ADD'den, istifa edeceği konuşulan Bakan Yusuf Tekin hakkında suç duyurusu

Milli eğitim camiası tarafından bu kadar sevilmeyen bir bakan daha önce olmamıştı

Bomba haber... Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Audi A8 marka makam aracının, Erbaş’ın kullandığı süre boyunca tutulduğu garajdan 150 metre ilerideki bir depoya kaldırıldığı öğrenildi. BirGün’ün haberine göre, Audi A8, “tepki çekmemesi” gerekçesiyle bir süre Diyanet’in garajında bekletildi.

Ömer Dinçer'i geçen olmadı henüz.

BOP tıkır tıkır çalışıyor

Bakan ilk önce devlet okulları içinde açılan özel sınıfları araştırsın, öğrenciler arasında yapılan ayrımı incelesin, seçmeli sınıf ve seçmeli öğretmenler, seçmeli sınıf ve öğretmenler için yapılan torpiller!!!

TÜRKIYE YI ORTA CAGA ITMEK ISTEYENLER, BILSINLER KI BUNU ASLA BASARAMAYACAKLAR..AZIZ TÜRK MILLETI GEREGINI YAPAR..MILLET MARSLARDA BILE KOLONI KURMA PESINDE, BIZDEKI BAZI GURUPLARDA TÜRKIYEYI AFGANISTANA DÖNDÜRME ITME PESINDE.,YAZIKLAR OLSUN.

önlerine kim şişe koyarsa onu desteklerler

Tın tın yaaa.bunlar karşı çıkıyorsa o şey kesinlikle doğru demektir.

İroniden anlamayanlar unlike butonuna çökmüş ??

o zaman sen ironi yapma.

Vayyy çok bilmiş vayyy.yaaa sen ve senin gibiler kesinlikle eminim yasa tasarısını okumamışlardır bile.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Audi A8 marka makam aracının, Erbaş’ın kullandığı süre boyunca tutulduğu garajdan 150 metre ilerideki bir depoya kaldırıldığı öğrenildi. BirGün’ün haberine göre, Audi A8, “tepki çekmemesi” gerekçesiyle bir süre Diyanet’in garajında bekletildi.

Evde çalışacak durumda olan yoktu.ev kira sadece annemin komşulara yaptığı dikiş vardı.Yanlış kodlamadan yurt hakkımı kaybettim.okulu bırakacak durumdaydım..ADD kim olduğumu nereli olduğumu sormadan ufakta olsa bir burs vermişti.Temiz çocuklardık sonrakı yıl alttan dersim var bursum kesilir diye uğramamıştım.böyle sartımız yok deyip bursumu devam ettirmişlerdi bu vesileyle onlara tekrar teşekkür ediyorum.

Zaten mesele de o yaaa hiçbirsey yapmamış

Başöğretmenllik verilmesi üzerinden götürmemek lazım problemi. Türkiye'de ücreter arasında genel olarak ciddi bir adaletsizlik var. Başöğretmenler çok para alıyor şeklinde bir algı oluşmasın. Türkiye'de fakirlik sınırının 55.000 tl. civarında olduğunu unutmayalım Elbette herkes konumuna , tahsiline, yaptığı işin önem ve riskine vb. açılardan değerlendirilerek ücretlendirilmeli. Ama özellikle son 2-3 yıldır tamamen seçim kazanmaya endeksli bir şekilde makas daraltma adı altında genel anlamda -ki emekli maaşlarındaki uygulamalar bu konuda net örnektir- çok büyük haksızlıklar yapıldı. Hala da yapılmaya devam ediyor.

Haklısınız ancak bir hiyerarşi var; bu bağlamda ücretlendirme düzenlenmelidir. Okul müdürünün disiplin amiri olan ilçe milli eğitim müdüründen 15 bin TL fazla ücret alması hangi düzende olur? Bunları denetleyen müfettişleri düşünün. Şu an müfettiş yardımcıları 37 bin TL civarı ücret alıyor. 20 yıllık bir öğretmen yaz tatilinde 49 bin alırken yukarıda sayılanlar çalışarak bu parayı alamıyorlar. Ayrıca bu görevler sınavla kazanılmış haklardır ilçe milli eğitim müdürlüğü haricinde.

Öğretmenler çok kazanıyor şeklinde bir ifadem olmadı. Mesleklerin sorumluluk zorlu il ve hiyerarşik denge gözetilerek ücretlendirilmesi gerektiği aksi taktirde sistemin çökme noktasına geleceğini vurguluyorum. Bizler de öğretmenken görevde yükselme sınavıyla bu görevlere geldik. Sonuçta görevde yükseldik maaşta düştük. En kötüsü itibarda düştük.

ÖA sizden farklı düşünmüyorum yazdıklarımdan da anlaşılacağı üzere. Tek şerhim öğretmenler çok para kazanıyor şeklinde bir algı oluşmamasıdır.