Bursa'da 200 yıllık Alabaş geleneği yaşatılıyor
Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde, Osmanlı Devleti'nden günümüze ulaşan 'Alabaş' geleneği, Kurban Bayramı'nda kesilen hayvan atıklarının kostüme dönüştürülerek giyilmesiyle yaşatılıyor. Şehriman Mahallesi'nde gerçekleştirilen etkinlikte, mahalleli vatandaşlar korkutucu kostümlerle etkinliğe gelenleri eğlendiriyor.
Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde, Osmanlı Devleti'nden günümüze ulaşan "Alabaş" geleneği, yaklaşık 200 yıldır Kurban Bayramı'nda kesilen hayvan atıklarının kostüme dönüştürülerek giyilmesiyle yaşatılıyor.
İlçeye bağlı kırsal Şehriman Mahallesi'nin sakinleri, yılda sadece bir kez Kurban Bayramı'nda kesilen hayvanlardan çıkan atık deri, kelle, kuyruk, boynuz ve kemikleri kostüme dönüştürüyor.
Osmanlı döneminde, kara ordusunda görevli "Deli" adı verilen süvarilerden oluşan ve üstün cesaret göstermeleriyle, farklı giyinme şekilleriyle dikkati çeken birlik, Alabaş geleneğiyle yaklaşık 200 yıldır bu mahallede anılıyor.
Kostümleri giyen mahalleli, etkinliğe gelenleri habersiz şekilde aniden sesler çıkarak korkutuyor. Etkinliğe gelen vatandaşlar korku deneyiminin yanı sıra geçmişten gelen anılarını yad ederek eğleniyor.
"Kahramanlarımızı tanıtmaya çalışıyoruz"
Şehriman Eğitim, Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Bilal Aydemir, AA muhabirine, tarihi geleneği bayramın ilk gününün ardından etkinlikle yaşattıklarını söyledi.
Bu geleneği geçmişte tarihte yer edinmiş kahramanları anmak için yaptıklarını belirten Aydemir, "Gelenek köklü bir geçişe sahip ve biz de sahip çıkmaya çalışıyoruz. Duyurduğumuz için mutluyuz." dedi.
Aydemir, bu etkinliğin tarihinin Osmanlı Devleti'nin akıncı birliklerinin ön kolu olan Deliler cemiyeti veya ocağına dayandığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"İlçenin özelinde ise türbesi bulunan ve 'Delibaş' olarak bilinen Akıncı Beyi Lalaşahin Paşa 800 kişilik atlı birlikleriyle 70 bin Sırp ordusunu yerle yeksan etmiş. Bu da bizim övünç kaynağımız. Festivale ilgi çok güzel ve yoğun. Biz de tarihimizi ve bu kahramanlarımızı tanıtmaya çalışıyoruz. Köyümüz 1300'lü yıllarda kurulan bir köy. Eski bir tarihimiz var."
Etkinliği izlemeye gelen Özkan Özdemir, doğduğundan bu yana bu etkinliklerin olduğunu dile getirdi.
Kostümlerin kadim bir geleneğin ürünleri olduğunu anlatan Özdemir, "Hem korkutucu hem de eğlenceli. Bana direkt korkutucu geliyor. Amacı da bu zaten. İçindekiler arkadaşlarımız ama temsil ettikleri gelenek önemli. Deliler ocağının temsilcileri onlar. Köyün dışından gelenler de genelde korkuyor." diye konuştu.