Diyarbakır'da Kürt Film Günleri
Sinema Evi ve İsmail Beşikçi Vakfının ortaklaşa düzenlediği, "Kürt Film Günleri" Diyarbakır'da başladı. Üç gün devam edecek etkinlikte 20 kısa film gösterilecek.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'ndaki açılışa Kürdistan Bölgesel Yönetimi Kültür Bakanı Xalit Doskî, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı, Kürdistan Bölgesel Yönetimi Sinema Daire Başkanı Ebas Ebdulrezaq, Yenişehir Belediyesi Eşbaşkanları Selim Kurbanoğlu ve Ülkü Baytaş, Kültür ve Turizm daire Başkanı Muharrem Cebe, İsmail Beşikçi Vakfı'ndan Roşan Lezgîn, Sinema Evi'nden Zana Hama ve Diyarbakır Şubesi yöneticilerinin yanı sıra birçok sinemasever katıldı.
İsmail Beşikçi Vakfı başkanı İbrahim Gürbüz'ün uçağı rötar yaptığından, onun adına Vakıf yöneticilerinden Roşan Lezgîn konuşma yaptı. Lezgin, tarih, kültür, sanat, sosyoloji ve antropoloji alanlarında halka hizmet etmek için Kürtlerin büyük bir dostu olan İsmail Beşikçi adına vakıf kurduklarını söyledi. "Bir milletin asli temelleri tarih ve sosyoloji üzerine kurulur" diyen Lezgin, "Ulusal bilinç toplumsal ve tarihsel bilinçle oluşur" diye konuştu. Kürdistan parçalandığı için tarihi bilincin de parçalandığını işgalci sistemin gençler üzerindeki etkisine değinen Lezgin sözlerini şöyle sürdürdü:"Örneğin, gençlerimiz Türklerin, Arapların ve Farsların tarihini kendi milletimizin tarihinden daha iyi bilirler. Türk, Arap ve Fars yazar ve sanatçılarını da daha iyi tanırlar."
Sinema Güneri'nin Kürt sanatı ve kültürü için küçük bir adım olduğunu ancak birlikte yapılan bu işin öneminin çok büyük olduğunu söyleyen Lezgin, "Ulusumuza hayırlı olsun" dedi.
Kürdistan Bölgesi Kültür Bakanı Xalid Doskî ise "Bugün Kürdistan'ın manevi ve tarihi başkenti tarihi Amed'te olmaktan çok mutluyuz" diyerek sözlerine başladı. Kültür Bakanlığı olarak kültürel ilişkilere çok önem verdiklerini ve bu projenin başarıya ulaşması için çabalarının sürdüğünü belirten Doskî,"Biz inanıyoruz ki, Kürdistan'ın dört parçasından katılımlar olmazsa, kültürümüz canlı kalmaz. Bu etkinlik birbirimizi tanıma ve görüş alışverişinde bulunmamız açısından çok önemli ve gereklidir. Bu yüzden biz daha çok bir araya gelmeliyiz ve diyalogları arttırmalıyız" şeklinde konuştu.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı da "Tarihi ve sanatın başkenti kadim şehre hoş geldiniz" diyerek heyet üyelerinin aralarında görmekten duyduğu memnuniyeti belirtti. "Kürdistan halkı kendine sınırsız bir yaşam kurmuş, her renk, her fikir, ressamların tuvali gibi birlikteler. Biz bugün gözlerimizle gördüğümüz için mutluyuz" diyen Anlı sözlerini şöyle sürdürdü: "Son yüz yıl içinde biz çok büyük bedeller verdik. Kuzeyde, Güneyde, Doğuda ve Batıda binlerce, on binlerce, yüzbinlerce Kürt genci onur ve değerleri, dilleri, tarihi, geleceği ve özgürlüğü için büyük bedeller ödedi. Bu yüzden biz Kürdistan şehitlerini anıyoruz. Onların sayesinde burada, kutsal topraklarda, Amed'in merkezinde dilimizle konuşabiliyoruz ve dinleyebiliyoruz."
Mücadele Devam Ederken Kültürel Aydınlanma Sürecek
Bugün de Amed'te bir yandan film gösterimleri için bir aradayken bir yandan da halen şehit cenazelerinin geldiğini anımsatan Anlı, "Bir yandan mücadele içinde olacağız, direneceğiz ama yine de sanat, kültür ve aydınlanmayı Amed'te sürdüreceğiz. Bugün halkımız Güneyde bir statü kazanmış, özgür olarak yaşıyor. Biz öyle inanıyoruz ki, Rojava'daki, Kobani'deki, Afrin'deki, Cizre'deki, Qamişlo'daki halkımız da statüsünü alacak ve onlar da özgür yaşayacak."diye konuştu. "15-20 sene önce bu günü, bu durumu hayal etseydik, acaba bu bir rüya mı diyecektik. Ama bu şimdi bir rüya değil, hayatımızın bir gerçeğidir." diyen Anlı şöyle konuştu: "Hem büyük öğretmen İsmail Beşikçi adına bir vakıf kurulmuş ve bir şubesi Amed'te çalışmalarını yürütüyor, hem de bu vakıf sayesinde biz birlikteyiz ve Kürdistan Bölgesi ile bir çalışma, bir proje yürütüyoruz. Demek ki umutlarımız daha da artacak. Kalbimizin dört parçası bir gün birleşecek ve birlikte atacak. Sadece kendimiz için değil. Nasıl ki bugün terörist çetelere karşı birlikte direniyorsak, çok zor bir mücadelede birlikteyiz, yarın da, hem kendimiz için hem de Orta Doğu için, bir yaşam olacak."
Bugün Herkes Yılocı Olmuş
Kürt ve Kürdistan sinemasından söz ederken Yılmaz Güney'i mutlaka anmak gerektiğini söyleyen Anlı, "Amed'te de, bildiğiniz gibi 20-30 yıl önce sokaklarda çocuklar arasında "Yılocî" ve "Cinocî" deniyordu. Ama bugün herkes "Yılocî" olmuş. Bunun anlamı bizim için önemlidir" dedi. "Belki propaganda ile belki konuşma ile biz bazen birini ikna edemiyoruz. Ya da biz derdimizi paylaşamıyoruz, derdimizi dünyaya aktaramıyoruz. Ama bir şiirle, bir filmle, sanatsal bir eser ile tüm söz söylenir" diyen Anlı, "Bu yüzden yaşasın sanatçılarımız ve aydınlarımız. İnşallah sizin sayenizde Kürt halkı daha çok ön plana çıkacak ve kendinden bahsettirecek" diyerek sözlerini tamamladı.
Konuşmaların ardından etkinlikte Perviz Rostemî'nin yönettiği Melodiya Keviran (Taşların Melodisi), Sahim Omer Kalifa'nın yönettiği Nêçirvanê Xirab (Kötü Avcı), Bülent Öztürk'ün yönettiği Xaniyên Bi Pencereyên Biçûk (Küçük Pencereli Evler) ve Ji Bo Çi? (Niçin?) adlı filmler gösterildi. Üç günlük programın ikinci ve üçüncü günü gösterimler, saat 16:00'da Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü Cep Sinemasında gerçekleştirilecektir.
