Hurda Malzemelerden Sanat Eseri - Manisa
Manisa'nın Kırkağaç ilçesinde yaşayan Mehmet Şerif Akgül (72), hurdacılardan aldığı eski kapı, pencere ve atıl durumdaki tahtalara yarım asırdır evinin bahçesindeki atölyede Selçuklu ve Osmanlı dönemlerin Türk İslam sembollerini ve motiflerini işleyerek yurt dışına satıyor.
ZEKERİYA GÜNEŞ - Manisa'nın Kırkağaç ilçesinde yaşayan Mehmet Şerif Akgül (72), hurdacılardan aldığı eski kapı, pencere ve atıl durumdaki tahtalara yarım asırdır evinin bahçesindeki atölyede Selçuklu ve Osmanlı dönemlerin Türk İslam sembollerini ve motiflerini işleyerek yurt dışına satıyor.
Hobi olarak başladığı yontmacılıkta Türk İslam motiflerini tahtalara uygulayan Akgül, 50 yıldan bu yana atıl durumdaki kapı ve pencereleri sanat eserine dönüştürüyor.
Emekli olduktan sonra Bakır Mahallesi'ndeki evinin bahçesinde atölye kuran Akgül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk İslam motiflerine çocukluk yıllarında merak duyduğunu, yıllar içerisinde araştırmalar yaptığını, 22 yaşında da hobi olarak yontmacılığa başladığını anlattı.
Akgül, memurluk hayatı boyunca çeşitli Anadolu kentlerindeki eserlerin motiflerini ezberlediğini, kağıt ve şablon kullanmadan kafasında tasarladığı şekilleri tahtalara işlediğini söyledi.
Hurdacılardan aldığı eski kapı, pencere gibi parçalara Selçuklu, Osmanlı dönemi süsleme örneklerini işlediğini aktaran Akgül, şunları dile getirdi:
"İnanılmaz bir Selçuklu ve Osmanlı sanatı hayranlığım var. Günlerce kütüphanede Türk İslam sanatını araştırır ve o öğrendiğimi tahtalara uygulama çalışırım. Bazen bir caminin avlusundaki taşa veya tahtaya işlenen sanatı yerinden görmek için saatlerce günlerce gezdiğimi hatırlıyorum."
Akgül, her sabah 07.30'da atölyesini açtığını, tablo ve minyatür çalışmaları da yaptığını aktardı.
Yurt dışından ilgi görüyor
Akgül, 1999'a kadar taş yontmacılığı yaptığını, bu sanata en çok İtalyanların ilgi gösterdiğini belirterek, şunları söyledi:
"İtalya'ya kamyonlar dolusu taş sattım diyebilirim. Zamanında taş erişilmesi daha kolay bir malzemeydi. Daha yumuşak, daha yassı taşlar üzerinde çalışıyordum. Taş çok toz yaptığı için ciğerlerimde hasar bıraktı. Sonra ağaç ağırlıklı çalışmalara başladık. Yaptığımız işlemeler orta sehpa, karyola başlığı, masa veya duvarlara süs olarak kullanılabiliyor. Tüm çalışmalarım Türk İslam sanatı üzerinedir. Bu motifleri okuyarak, görerek, çalışarak zaman içinde hepsini ezberledim. Elime malzemeyi aldığım zaman ilk olarak buraya ne gider diye kendi kendime düşünürüm. Sonra elimde malzemeyi bir bir işlerim. İnsan sevdiği işi bırakamıyor. Biz üstümüze düşen görevi yapıyoruz ve bu işi gençlere öğretmeye çalışıyoruz. Onlar öğrenince biz o zaman tam emekli olacağız."
"İnternet üzerinden satış yapıyor"
Oğluyla birlikte yaptığı eserleri internet üzerinden sattıklarını anlatan Akgül, "Orta Doğu ülkelerinden, Arap Yarımadası, Amerika, Avrupa yurt dışından daha çok ilgi var yaptığımız bu işlere. Ama Türkiye'de böyle bir ilgi yok." diye konuştu.