Mürsel Sönmez: Kapitalizm Yükseliyor
Şair Mürsel Sönmez, bir dönem baskı altında tutulanların şimdi de manevi zincirlere tutsak edildiğini söyledi.
Üsküdar Altunizade Kültür Merkezi'nde düzenlenen Özcan Ünlü ve Adem Turan'ın hazırlayıp sunduğu şiir programı, Şiirin Atlıları'na konuk olan Şair Mürsel Sönmez hem şiirindeki tasavvuf etkilerini izah etti hem de siyasi ve toplumsal taşlamalarla edebiyat dünyasına bakışını özetledi.
Cüzler, Epitaf, Tütün Küfesi, Mansur Ahengi eselerinin şairi Mürsel Sönmez, saat 20.00'de başlayan program boyunca, şiir anlayışı, fikir ve edebiyat hayatında kendisine etkileyen isimler, edebiyatta katettiği yol ve birkaç arkadaşıyla birlikte çıkardığı uzun soluklu Bir Nokta dergisinin serüvenini anlattı.
"BENDE AGORAFOBİ YOK"
En çok sevilen şiirlerinden örnekler okunan şair, toplum içinde pek görünmeyişini ''Bende agorafobi yok ama hayatın içinde çokça olunca insan ister istemez, şiir ne yapar, söz ne işe yarar diye soruyor ve uzak durmayı tercih ediyor'' diye izah etti.
Şair ardından sözlerini kendine has eleştirel ve esprili anlatımıyla sürdürdü.
Kendisinden şiir okuması istenince ''Sabaha kadar okurum ne olacak, her tarlayı sular arkım'' dedi.
SONSUZLUKTA BİR NOKTAYIZ
''7 Milyar hemcinsimizle paylaştığımız dünya evrende bir nokta. Soyut bir şeyden söz etmiyorum. Allahçılık da yapmıyorum ama son tahlilde sonsuzluğun içinde biz de o noktanın içindeki noktadan ibaretiz. Nasıl bakıyoruz, nasıl görüyoruz, önemli olan bu. Yabacılaştırılıp yabancılaşmış entalijansiyanın nasıl baktığı da ortada. Ben de sonsuzluktan geliyorum ve insanlara odaklanıyorum. Aslında Hakikat tümden gelimdir. Önce Allah vardı, sonra varlıklar oldu'' dedi.
YERYÜZÜ BİZİM İÇİN BİR YURT
''Sonsuzluk ve şiir denince, mutlak içinde hiç bir giysi bize yakışmayacaktır ama bu bir nihilizm de değil. Yeryüzü bizim için bir yurt. Proletaryanın da Allah'ın yeryüzü oyununda büyük rolü var. Ayakkabı tamircisinin de yeri var. Ama kaldı mı ayakkabı tamircisi? Kapitalizme yenik düştü'' diyen Sönmez aynı ilçede aynı saatlerde arabsek tonlar taşıyan müzik dinletisine giden kalabalıklar ile şiir etkinliğine gelenlerin sayısını kıyaslayarak, insanların tercihinin yönüne dikkat çekti.
ATATÜRK, İŞ BANKASI VE VARLIK DERGİSİ
Şair, ''Bu ülkenin ahalisi, yani zencisiyle, beyazıyla, başka renkleriyle 70 milyon insan, Batıcı entelijansiya tarafından yer altına itildi. Bugünlerde, yeni yeni yer üstüne çıkmaya başladık. Şehirlere taşındık. Canlandık, kanlandık, normal beslenebilir hale geldik. Bu ülkede çok kötü şeyler oldu. Edebiyat da bu kötü şeylerden etkilendi. Atatürk, İş Bankası ve Varlık Dergisi; Baba, Oğul ve Kutsal Ruh gibi insanlara yeni bir edebiyat diline zorladılar. O kötü şeyler olurken Can Yücel'den Nazım Hikmet'e kadar insanlar entelijansiya ile kadeh tokuşturdular neticede. Ama diğerleri öyle değildi. Asıl ezilen ve aşağılanan onlardı. Yer altına itildiler ve yaşama şansı bulamadılar. Ezilmekten yeni kurtulduk, ses verebilmeye başladık ama sesimiz kime duyurabiliyoruz?'' diye dert yandı.
ŞİMDİ MANEVİ KIRBAÇLAR VAR
Söznmez ''Malesef bugün de özgür değiliz, şimdi de özgürlüğü engelleyen unsurlar var'' diyerek sözlerini şöyle izah etti: ''Mesela şu anda manevi kırbaçlar var. Kapitalizm yükseliyor" dedi.
MUHALİF SESLERE İHTİYAÇ VAR
"Muhalif seslere ihtiyaç var" diyen şair Mürsel Sönmez, "Türkiye'de şu anda milyonlarca kutu antideprasan satılan bir toplumda yaşıyoruz. Güya dindarlık yapıyoruz. Şiir işte burada aranan muhalif ses vermek için bir fırsat. Dinci gazetelerde bile çarşaf çarşaf yayınlanan etkinliklerin bir avuç dinleyicisi vardır" dedi.
İnsanların pek çok entelektüel problemle uğraşıyor göründüğüne vurgu yapan Sönmez, "Yeryüzünde Allah varsa en büyük entellektüel problem budur. Allah'ın varolma ihtimali bile en büyük problemdir." diye konuştu.
Fethi Gemuhluoğlu'nun düşünceleri hakkında açıklamalarda bulunan Sönmez, onun bir destan olduğunu ve dilinin de devrimci bir dil olduğunu belirtti. O sivil bir yürek, şehirli bir insan. Fethi Gemuhluoğlu o zaman bize insanlarla problemimiz olmadığını, onların sıfatları ile sıkıntımız olduğunu söyledi. O zaman biz kendisini anlamadık, şimdi yeni yeni anlıyoruz'' dedi.
Neyzen Tuğrulhan Şen'in ney dinletisiyle süren program ikinci bölümde ünlü şair hakkında dostlarının ve ünlülerin neler dediği ile noktalandı.
Adem Erdoğan - Haberler.com