İstanbul Luz Casal’ı
İstanbul Luz Casal'ı, Luz Casal İstanbulluları Büyüledi
2.Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri, Aya İrini'nin büyülü atmosferinde İspanyol Diva Luz Casal'ı ağırladı.
Üç gün önce gelen Türkiye'ye ve Topkapı Sarayı, Ayasofya Müzesi, Kahire Müzesi, Yere Batan Sarnıcı, Sultan Ahmet Cami ve Kapalıçarşıyı ziyaret eden sanatçı, dinler ve kültürlerin buluştuğu İstanbul'da konser vermekten büyük şeref duyduğunu söyledi.
Aya İrini'nin büyülü atmosferini hınca hınç dolduran Luz Casal, müzikseverlere unutulmaz bir konser verdi.
Avea, Dünya Müziğinin Devlerini Müzikseverlerle Buluşturmaya devam ediyor:
"2. Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri", İspanyol Diva Luz Casal ile Aya İrini'de Başladı.
Hayata değer katan her alanı olduğu gibi evrensel tek dil olan müziği de farklı boyutlarıyla sahiplenen Avea, "2. Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri"ni, dünya müziğinin önemli seslerinden Luz Casal ile başladı. 2010 yılında geleneksel ile moderni, yerel ile küreseli harmanlayan usta isimleri "Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri" ile müzikseverlerle buluşturan Avea, bu yıl da kendi kültürlerinden kopmadan dünya çapında üne kavuşmuş sanatçıları dinleme olanağı sunmaya devam ediyor.
Bu yıl ikincisi gerçekleştirilecek olan "Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri", İspanya'nın tüm dünyaya ulaşan en özel seslerinden Luz Casal'ın, 23 Şubat 2011 tarihinde Aya İrini'de verdiği konser ile başladı.
Avea'nın evrensel tek dil olan müziği farklı boyutlarıyla sahiplendiğini ve 2010 yılında doğu ile batıyı harmanlayan usta isimleri "Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri" ile müzikseverlerle buluşturduğunu belirten Avea CEO'su Erkan Akdemir; "Bu yıl yine birbirinden özel ve sıra dışı sanatçıları İstanbullularla buluşturmaya devam ediyoruz. "2. Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri"'ni bu yıl, muhteşem sesi ve özel yorumlarıyla müzikseverlerin çok sevdiği, unutulmaz Pedro Almodovar filmi 'Yüksek Topuklar' için seslendirdiği 'Piensa En Mi' şarkısına yaptığı enfes yorumdan bu yana, İspanya'nın tüm dünyaya ulaşan en özel seslerinden biri olarak kabul edilen Luz Casal ile başlattık. Luz Casal'ı Türk müzikseverlerle buluşturmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz" dedi.
İspanya'nın Yükselen Sesi Luz Casal...
Sanatçı, son albümü "La Pasion" piyasaya çıkar çıkmaz yine Fransa ve İspanya'da bir numara olmayı başardı. Bu albümde Casal, "Historia de Un Amor" (Bir Aşk Hikayesi) gibi büyük klasikleri yeniden yorumluyor.
Luz Casal, unutulmaz Pedro Almodovar filmi "Yüksek Topuklar" için seslendirdiği "Piensa En Mi" (Beni Düşün) şarkısına yaptığı enfes yorumdan bu yana, İspanya'nın tüm dünyaya ulaşan en özel seslerinden biri olarak kabul ediliyor. 2009 Kasım'ında Fransa'nın en prestijli ödüllerinden biri olan devlet sanat nişanı ile ödüllendirilmesi de bunu kanıtlıyor.
Con Otra Mirada ve Sencilla Alegria albümleriyle uluslararası prestijini Fransa ve İspanya'nın dışına taşımaya karar veren sanatçı, tarzını daha evrensel şarkılara yöneltti. 2007 yılında, web sitesinde kanser olduğunu duyuran Casal, kanserle savaşırken tedavinin ortasında ünlü Glastonbury Festivali'ne katıldı. Hastalığını yenip iyileştikten sonra kemoterapiye gönderme yaptığı Vida Toxica (Zehirli Hayat)albümündeki Se Feliz (Mutlu Ol) kariyerinin yeni gözde şarkısı oldu.
İspanya'nın ünlü sinema ödülleri; Goya Ödülleri'nde EL Bosque Animado filmi için yaptığı şarkısıyla En İyi Şarkı Ödülü'nü alan sanatçı, aynı zamanda ünlü yönetmen Alejandro Amenabar'ın Oscar alan filmi Mar Adentro (İçimizdeki Deniz) için Negra Sombra (Siyah Gölge) şarkısını seslendirdi.
23 Şubat Çarşamba akşamı saat 20.00'de Aya İrini'de müzik severlere unutulmaz dakikalar yaşatan Luz Casal, yepyeni şarkıları ve Ciudad Sin Ley (Kanunsuz Şehir), Te Deje Marchar (Gitmene İzin Veriyorum), Un Nuevo Dia Brillara (Yeni Bir Gün Parlayacak) gibi unutulmayan şarkılarını seslendirdi.
"2.Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri"
23 Şubat 2011 Luz Casal Aya İrini
13 Mart 2011 Ara Dinkjian Quartet Aya İrini
15 Nisan 2011 Kayhan Kalhor & Erdal Erzincan Aya İrini
3 Mayıs 2011 Ömer Faruk Tekbilek Aya İrini
21 Mayıs 2011 Marianne Faithfull İstanbul Modern
"2. Avea Sıra Dışı Müzik Konserleri"nde sahne alacak sanatçılar hakkında:
Luz Casal: İspanya Asturias doğumlu sanatçı, gençlik yıllarında hayallerinin peşine düşerek Madrid'e taşınıp sahne tozunu solumaya başlar. Müzikallerde yer alan, çeşitli orkestralarda şarkı söyleyen Luz Casal, 1980 yılında yayınladığı ilk single çalışmasıyla (El Ascendor) Eleştirmenler Özel Ödülünü kucaklar. İki yıl sonra yayınlanan ilk albümü de İspanyol müzik arenası için yeni bir tarz doğurur. Albümdeki Eres Tu (Sensin) adlı şarkısındaki rock özüyle müziğinin çeşitliliğiyle heyecanlandırır. 1989 yılında yayınlanan beşinci albümündeki şarkılar, İspanyol müziğinin en önemlileri arasında gösterilir. Bu noktada ünlü yönetmen Pedro Almodovar'ın teklifiyle Tacos Lejonas (Yüksek Topuklar) filminde bir Agustin Lara klasiği Piensa En Mi (beni Düşün) şarkısını söyleyince uluslararası üne kavuşur. 2002 yayınladığı Con Otra Mirada (Başka Bir Bakışla) albümüyle uluslararası prestijini Fransa ve İspanya dışına taşımaya karar veren sanatçı, tarzını daha evrensel şarkılara yöneltmeye başlar. 2007 yılında web sitesinde kanser olduğunu duyuran Casal, kanserle savaşırken tedavinin ortasında ünlü Glastonbury Festivali'ne katıldı. Hastalığı yenip iyileştikten sonra kemoterapiye gönderme yaptığı Vida Toxica (Zehirli Hayat) albümündeki Se Feliz (Mutlu Ol) kariyerinin yeni hit şarkısı oldu. Sanatçının, Fransa ve İspanya'da bir numara olan, yepyeni albümü La Pasion (Tutku) Latin Amerikanın en büyük şarkılarına yolculuk yapıyor.
Ara Dinkjian Quartet :
Ara Dinkjian, 1958, New Jersey, ABD doğumlu Diyarbakır'lı bir ailenin çocuğu olan Ermeni asıllı bestekar müzisyen. Babası Onnik Dinkjian sayesinde müzikle tanışmıştır. Ara Dinkjian dünyada Night Ark grubunun kurucusu, çok sayıdaki ünlü besteleri ve dünyanın en iyi ud ve cümbüş icracılarından biri olmasıyla tanınmaktadır. Ayrıca doğunun ve batının piyano, gitar, darbuka ve klarnet gibi birçok enstrümanını icra yeteneğine sahiptir. Sezen Aksu, Kibariye, Mine Koşan, Ahmet Kaya ve Coşkun Sabah'a besteler vermiştir. Ayrıca Yunanlı sanatçı Eleftheria Arvanitaki ile birlikte çalışmıştır. Sezen Aksu'ya ait Sezen Aksu'88 adlı albümde yer alan Sarışınım (Yunanca:Dinata Dinata), Vazgeçtim ve Ahmet Kaya'nın yorumladığ Ağladıkça adlı şarkıların bestecisidir. Arto Tunç Boyacıyan ile birlikte yaptığı Night Ark isimli bir albüm çalışması bulunmaktadır.
Sanatçının eserleri 13 farklı dile çevrilmiştir Sezen Aksu 'Sarışınım' adıyla seslendirdiği, Ara Dinkjian'ın Homecoming" ("Dinata Dinata") parçası 2004 Athena Olimpiyatları kapanış seramonisinde kullanılmıştır. Bunun dışında birçok eseri televizyon ve sinema filmlerin sountrack olarak kullanılmıştır.
Türkiye'de bilinen önemli besteleri arasında 'Picture' (Ahmet Kaya 'Ağladıkça', Alpay 'Dağların Arkasında Yar'), Sezen Aksu'nun seslendirdiği 'Yine Mi Çiçek', 'Hoş Geldin', 'Sarışınım', 'Vazgeçtim', Coşkun Sabah'ın söz yazdığı 'Öğüt', 'Gelmez O Günler', Rober Hatemo'nun söz yazdığı 'Senden Uzak' sayılabilir.
Kayhan Kalhor & Erdal Erzincan :
Kayhan Kalhor İran vatandaşıdır. Kamança ustası, besteci ve klasik Farsça müzik ustasıdır. 20 yaşındayken Muhammed Rıza Lütfi'nin yanında çalışmalarına devam etmiştir. Sonraki dönemlerde klasik müzik öğrenmek için Roma'ya ve Ottawa'ya gitmiştir.
Müzikteki yöresel farklılıkları daha iyi görebilmek amacıyla, İran'ın birçok bölgesine düzenlediği geziler, Kayhan Kalhor'un müzikalitesini çok etkilemiştir. Kalhor, New York Philharmonic ve Orchestre National de Lyon gibi dünyaca ünlü orkestralarla beraber sahne almıştır. Dastan ve Ghazal: Persian Indian Improvisations and Masters of Persian Music topluluklarının kurucularından olan kamança üstadı Kayhan Kalhor, 2004 yılında John Adams'ın Perspectives Series'i kapsamında Carnegie Hall'da solo bir resital vermek üzere ABD'ye davet edilmiştir.
Aynı yıl, Lincoln Center' ın Mostly Mozart Festival'inde, Mozart Requiem'i Festival Orkestrası ile beraber müzik yapmıştır. Diğer yandan Yo-Yo Ma'nın Silk Road projesinin asli üyelerinden olup Silent City, Blue as the Turquoise Night of Nişabur ve Mountains are Far Away besteleriyle Silk Road Ensemble'nin üç albümünde yer almıştır.
Faryad, Without You ve The Rain çalışmalarıyla Grammy'e aday gösterilmiştir. İran'ın sınırlarını aşan bu başarılarının yanında Mohammed Reza Shajarian ve Shahram Nazeri gibi İran müziğinin dev isimleriyle çalabilme ve onlara beste yapabilme başarısını da sergileyen Kayhan Kalhor; 2006 yılında Erdal Erzincan ile memleketinin sınırlarının dışında yeni bir müzik yolculuğu olan "The Wind" albümüyle çalışmalarını sürdürmüştür. 2009 yılında Amerikalı Brooklyn Rider adlı yaylı çalgılar dörtlüsüyle kaydettiği "Silent City" adlı albüm, dünya çapında büyük ilgiyle karşılanmıştır.
Erdal Erzincan Türk Halk Müziği sanatçısı olan Erdal Erzincan, 1971 yılında Erzurum'da doğdu. Küçük yaşlardan itibaren yaşadığı bölgenin folklorunu gözlemlemeye başlamış ve bağlamayla o yaşlarda tanışmıştır. 1994 yılında hazırladığı 'Töre' isimli ilk solo albümünden sonra; 'Garip', 'Gurbet Yollarında', 'Anadolu'(Enstrümantal), 'Al Mendil' isimli solo albümlerini ve bunların yanında Tolga Sağ ve İsmail Özden ile birlikte 'Türküler Sevdamız'; Tolga Sağ ve Yılmaz Çelik ile birlikte de 'Türküler Sevdamız 2'; Tolga Sağ, Yılmaz Çelik ve Muharrem Temiz ile birlikte 'Türküler Sevdamız 3'isimli albümlerini hazırlamıştır. 2006'nın yedinci ayinda 'Kervan' isimli solo albümü çıkarmıştır.
1996 yılında Köln'de Cumhurbaşkanı Roman Herzog'un desteğiyle Arif Sağ ve Erol Parlak ile birlikte Betin Güneş yönetimindeki Köln Filarmoni Orkestrasıyla bir konser vermiştir. Bu konserin repertuarı da; 'Concerto for Baglama' adı altında albüm olarak piyasaya çıkmıştır. Sanatçı son olarak öğrencilerinden oluşan yirmi beş kişilik 'Bağlama Orkestrası'nı kurdu. On yılı aşkın bir süredir, kendi adını taşıyan müzik kursunda eğitim vermekte olup, halen bilgi ve birikimlerini öğrencileriyle paylaşmaya devam etmektedir.
Ömer Faruk Tekbilek:
Sanatçı, Adana şehrinde doğmuş, Mike Mainieri, Michael Askill, Arto Tuncboyaciyan, Nusrat Fateh Ali Khan, Jai Uttal, Hossam Ramzy ,Glen Velez başta olmak üzere birçok usta müzisyenle birlikte çalışmalar yapar. Böylece, Türk müzisyen kimliğiyle adını dünya müzik arenasına altın harflerle yazdırmış olur.. Farklı tarzda soundlarla tanışan Tekbilek, zihninde sürekli olarak büyüttüğü ve adına "Sabır Ağacı" dediği müziğini daha da zenginleştirmeye ve gelecekte dünya çapında saygın bir müzisyen ve virtüöz olarak tanınmasını sağlayacak olan soundunu yaratmaya başlar. 1971'de 20 yaşındayken Türk Klasik Folklor grubunun bir üyesi olarak ilk defa Amerika'ya adım atar ve Sevgi Ağacı da bambaşka bir yönde gelişme yoluna girer. 1976 yılında Amerika'ya dönerek oraya yerleşir. Orada müzik çalışmalarına devam eden sanatçı Ortadoğu kökenli müzisyenlerle beraber kurduğu orkestra ile çeşitli kulüplerde çalmaya başlar. Zorlu geçen yılların ardından, 1988 tarihinde ünlü prodüktör Brian Keane ile tanışmasıyla tüm yaşantısı değişir.
New York Metropolitan Museum Of Art'ta sergilenecek olan "Muhteşem Süleyman" sergisi ve filmi için Keane ile birlikte çalışmaya başlayan Tekbilek, bu dönemin ardından yayınlayacağı birbirinden başarılı ve kendisini dünya çapında tanınan ve adı saygı ile anılır bir müzisyen olmasını sağlayan on üç muhteşem albümü için önemli ve büyük bir adım atmış olur.
Yine bu tarihten itibaren, doğu ve batı ezgilerini ustaca harmanladığı müziği ve hayat felsefesi ile dünya müzik sahnesinde ağır fakat emin adımlarla ilerleyen Tekbilek, kendi albümlerinin yanı sıra, Don Cherry, Karl Berger, Ginger Baker, Ofra Haza, Peter Erskine, Trilok Gurtu, Simon Shaheen, Bill Laswell, Albümleri Türkiye'de de büyük satış rakamlarına ulaşmış olan, tüm dünyada çok iyi tanın ve sıkça konserler veren Tekbilek anavatanında şu ana kadar 12 kez sahne almıştır. Sanatçının yayınlanmış 15 albümü var.
Marianne Faithfull :
Aralık 1946'da Hampstead'de doğan Faithfull'un kariyeri Mick Jagger ve Keith Richards tarafından yazılan tek şarkı olan, As Tears Go By ile Londra'nın hareketli ortamında prenses olarak başladı. Marianne kariyerine Girl On A Motorcycle (1968) adlı filmi ile Çehov'un 3 Kız Kardeş(1967) adlı oyunu ve Hamlet'teki (1969) rolleriyle oyuncu olarak devam ederken araya 6 albüm sıkıştırdı. 70'lerin ortalarında country albümü olan Dreamin My Dreams (1976) ile tekrar bir çıkış yaptı ancak onu asıl geri getiren Broken English adlı albümüne 1979 yılında yaptığı cover çalışması oldu. Ardından Dangerous Acqantences (1981) ve A Child's Adventure (1983) ile yeni dalga patlamaları yarattı.
Fatihfull'un son 30 yılın konser şarkıcıları tarafından en çok aranılan isim olmasını gözler önüne seren Blazing Away (CD&VHS 1990) canlı retrospektif çalışma izledi. Yenilenmiş yaratıcı enerji dönemini birlikte getiren milenyum Marianne'in Intimacy (2001), Marie ANTOINETTE (2006) ve büyük beğeni gören Irina Palm (2006) filmlerindeki rolleri ile oyunculuğa geri dönmesine tanık oldu. Irina Palm'deki rolü ile EFA'nın en iyi kadın oyuncu ödülüne aday gösterildi. Bu rolleri başka sanatçılarla birlikte çalıştığı ve onu tekrar rock dünyasına geri getiren 2 beğenilen albüm izledi: Kissin Time (2002) ve Before The Poison (2004) The Black Rider (2004) ile sahnelere de döndü. Sağlık sorunları nedeniyle 2005-2006 yıllarında gözlerde uzak kaldı fakat 2007'de bir dünya turuna çıktı. Easy Come Easy Go Blues" (2007) albümü Morrissey'in "Dear God Please Help Me" ve Dolly Partem'ın "Down from Dover" adlı parçalarının yorumlarına da yer veriliyor. Mızıka ve yaylı çalgıların kullanıldığı orkestra Marianne'i Mark Ribot ve Barry Reynolds ile bir araya getiriyor. Marianne albümün şimdiye kadar gelmiş geçmiş en iyi albüm olduğunu düşünüyorlar. Ancak Marianne sesini geliştirmeye devam ediyor: Kariyerinde kendi savunmasını her zaman olumlu etkilemiş yeni yaratıcı alanları keşfetme çabası onu çağdaşlarından ayıran en önemli özelliği.