Isparta'daki Metropolis Kazıları Tarihe Işık Tutacak
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Celal Bayar Üniversitesi işbirliğinde 24 yıldır devam edilen kazılar tamamlandığında tarihe ışık tutacak nitelikte olacak.
Çalışmalara ayrıca MESEDER ve Torbalı Belediyesi ile yurt içi ve yurt dışından farklı üniversitelerin de katkısı bulunuyor. İzmir'in Torbalı ilçesi yakınlarında bulunan Metropolis'te devam eden kazı çalışmaları sonucu, Anadolu'nun en erken SPA merkezlerinden biri olarak nitelendirilebilecek Roma Hamamı gün ışığına çıktı.
''METROPOLİSLİER İÇİN CAZİBE MERKZİYDİ''
Çalışmaların sonuçlarını değerlendiren kazı Başkanı Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Aybek, Metropolis halkı için hamamın, yöneticilerin onlara sunduğu en önemli toplumsal aktivitelerden biri olduğunu belirterek "Roma Dönemi'nde hamam ve spor alanından oluşan bu yapı kentin en canlı noktası. Şüphesiz Metropolisliler için bir cazibe merkeziydi" dedi.
HAMAM BÜYÜK ÖLÇÜDE ORTAYA ÇIKTI
Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan konuyla ilgili yaptığı açıklamada Metropolis'te saklı tarihin dünya kültür mirasına katılmasına destek sunmanın heyecanını yaşadıklarını söyleyerek "Geçtiğimiz yıl zemininde keşfedilen ayak izleri ve 70 metre uzunluğundaki koridorlarla herkesi şaşırtan hamam yapısı bu yıl büyük ölçüde açığa çıktı. Anadolu topraklarında yaşayan nesiller boyunca bozulmadan günümüze ulaşmasıyla heyecan veren Metropolis'in taşıdığı sırların aydınlanmasını merakla takip ediyoruz" dedi.
Renkli mermer kaplamalar ve mozaikler bölgedeki nadir örneklerden
Roma Hamamı ve Palaestra olarak tanımlanan büyük yapı kompleksinde sürdürülen 2014 yılında sürdürülen çalışmalarla hamam yapısının en görkemli iki salonu ortaya çıkarıldı. İlk salon, Roma hamamlarının en temel bölümlerinden biri olan "frigidarium" oldu. Soğuk su banyosunun yapıldığı bölüm olan ve "soğukluk" da denilen frigidarium, ince ayrıntılarla bezenmiş tasarımı ve mimari açıdan kaliteli işçiliğiyle göze çarpıyor. Frigidarium'un havuzunu dolduran su sistemi için tasarlanan üç kubbedeki sarı, kırmızı, beyaz ve mavi renkli mermerlerden yapılmış mozaikler ve kaplamalar bölgedeki nadir örnekler arasında yerlerini aldı. Frigidarium bölümünün yanındaki diğer salon ise yan yana dizilmiş beş odası ve mozaikli zemini ile hamam yapısının ana mekânlarından biri olarak dikkat çekiyor.
Arkeologlar, mozaikli odalardan birinde bulunan çok sayıda pişmiş toprak ve cam günlük kullanım eşyasına dayanarak, buranın davet ve yemek ziyafetleri için kullanılmış bir salon olabileceğini düşünüyor.
Yemek davetleri, felsefi ve politik sohbetler bu mekânda yapıldı.
''ROMA'DA HAMAM KEYİFLİ BİR KEŞİF YOLCULUĞUDUR''
Kazı Başkanı Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Aybek, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, günümüzün popüler mekanları arasında olan SPA merkezlerinin her yaş gurubundan insan için bir rahatlama imkanı sunduğunu belirterek bu kültürün Romalılardaki hamam ve yıkanma geleneği ile benzerlik içinde olduğunu ifade etti. Aybek, SPA açılımının 'Latince 'Sanitas Per Aquam' (SPA) suyla gelen sağlık anlamına geldiğine değinerek, "Birçok uzman tarafından tanımlandığı gibi Roma dünyasının hamamlara yüklediği sosyal anlam, spor ve temizlenme eşliğinde gerçekleştirilen sohbetlerle anlam kazanan keyifli bir keşif yolculuğudur" dedi.
''HAMAMLAR ROMA DÖNEMİNİN EN ÖNEMLİ SİMGESİ''
Metropolis halkı için hamamın, yöneticilerin onlara sunduğu en önemli toplumsal aktivite imkanlarından biri olduğunu ve sosyal yaşamda önemli bir yer tuttuğunu belirten Aybek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hamamlar, komşu dedikodularından, politik ve felsefi sohbetlere, hatta kente dair alınan önemli kararlara varıncaya değin her türlü sohbetin yapıldığı, yemek davetlerinin verildiği, tüm işlevlerinin yanında, belki de bir tür terapi merkezi gibi yorumlanabilecek mimari bir kurgudur. Geniş bir sosyalleşme ağı sunan ve Roma döneminin belki de en önemli simgesi haline gelen bu yapılar topluluğuna, şüphesiz Metropolisliler için de vazgeçilemeyecek değerde bir anlam yüklenmişti."