Asırlık "Kendir" Geleneğini Mağarada Sürdürüyorlar
Gaziantep Şehreküstü Mahallesi'nde asırlık kendir geleneğini yaşatan ustalar, Sulu Mağara'daki el yapımı tezgahlarda günde 50 kilometreye yakın yol yürüyerek kendir üretiyorlar.
FERİDE PELİN İNAL - Gaziantep Şehreküstü Mahallesi'nde asırlık kendir geleneğini yaşatan ustalar, Sulu Mağara'daki el yapımı tezgahlarda günde 50 kilometreye yakın yol yürüyerek kendir üretiyorlar.
Fabrikalardan temin ettikleri atık iplikleri nemli ortamda işleyen ustaların nemli ortamda ilerleyen teknolojiye rağmen el yapımı tezgahlarda ürettiği kendirler, file, hamak, balıkçı ağı ve çeşitli malzemeleri bağlamada kullanılıyor.
Ahşaptan yapılmış çıkrıkla çalışan ustalar, aralarında çocukların da bulunduğu çalışanlarla ipleri tezgahlar arasında koşarak sarıp kendire dönüştürüyor.
Bir asırlık geçmişi bulunan kendirciliği yoğun çabayla yaşatan kendirciler, günlük yaklaşık 50 kilometre yol yürüyerek, 100 kilogram civarında kendir üretiyor.
Ustalardan Cuma Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 yaşından beri kendircilik yaptığını bildirdi.
Kendir yapımı için büyük bir emek harcadıklarını belirten Demir, "Burada bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz. Sayımız giderek azalıyor. Haftanın 6 günü çalışıyoruz. Büyük bir emekle kaliteli ürünler meydana getirmeye çalışıyoruz. Kendir halat olmak üzere birçok iş için kullanılıyor." dedi.
Geçmişte pek çok ustanın olduğu kendircilikte gün geçtikçe sayılarının azaldığını vurgulayan Demir, ilerleyen teknolojiye rağmen asırlık kendir geleneğini kendilerinin yaşatmaya çalıştığını ifade etti.
Demir, mağaradaki rutubet sayesinde kendirlerin daha iyi işlendiğini ve daha sağlam olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Rutubet ve nem sayesinde daha kaliteli ürünler ortaya çıkıyor. Burada iki tezgah arasında günlük 50 kilometre kadar gidip geliyoruz. Fabrika atığı malzemelerden hayvan bağlama, araba çekme gibi birçok işte kullanılan kendir üretiyoruz. Burada bizimle beraber çocuklar da çalışıyor. Onlar da mesleği öğreniyor. Sayımız azalmasına rağmen mesleğimizi sürdürmeye çalışıyoruz. Mağarada çalışmak bize zor gelmiyor. İlk görenler çok şaşırıyor ama biz burada çalışırken hiç zorlanmıyoruz."
"Sağlık açısından sıkıntı yaşamıyoruz"
Yaşar Polat da çocukluğundan beri kendircilik yaptığını belirterek, mağaralar rutubetli olduğu için buralarda üretim yaptıklarına değindi.
Hamak, yorgan, file ipliği gibi birbirinden farklı pek çok alanda kullanılan kendirin tarihinin çok eskilere dayandığına işaret eden Polat, "Bizim yaptığımız el sanatı. Benim bildiğim yüz yıllık tarihi var. Antep savunmasında da çok yapılmış. Artık yapan azalmaya başladı. Bundan 10 yıl önce bin kişi çalışırken, şimdi bu mağarada toplasan 60 kişi zor çıkar. Mağara rutubetli olduğu için ip daha sıkı oluyor. Bu yüzden burada yapmak zorundayız. Dışarıda yaptığımız zaman ham oluyor. Ham olduğu için de müşteri kabul etmiyor." diye konuştu.
Polat, rutubetli ortamın kendilerini rahatsız etmediğini belirterek, "Sağlık açısından hiçbir rahatsızlık yaşamıyoruz. Hatta akşama kadar spor yapıyoruz. Şükürler olsun ben daha bu zaman kadar doktor yüzü görmedim. Burada 65 yaşında insanlar da var. Bu zamana kadar işimizden dolayı sağlık problemi yaşamadık." dedi.