Osmanlıya 92 yıl başkentlik yapan Edirne'de Kültür Sanat Akademisi kapılarını açtı
Osmanlıya 92 yıl başkentlik yapan Edirne'de Kültür Sanat Akademisi kapılarını açtı Osmanlıya 92 yıl başkentlik yapan, Bursa'nın oğlu, İstanbul'un babası, şehirlerin sultanı sultanların şehri, serhattaki payitaht Edirne'ye özgü unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ve saray mutfağı...
Osmanlıya 92 yıl başkentlik yapan Edirne'de Kültür Sanat Akademisi kapılarını açtı
EDİRNE - Osmanlıya 92 yıl başkentlik yapan, Bursa'nın oğlu, İstanbul'un babası, şehirlerin sultanı sultanların şehri, serhattaki payitaht Edirne'ye özgü unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarının ve saray mutfağı lezzetlerinin tekrar gün yüzüne çıkarılması için düzenlenen Kültür Sanat Akademisi kapılarını açtı.
Edirne'de 15. yüzyılın yarısında inşa edilen kısa bir süre önce gerekli düzenlemelerinin yapılmasının ardından İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bünyesinde "Devecihan Kültür Merkezi Rumeli Kültür Sanat Akademisi" olarak hizmete açılan tarihi binada Edirne'nin Gastronomisine ve Edirne'ye özgü el sanatlarına ışık tutacak çalışmalar başladı.
Edirne'nin eşsiz kültürünün, sanatının ve saray mutfağının yerli ve yabancı ziyaretçilere sunulduğu Devecihan Kültür Merkezi Rumeli Kültür Sanat Akademisi'nin, hüsnü-hat, boyacı-çini işletmeciliği, mis sabun, kalemkar-nakkaş, Edirnekari, gastronomi-aşçı yardımcılığı, sepet örücülüğü, saraciye, çarıkçılık ve saray mutfağı atölyelerinde Edirne'ye özgü unutulmaya yüz tutmuş el sanatları ustalar ve kursiyerler eşliğinde yeniden yapılmaya başlandı.
Kısa sürede geleneğin gelecekle buluştuğu kültür, sanat ve gastronominin merkezi haline gelen akademinin gastronomi atölyesinde ise yapılan çalışmalarda Edirne'nin saray mutfağının sırlarına ışık tutması hedefleniyor. Edirne'nin gastronomisini, kaybolan yemek reçetelerini tekrar ortaya çıkarıp yeni reçeteler de geliştirmeye hedeflediklerini anlatan Gastronomi atölyesi Mutfak Şefi Emel Güler, her gün hazırladıkları yemekleri vatandaşların hizmetine sunduklarını ifade etti.
Saraciye öğreticisi Heves Kayın, ham deri üzerinde gerçekleştirdikleri çalışmaları tamamen geleneksel yöntemlerle ve el dikişiyle yaptıklarını söyledi. Çini öğreticisi Işıl Talaşman da, çalışmalarında Osmanlı ve Türk motifleri kullandıklarını ifade etti. Yaptıkları çalışmaların ziyaretçiler tarafından yoğun ilgi gördüğünü anlatan sepet örücülüğü öğreticisi Özlem Durmaz, çalışmalarını izleyenlerin bu sanatı öğrenmek istediklerini söylediklerini belirtti. Mis sabun öğreticisi Şengül Çınar da, unutulmaya yüz tutmuş sanatları bu akademi de yaşatmaya çalıştıklarını vurguladı.