'Kobani'ye gideceğiz' diyor. Halbuki bunlar MLKP'de silah eğitimi alıyor. Amara Kültür Merkezi'nde pankart açmışlar, ölüyorlar. Bu şekilde davalarım düştü. CHP'nin milletvekilleri gelir, davalarımı sever"diye anlatmaya devam etti.
Çep, cinayetten önce Sinan Ateş'le aralarında geçtiğini iddia ettiği olayları şu sözlerle anlattı;
"Aziz Mahmut Hüdai Camisi'nde namaz kılıyordum. Bir gün sabah namazı Sinan Ateş geldi. Yan yana namaz kıldık, zikir yaptım. 2013'te Hasan Ferit Gedik'ten ceza almışım, 'Bana yardım eder misin?' dedim, 'Elimden geleni yaparım' dedi. Bana 'bizim yapamadıklarımızı, hayallerimizi yapmışsın' dedi. Sonra 'Dosyanı halledecekler' dedi. Ben aradım, 'bunu ayarladım' dedim. Taksim'de bir otele çağırdı, otelde parayı verdim. 2021'de telefonum çaldı, 'kardeşim' dedi 'bir 200 bin TL ödememiz lazım' dedi. 4-5 günde ayarladım
"SİNAN ATEŞ'E PARA VERDİM" İDDİASI
2022 yılının Kasım ayı, 'kardeşim artık sona yaklaştık, eli kulağında' dedi, 'abi ben paranın tamamını ayarlayamadım' dedim. Sağdan soldan borç istedim, bir hafta içinde 200 bin TL ayarladım, 'kardeşim Ankara'ya gelir misin' dedi. 'Ankara'dayım' dedim, 'Çukurambar Liva Pastanesi'nin konumunu yaz, gel' dedi. Ben gittim, geldi. Oturduk, parayı verdim, poşetti. Ama 'bundan sonra seni aradığımda paranın tamamını ayarlaman lazım' dedi.
"ERAY, ABİ BEN GİDER VURURUM DEDİ"
Çıktık dışarıya, 'kardeşim burası benim ofisim' dedi. Tam binanın önünde beyaz bir arabanın içini açtı, benim verdiğim parayı koydu. Bir tane Mercedes, ben oradan ayrıldım İstanbul'a gittim. Ben aramaya başladım, aralık ayı oldu. 'Kardeşim sabret' dedi. 'Olmuyorsa paramızı geri alalım' dedi. Arıyorum arıyorum açmıyor, açan adam açmamaya başladı. Ben de bir iki gün daha bekledim. 'Ben bunu ayaklarından vuracağım, Ankara'ya gidiyorum' dedim. Eray da yanımda. 'Abi ben gider vururum' dedi."
"ÖLDÜRMEYE GÖNDERSEM ÖLDÜRMEYE GÖNDERDİM DERDİM"
Cep, "Ben öldürmeye gönderseydim, öldürmeye gönderdim derdim. Allah'tan başka kimseden korkum yok. Ölmesini de istemezdim, nasıl öldüğünü de bilmiyorum. Delikanlı gibi öldürdüm derdim. Sevip sevmemek önemli değil. Bunu öldür, öldürtme demem" savunmasını yaptı.
"ONANMIŞ DOSYA İÇİN NE YAPABİLİR?" SORUSUNA YANIT VEREMEDİ
Doğukan Çep'e iki farklı avukat, "Hasan Ferit Gedik davasında cezanız Yargıtay tarafından onanmış. Sinan Ateş onanmış bir dosya için ne yapabilir" diye sordu. Çep, iki soruya da yanıt veremedi.
"BÖYLE OLSUN İSTEMEDİM"
Azmettirici Çep, "Ben bunu vururum deyince (Eray) voltayız biz… Suat abiyi aradım, 'abi benim bir işim var halleder misin' dedim. 'Bana bir iki gün Ankara'dan ev lazım' dedim. Cinayet desem bunlar benim telefonumu açmaz. 'Suat abi, Liva Pastanesinde oturdum, ofisi şurada, sadece çıkınca haberi ver'. Ben arkadaşımı, dostumu bile isteye yakmam, hain biri değilim. Suikast yapmaya gelen insan arkadan vurur gider, yüzünü kapatır gider, karşıdan gelir göğsü gerer vurur. Suikast yapmaya gelen insan silahı böyle tutmaz. Nasıl öldü bilmiyorum, şok oldum, Suat abi şok oldu. Dünyam başıma yıkıldı, bütün film bitti. Dört gün sonra yakalandım. Halk TV, Sözcü Gazetesi 'suikast' dedi. Halk TV, Sözcü hiçbir şehit ailesinin haberini yapmadı. Suat abi Allah korkusu olan bir insan, 'niye böyle oldu' deyince 'böyle olsun istemedim' dedim." sözlerini kullandı.
"ATEŞ'İ ARKADAŞLARI VURDU" DEDİ
Çep, ayrıca Ateş'i öldüren kurşunun Eray Özyağcı'nın silahından, onun bulunduğu ve silahı tuttuğu açıdan çıkmasının mümkün olmadığını, öldüren kurşunun açısının Selman Bozkurt'un (Sinan Ateş'in yanında olan arkadaşı/müşteki) açısı olabileceğini söyledi ve araştırılmasını istedi.
Öte yandan Suat Kurt'un savunması devam ettiği sırada, sanık sandalyesinden geriye dönen sanık Doğukan Çep, gazetecilere gülerek başını salladı.