Annesinin Yaptırdığı El Arabasıyla "Hayatın" Yükünü Taşıyor
Niğde'de, annesinin sanayide hazırlattığı el arabasıyla 30 yıldır semt pazarlarında taşımacılık yapan Mehmet Emin Karaca, kazandığı parayla aile bütçesine katkıda bulunuyor.
MUHAMMED YASİR AYDOĞAN - Niğde'de, annesinin sanayide hazırlattığı el arabasıyla 30 yıldır semt pazarlarında taşımacılık yapan Mehmet Emin Karaca, kazandığı parayla aile bütçesine katkıda bulunuyor.
Pazar esnafı tarafından "arabacı" olarak tanınan 50 yaşındaki Karaca, sağlık sorunları nedeniyle iş bulamadığı için 30 yıldır semt pazarlarından alışveriş yapan vatandaşların aldığı sebze ve meyveleri evlerine taşıyarak geçimini sağlıyor.
Kentte 70 yaşındaki annesiyle yaşayan Karaca, işinde annesinin sanayide özel yaptırdığı demir el arabasını kullanıyor. Her gün sabah arabasıyla yola çıkan Karaca, o gün hangi mahallede pazar kuruluyorsa orada akşama kadar ekmeğini arıyor.
Soğuk kış günlerinde de semt pazarlarında arabasıyla "hayatın yükünü" taşıyan Karaca, günde ortalama 20 lira kazancıyla, annesine ölen babasından kalan emekli maaşının yanında, aile bütçesine katkı sağlıyor.
Karaca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleği gereği her türlü insanla muhatap olduğunu, bu durumun bazen kendisini zorladığını söyledi.
Semt pazarlarında meyve, sebze ve her türlü eşyayı taşıdığını kaydeden Karaca, "Millette para yok, bir şey alan yok ki götüreyim. Olmayınca ne yapacaksın? İşin zor tarafları da var. Başka bir işe girmek isterdim ama almıyorlar. Mecbur bu işi yapıyorum. Başka yapacağım bir iş yok. Üzerimde pardösü yok, mont yok, eskilerle geziyorum. Bütün pazarlara giderim." dedi.
Pazarlarda toptancılık yapan Hasan Aykın (40) da 10 yaşından beri babasıyla pazara geldiğini, Karaca'yı o zamandan bu yana tanıdığını belirterek, "Sebze işi yapıyorum. Ben toptan dağıtırım, Mehmet ağabey de onları satın alanlara taşır. Gariban, iyi bir insandır." ifadelerini kullandı.