Son dakika! Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş: "Çocuklarımız camide safların arasında koşsunlar, biz secdedeyken başımıza bassınlar hiç önemli değil"
Son dakika gelişmesine göre Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş: "Çocuklarımız camide safların arasında koşsunlar, biz secdedeyken başımıza bassınlar hiç önemli değil" Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Ailenizle birlikte camimize gelin.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş: "Çocuklarımız camide safların arasında koşsunlar, biz secdedeyken başımıza bassınlar hiç önemli değil"
ANKARA - Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Ailenizle birlikte camimize gelin. Camilerimizi şenlendirelim. Çocuklarımız, gençlerimiz okullarının olmadığı zamanlarda camilerimize gelsinler, birlikte secde edelim. Safların arasında koşsunlar. İsterlerse biz secdedeyken başımıza bassınlar hiç önemli değil" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle gerçekleştirdiği sabah namazı buluşmaları kapsamında Yenimahalle İlçe Müftülüğüne bağlı Yahyalar Camii cemaatiyle bir araya geldi.
Sabah namazını kıldırdıktan sonra aşr-ı şerif okuyan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, okunan tesbihatlar, getirilen salavatlar ve yapılan duaların ardından cemaate hitap etti.
Konuşmasına "Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe inanan, namazını kılan, zekatını veren ve yalnız Allah'tan korkup çekinen kimseler imar edebilirler. İşte bunların doğru yolu bulanlardan olmaları umulur" ayet-i kerimesini hatırlatarak başlayan Başkan Erbaş, "Camilerin imar edilmesi inşaatının yapılması anlamına geldiği gibi, içinde bulunduğumuz bu muhteşem caminin maddi olarak yapıldığı gibi içinin de ibadetle, taatle, ilimle, irfanla, bilgiyle, hikmetle, mektep ve medrese olarak değerlendirilmesi ile de imar edilmesi anlamına geliyor." dedi.
Türkiye'de 90 bin camide ve dünyanın pek çok yerinde Müslümanların bu şekilde camileri imar etmeye gayret gösterdiğini ifade eden Başkan Erbaş, "Bu imar hareketini en güzel, en iyi şekilde yapan insanlar olarak inşallah Rabbimizin rızasını kazanırız" ifadelerini kullandı.
"Camilerimizin değerlendirilmesi için bir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz"
Başkan Erbaş, Camiler ve Din Görevlileri Haftası'yla camilerin inşası ve imarı noktasında bir farkındalık oluşturmayı da amaçladıklarını belirterek, "Diyanet İşleri Başkanlığı olarak hem camilerimizin usulüne uygun yapılması, mimari standartlara uygun hale gelmesi hem de camilerimizin içinin gençlerle, çocuklarla, kadın, erkek her yaştan insanla ibadetle, taatle, ilimle, eğitimle değerlendirilmesi için bir farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz. Camiler haftasının amacı budur. İnşallah bu bir hafta içerisinde oluşturmuş olduğumuz farkındalık bir yılı besleyecektir" diye konuştu.
"Yurt dışında 100 civarında ülkede hocalarımız hizmet ediyorlar"
Diyanet İşleri Başkanlığının görevlendirdiği personellerle yurt dışında da din hizmeti ve camilerin imarı noktasında çalışmalar yaptığını aktaran Başkan Erbaş, "Sadece ülkemizde değil yurt dışında 100 civarında ülkede, 2 bin 500 kadar hocamız, bizim Diyanet İşleri Başkanlığı olarak görevlendirdiğimiz hocalarımız camilerde, mescitlerde hizmet ediyorlar. Batı Avrupa ülkelerinde, İskandinav ülkelerinde, Avustralya'ya varıncaya kadar pek çok yerde, Orta Asya'da, Balkanlar'da, Afrika'da her yerde Diyanet İşleri Başkanlığımızın görevlileri, hocaları camileri imar etmeye çalışıyor madden ve manen. Cami olmayan yerlerde cami yapmak ve camilerin içini imar etme noktasında çalışıyorlar" şeklinde konuştu.
Başkan Erbaş, daha çok çocuğun ve gencin camiye gelmesi için çalıştıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Camilerimiz çocuk sesleri ile şenlensin amacımız bu. Ailenizle birlikte camimize gelin. Camilerimizi şenlendirelim. Çocuklarımızın, gençlerimizin okullarının olmadığı zamanlarda camilerimize gelsinler. Birlikte secde edelim. Safların arasında koşsunlar. İsterlerse biz secdedeyken başımıza bassınlar hiç önemli değil. Çocukları camiyi alıştırmak bu şekilde olur. Sakın onları yaptığı gürültüden, sesten rahatsız olarak üzecek tek bir söz etmeyelim. Tabii ki caminin bir adabı var. O adabı camiye gelirken çocuklarımı tembih edeceğiz. Bunun bir usulü vardır. Söylemenin tembih etmenin bir usulü vardır. Onlar da yavaş yavaş burada öğrenirler.