Dolu Dolu Bir Tatil Rotası: Trakya
Bakanlar Kurulu kararıyla 10 güne çıkarılan Kurban Bayramı tatili için Trakya bölgesi, cennet köşeleriyle konuklarını ağırlamaya ve yöresel tatlarla damakları şenlendirmeye hazır.
Bakanlar Kurulu kararıyla 10 güne çıkarılan Kurban Bayramı tatili için Trakya bölgesi, cennet köşeleriyle konuklarını ağırlamaya ve yöresel tatlarla damakları şenlendirmeye hazır.
Tatilini Trakya bölgesinde geçirmek isteyenler, Edirne'de Ege, Kırklareli'de Karadeniz, Tekirdağ'da Marmara denizlerine girmemenin yanı sıra kültürel mirasları da yakından görebilir.
Edirne
"Der-i Saadet (Mutluluk kapısı)" olarak anılan Edirne'de, Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapılan günlerdeki ihtişamı bugün de hissetmek mümkün.
Selimiye Camisi, İstanbul'u fetheden Fatih Sultan'ın doğduğu saray, asırlardır vazgeçilmeyen bir yiğitlik öyküsü Kırkpınar, hasret taşıyan 3 nehir, medeniyetin abideleri köprüler, hanlar, hamamlar, saraylar, ecdadın izlerini takip edenlerin görmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Tatilciler, cumbalı evlerin bulunduğu Kaleiçi semtini, padişahların güneşin batışını izlediği Meriç Köprüsü'nü, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethini planladığı sarayı, Kanuni Sultan Süleyman'ın "adaleti"ni yazdığı Adalet Kasrı'nı görebilir ve Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi'ni gezme imkanı bulabilir.
Her biri yürüyüş mesafesindeki bu yapılarla Edirne, açık hava müzesini niteliği taşıyor.
Namı, dünyanın dört bir yanında bilinen, Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi, kentin ilk anıtsal yapısı Yıldırım Beyazıt Camisi, temelinde mukaddes Kabe taşı barındıran Eski Cami, zigzag, karo, burma ve yivli bezemeleriyle kentin siluetine damgasını vuran Üç Şerefeli Cami, muhteşem çinileriyle Muradiye Cami, Edirne'nin ziyaret edilmesi gereken yapıları arasında bulunuyor.
Kent mutfağının en özel yemeklerinden Edirne tava ciğeri, kente gelenlerin favori yemekleri arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra Edirne köftesi de en az ciğeri kadar lezzetli olarak değerlendiriliyor.
Edirne'nin lezzetleri arasında yer alan badem ezmesi, deva-i misk, Kavala kurabiyesi, Edirne peyniri, gezilecek tarihi rotaların tamamının yakınındaki dükkanlardan, Arasta, Bedesten ve Ali Paşa kapalı çarşılarından alınabilir.
Kentten alınabilecek hediyelik ürünlerin başında ise minik kispet, mis meyve sabunu ve Edirne bebeği geliyor.
Kente gelenlere, Edirne'nin türkülere konu olan köprülerinin en meşhurları olan ve kente araçla 10 dakika mesafedeki Tunca ile Meriç köprülerini görmeden ayrılmamaları öneriliyor.
Osmanlı'nın hoşgörü kültürünü de taşıyan Edirne'de bulunan birçok kilise ve sinogog, hoşgörünün yansıması niteliğinde. Bulgar Sveti Georgi, Bulgar Sveti Kontstantin ve Elana kiliselerinde halen ibadet yapılabiliyor. Kentte ayrıca Kaleiçi'ndeki Büyük Sinagog ve İtalyan Katolik Kilisesi, birbirine yürüyüş mesafesi uzaklıkta.
Enez Antik Kenti, Edirne Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Türk İslam Eserleri Müzesi ve Dar-ül Kura Medresesi, Lozan Anıtı ve Müzesi, Şükrü Paşa Anıtı ve Balkan Savaşı Müzesi, Makedon Kulesi, Adalet Kasrı, Edirne'de görülmesi gereken yerlerden sadece bazıları.
Kendi kendini temizleyebilen Saros Körfezi de özellikle İstanbul'da yaşayanlara kısa mesafede uzun bir enerji alternatifi sunuyor. Uzun yolculuklar yerine 2-3 saatlik yolculuklarla ulaşılan temiz deniz ve güzel kum konsepti vaktinizi yolculuğa değil dinlenmeye ayırmaya yetiyor.
-"Egzotik bir kültür"
Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Traklar'ın kurduğu, Doğu Roma'nın garnizon şehri, İstanbul'u fetheden şehir olarak Edirne'nin tarihten gelen stratejik önemini bugün de sürdürdüğünü söyledi.
"Tarihi geçmişi ve sahip olduğu diğer zenginlikleriyle Edirne, turizmde keşfedilmeyi bekleyen egzotik bir kültür barındırmaktadır." diyen Hacıoğlu, il merkezinde kültür turizmi, kentin güneyinde de deniz, doğa ve eko turizmin değerinin her geçen gün yükselişe geçtiğini ifade etti.
-Tekirdağ
Marmara Denizi'ne yaklaşık 150 kilometre kıyısı bulunan ve "Marmara'nın İncisi" olarak anılan Tekirdağ, sahip olduğu doğal güzellikleri, bünyesinde barındırdığı kültürel mirası, gelişen yamaç paraşütü, deniz sörfü ve yelken sporu ile turizm avantajını her geçen yıl artırıyor.
Her yıl on binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği Tekirdağ, Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi, Rakoczi Müzesi, Namık Kemal Evi, Osmanlı dönemine ait camileri, çeşmeleri, festivalleri, doğal plajları ile ilgi çekiyor.
Tekirdağ'ı ziyaret edeceklere Karacakılavuz beldesini ziyaret etmeleri ve burada üretilen el dokumalarından satın almaları öneriliyor. Karacakılavuz'u görmek isteyenlerin yaklaşık 50 kilometre yol katetmeleri gerekiyor.
Yerli ve yabancı turistlerin gözdesi olan ve her yıl "Mavi Bayrak" almaya hak kazanan Şarköy, Mürefte, Kumbağ, Değirmenaltı, Marmaraereğlisi ve Barbaros, konuklarını en iyi şekilde ağırlıyor.
Geleneksel Tekirdağ yemekleri arasında bulunan pireşe, şaraşura, yoğurtlu borani, zennik, bulama, çeneçarpan çorbası, cıllık, elbesan tava, gülbarak böreği, höşmerim, hakuk, kalle, kodrul, mangır ve papaz mancası sevilerek yeniliyor.
Kırklareli
Kırklareli; kültür, karavan, kamping, su sporları, av ve doğa turizmi gibi birçok alanda tatilcilere seçenek sunuyor.
Karadeniz'e 60 kilometre uzaklıktaki Kırklareli'nde, yerli ve yabancı turistler, yoğun olarak İğneada, Kıyıköy ve Kastura sahillerini tercih ediyor. Bu bölge, günübirlik ve hafta sonu tatil için ideal bir ortam sunuyor.
Karadeniz'e kıyısı bulunan ve Kırklareli'ne yaklaşık 1,5 saat uzaklıkta olan İğneada, yakın çevresindeki çok sayıdaki birinci derece doğal sit alanıyla ilgi çekiyor.
Kırklareli'ne 90 kilometre uzaklıkta olan longoz ormanları da doğa sporları yapan kişiler için bulunmaz bir yer. Longoz ormanlarının tamamı, yaklaşık 4 saatte gezilebilmekte.
Turizme açılan Dupnisa Mağarası ise Kırklareli'ne 80 kilometre uzaklıkta. Kuru ve sulu olarak ikiye ayrılan mağaranın kuru bölümü gezilebiliyor. Sulu bölümü ise henüz turizme açılmadı. Mağaraya giren kişiler yaklaşık bir saat süreyle mağarayı gezerken, içerdeki hava değişimine şahit olabilirler.
