Genlerinde Caz Olan Baba Kız (1)
Türkiye'de caz müziği denilince akla ilk gelen isimlerden biri olan İlham Gencer ve kızı Ayşe Gencer, gerek birlikte gerek ayrı çıktıkları sahnelerde cazı Türk dinleyicisine sevdiriyor.
EDA ÖZDENER - Türkiye'de caz müziği denilince akla ilk gelen isimlerden biri olan İlham Gencer ve kızı Ayşe Gencer, gerek birlikte gerek ayrı çıktıkları sahnelerde cazı Türk dinleyicisine sevdiriyor.
23. Ankara Uluslararası Caz Festivali için başkente gelen baba-kız, 30 Nisan Dünya Caz Günü'nde müzikseverlerle buluştu.
Yüksek enerjisiyle izleyenleri büyüleyen 93 yaşındaki caz duayeni İlham Gencer, kendi yolundan yürüyen ve caz dünyasında önemli bir yer edinen kızı Ayşe Gencer ile aynı sahneyi paylaşmanın gururunu yaşadı.
İlham Gencer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, piyanonun başına 5 yaşında oturduğunu, 16 yaşından beri de profesyonel anlamda caz şarkıcılığı ve piyanistlik yaptığını söyledi. "Türkiyenin ilk caz piyanist ve şarkıcısıyım. Benden öncesi yok benden sonrası çok." ifadesini kullanan Gencer, artık Türkiye'de çok iyi caz müziği yapan gençler olduğunu belirtti.
Caz vokalisti kızıyla ilk defa büyük bir orkestra eşliğinde düet yapmanın kendisini heyecanlandırdığını anlatan Gencer, "İstanbul'da muhtelif konserlerde beraber sahneye çıkarız. Beraber çok çalıştık ancak düet yapmadık. Baba kız düet yapmayı çok sevdim." diye konuştu.
Büyük orkestrayla şarkı söylemenin tadının ayrı olduğunu, Ankara'da Cazın Kartalları ve İstanbul'da TRT Caz Orkestrası ile konserler verdiğini dile getiren İlham Gencer, "Allah herkese bunu nasip etmiyor, bana nasip etti. Çok mutluyum." dedi.
"Frank Sinatra oturarak şarkı söyler miydi"
Gencer, son birkaç aydır piyano çalarak şarkı söylemeyi bıraktığını aktararak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçen yaz Marmaris'te çalışırken kendi kendime şöyle dedim: 'Sen hiçbir zaman caz şarkıcısı olmazsın çünkü piyano çalıp, şarkı söylüyorsun diyaframını sıkıştırıyorsun. Frank Sinatra hiç oturarak şarkı söyler miydi, söylemezdi. O zaman sen de ayağa kalk.' Geçtiğimiz yazdan beri artık oturarak şarkı söylemiyorum. Sololarda oturuyorum, şarkıya başladım mı ayaktayım. Marmaris dönüşü şarkıcı olarak kendimi kabul ettim. 78 yıl sonra aklım başıma geldi. En sonunda kendimi keşfettim. Şimdi bütün piyanist şarkıcılara da tavsiye ediyorum. Yaparlarsa kendileri kazanır."
Gencer, cazın kendisi için özgürlük anlamına geldiğini vurgulayarak "Çünkü caz müziğinde kalıplara uymuyorsunuz. Özgürlüğü cazda buluyorum." dedi.
"Annemle de babamla da çok sahne aldık"
Ayşe Gencer ise Ayten Alpman ve İlham Gencer'in kızı olarak müzikle büyüdüğüne işaret ederek "Ben caza doğdum. Büyüyene kadar başka müzik dinlemedim, bilmedim, duymadım." diye konuştu.
Gerek annesi gerek babasıyla birçok kez sahneye çıktığını anlatan Ayşe Gencer, bunların çok özel ve güzel deneyimler olduğunu anlattı.
Ankara'da babasının yanı sıra Cazın Kartalları Orkestrası ile de aynı sahneyi paylaşmanın kendisini heyecanlandırdığını söyleyen Ayşe Gencer, "Büyük orkestrayla şarkı söylemek bir vokalist için bambaşka bir duygu. Bizim müziğimiz, hayatımız his üzerine kurulmuş. Harika bir orkestrayla sahneye çıkmak benim için çifte mutluluk oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Ayşe Gencer, Ankara seyircisinden her zaman çok iyi enerji aldıklarını kaydederek "Ne zaman Ankara'ya gelsek çok mutlu dönmüşüzdür. Ankara dinleyicisi harikadır." dedi.