Keykubadiye Sarayı Kalıntılarında Kazı Çalışmaları
Kayseri Şeker Fabrikası arazisinde bulunan Keykubadiye Sarayı'nda bu yılki kazı çalışmalarına, Selçuk Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünden Prof. Dr. Ali Baş başkanlığında Prof. Dr. Remzi Duran, araştırma görevlileri Dr. Şükrü Dursun, Ayben Kayın, Hazal Orgun ve 13 öğrenci ile başlandı.
Kayseri Şeker Fabrikası arazisinde bulunan Keykubadiye Sarayı'nda bu yılki kazı çalışmalarına, Selçuk Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümünden Prof. Dr. Ali Baş başkanlığında Prof. Dr. Remzi Duran, araştırma görevlileri Dr. Şükrü Dursun, Ayben Kayın, Hazal Orgun ve 13 öğrenci ile başlandı.
Kayseri Şeker Fabrikasından yapılan yazılı açıklamaya göre, Anadolu Selçuklularının en parlak döneminde Sultan I. Alaeddin Keykubad tarafından 1220'li yıllarda inşa ettirildiği düşünülen saray, dönemin önemli yönetim merkezlerinden. Sultan Keykubad'ın öldüğü yer olan Keykubadiye Sarayı, II. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde de bir süre kullanıldı, 1243 Kösedağ Savaşı'ndan sonra Moğolların Kayseri'yi istilası sırasında yakılıp, yıkıldı.
Tarihi kaynaklarda geçen bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla istilanın etkilerinin çok büyük olması sebebiyle saray kullanılmayacak kadar harap duruma düştü ancak, sürdürülen kazılarda ortaya çıkan çini ve seramik buluntular, sarayın Selçuklu dönemi yazılı kaynaklarında anlatılan bilgilerle örtüşen güzellikte ve gösterişli olduğunu ortaya koydu.
Saraydan iki yapı kalıntısı günümüze ulaşmış olup, bunlar da oldukça harap durumda. Bu yılki kazılar, Dört Kemerli Yapı veya Küçük Köşk olarak adlandırılan alanların çevresinde gerçekleştirilecek.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile Selçuk Üniversitesi adına yürütülen kazı çalışmalarında, Kayseri Şeker Fabrikası yönetimi de tarihi ve kültürel mirasa gereken desteği sağlamakta olup, Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, çalışmaları yerinde inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.
Kazı Başkanı Baş, 1220'li yılların ortalarında inşa edilen yapının, Anadolu Selçuklu döneminin ilk önemli saraylarından olduğunu belirterek, şu bilgileri verdi:
"2014 yılında Kayseri Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi tarafından alandaki iki yapının restorasyonuna yönelik bir girişimde bulunuldu. Bu girişim çerçevesinde özellikle her iki yapıda da temizlik çalışması yapılıp röleve restütüsyon ve restorasyon projeleri hazırlanarak yapının ayağa kaldırılmasına başlandı. 2014 yılında Kayseri Şeker'in desteği ile burada bir sondaj çalışması gerçekleştirdik ve o çalışma sırasında ortaya çıkan veriler bizim burada bir kazı yapmamızı zorunlu kıldı. 2016 yılında önemli verilerle karşılaştık."
Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Akay ise, kazı faaliyetlerinin, sondaj çalışması olarak Kayseri Şeker Fabrikasının müracaatı üzerine 2014 yılında başladığını ifade etti.
"Bu alan tarihi ve kültürel bir mekan. Türk tarihi, Türk sarayları ile ilgili Kayseri'de ilk yapılan arkeolojik çalışmayı ifade ediyor." diyen Akay, şöyle konuştu:
"Bu çalışmayı bu yönüyle anlamlı ve değerli buluyorum. Alaettin Keykubat, Anadolu Selçuklularının en büyük hükümdarlarından biri ve Anadolu'yu Türkleştiren, İslamlaştıran bir hükümdar. Bu konuda çok büyük eserler ortaya koymuş, çok büyük mücadeleler vermiş birisi. Böyle büyük bir ecdadın mirasını ayağa kaldırmak ve bunu insanlarımıza sunacak noktaya getirmek hepimiz açısından önemli. Kayseri Şeker Fabrikası bir ticaret kuruluşu, bir tarım kuruluşu ama aynı zamanda tarihimize, tarihi mirasımıza da kültürel mirasımıza da sahip çıkma anlayışında bir kuruluş. O döneme ait bilgilerin, eserlerin ortaya çıkması konusunda üzerimize düşen her görevi gayretle yapıyoruz, hocamıza ve ekibine bu çalışmalardan dolayı hem teşekkür ediyorum hem de başarılar diliyorum. İnşallah belki burası bu çalışma sonucunda yeniden bir tarihi mekan olarak ihya edilebilir."