İllerdeki Doğal Değerlerin Envanteri Çıkarılacak"
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Özyanık: "Doğa Turizmi Master Planı kapsamında 81 ilde envanter çalışması başlattık. Türkiye, kalkınmayla doğa korumayı becerebilen ülkedir"
METİN GİRGİN - Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü Ahmet Özyanık, Doğa Turizmi Master Planı kapsamında 81 ilde envanter çalışması başlattıklarını belirterek, Türkiye'nin doğa korumayı becerebildiğini söyledi.
Özyanık, AA muhabirine doğayı korumanın yanında ülke ekonomisine katkı verecek düzenlemeler yapmak zorunda olduklarını kaydederek, 29 ildeki doğa turizmi potansiyelini valiler başkanlığında kamuoyuyla paylaştıklarını söyledi.
Türkiye'nin doğal güzelliklerin korunması için gerekli ted aldığına dikkati çeken Özyanık, koruma altındaki türlere yönelik zararlı her müdahalenin ağır yaptırımlarla karşılık bulduğunu, kanunsuz tavşan avlayan kaçak avcının arabasına el konulduğunu vurguladı.
Koruma için alan yönetimine gereksinim duyulduğunu aktaran Özyanık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Alanda yaşayan insanlarla ülkenin sosyo-ekonomik gelişmesini birlikte yönetmeniz gerekiyor. Bir taraftan tabiatı korumanız, diğer taraftan insanların istifadesini sağlamanız gerekiyor. Bu, etkin yönetimi gerektiriyor. Şu anda ona geçiliyor. Doğayı korumanın en önemli göstergelerinden biri korunan alanın büyüklüğüdür. Türkiye'de bu alanlar 2002'de karasal alanın yüzde 4,35'i iken, şu anda yüzde 10,80'e çıkmıştır."
"Geçen yıl korunan doğal alanları 12 milyon kişi ziyaret etti"
Özyanık, korunan alanların ekonomiyi zora soktuğu ya da ekonomideki gelişmelerin doğanın korunmasına zarar verdiği yönünde yanlış anlaşılmalar bulunduğuna işaret ederek, rakamların bunları doğrulamadığını dile getirdi.
"Koruduğumuz alanlara, milli parklara, tabiat parklarına gelen ziyaretçi sayısı 2013 yılı itibarıyla 12 milyondur" diyen Özyanık, şunları belirtti:
"Bu insanların beklentilerini, ihtiyaçlarını doğaya minimum zarar verecek şekilde karşılamamız gerekir. İllerimizin doğal değerlerine ilişkin envanter yoktu. Bunu ortaya çıkıyoruz. Bunu ortaya çıkardığımız zaman, bir ile gelen ziyaretçi orada ne kadar daha fazla alan, ne kadar daha farklı şeyler görebileceğini öğrenmiş olacak. Sonraki aşaması da onlara ilişkin yatırımların planlanması ve sunulması olacak. Onu da ilgili otoriteler yapacak. Üzerimize düşen görev olursa, buna hazırız."
Özyanık, doğayı milli park ağırlıklı, biyolojik çeşitliliğin korunduğu, insanlara zarar vermeden yönetilen alanlar haline getirdiklerini kaydederek, Avrupa'nın 2020 hedefinin yüzde 5'lik kesimi yabanıl alan olarak korumak olduğunu, Türkiye'de çoğu alanın bu şekilde korunduğunu dile getirdi.
"Türkiye, kalkınmayla doğa korumayı becerebilen ülkedir"
"Sahip olduğumuz diğer avantaj ise biyolojik zenginliktir" diyen Özyanık, Kıta Avrupası'nın yüzde 90'a yakın bitki türünün Türkiye'de bulunduğunu aktardı.
Özyanık, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye'nin kalkınmasını, insanımızın zenginleşmesini istiyorsak, bir taraftan doğamızı koruyacağız, diğer taraftan da bu doğamızı sürdürülebilir şekilde halkımızın hizmetine sunmamız gerekiyor. Bu maksatla Doğa Turizmi Master Planı çalışmalarını 81 ilimizde başlattık. Türkiye, kalkınmayla doğa korumayı becerebilen bir ülkedir. Halkımızı buna inanması ve bu inançla hareket etmesi lazım." - Kocaeli
