Oyuncu adayları profesyoneller eşliğinde doğada sahnelere hazırlanıyor
Yapımcı ve yönetmen Tayfun Öztürk ile oyuncular Hülya Gülşen Irmak ve Asuman Bora'nın girişimleriyle düzenlenen "oyunculuk ve sinema kampı"na katılan oyuncu adayları, açık havada sahne deneyimi kazanıyor.
Yapımcı ve yönetmen Tayfun Öztürk ile oyuncular Hülya Gülşen Irmak ve Asuman Bora'nın girişimleriyle düzenlenen "oyunculuk ve sinema kampı"na katılan oyuncu adayları, açık havada sahne deneyimi kazanıyor.
Pasific Film Medya Akademi tarafından Bolu'da ikincisi düzenlenen kamp programı, 2 yıldır oyunculuk eğitimi alan 13 öğrenciye 3 eğitmen eşliğinde gerçekçi ve yaratıcı bir performansı sergilemelerine imkan sağlıyor.
Bolu'da 3 gün süren kampta, ellerindeki fenerlerle ormanda gece yürüyüşü yapan katılımcıların ani ses efektleriyle korku, gerginlik, tedirginlik, çaresizlik gibi duyguları daha derinden hissetmesi sağlandı.
Çeşitli korku ve ön yargıların kırılması amacıyla yapılan bu ve buna benzer etkinliklerle öğrenciler, medya dünyasında kullanılan ses, görüntü ve ışığın önemini bizzat içinde bulunarak deneyimledi.
Öğrencilerin eğitmenlere sektörle ilgili sorular sorarak meraklarını giderdiği kampta, profesyonel bir film setinde yaşananlar uygulamalı olarak ifa edildi.
Önceden belirlenen senaryo ya da anlık doğaçlama rollerle oyunculuk performansı sergileyen öğrencilere, film yapım (çekim) aşamasının zorlukları ve güzellikleri anlatıldı.
Gölcük'te çekim provaları yapılarak ışığın önemi, film setindeki zamanın değeri, sinematografi açısından görüntünün doğru dizayn edilmesi gibi teknik unsurlar da uygulamalı gösterildi.
Gelecek yıl ilkbaharda üçüncüsü gerçekleştirilmesi planlanan kamp programı, oyunculuk, sinema, medya ve sanat alanlarına ilgi duyan herkesin katılımına açık olacak.
"Kampı teorik bilgilerin pratiğe dönüştürülebilmesi amacıyla yapıyoruz"
Yapımcı ve yönetmen Tayfun Öztürk, AA muhabirine, medya endüstrisinin topluma yön veren, popüler, etkili ve önemli bir güç arenası olduğunu ve yaşamın dinamiklerini değiştirip dönüştürebilme potansiyeli bulunduğunu söyledi.
Toplumda oyunculuğun kolay bir işmiş gibi görüldüğünü dile getiren Öztürk, "Oyunculuk öyle dışarıdan göründüğü gibi kolay bir iş değil. Ağlamanın da gülmenin de bin farklı modeli var. Oyunculuğun birçok tekniği ve metodu var, bunları algılamak, içselleştirip uygulamak ciddi bir mesele. Bunları akademimizde profesyonel eğitmenlerle öğrencilerimize anlatmaya ve geleceğin yeni nesil medya öğrencilerini, oyuncularını yetiştirmeye çalışıyoruz. Medya okulumuzun stratejik politikalarından biri bu. Kampı teorik bilgilerin pratiğe dönüştürülebilmesi, yaratıcılığın artırılması ve unutulmaz bir anı olabilmesi amacıyla yapıyoruz." diye konuştu.
"Tiyatro ateşi öyle bir ateş ki içinizde varsa zaten engel olamazsınız"
Oyuncu Hülya Gülşen Irmak da kampın verimli geçtiğini ifade etti.
Oyuncu adaylarına tiyatro, sinema ve medya eğitimi verdiklerini anlatan Irmak, "Tiyatro ateşi öyle bir ateş ki içinizde varsa zaten engel olamazsınız. Oyuncu olmak, sanatçı olmak o kadar çok sorumluluk gerektirir ki öncesinde dünyayla ilgili olmaları gerekir, olan bitenlerle oyunlarla sanat eserleriyle... O yüzden oyuncu adaylarına kendilerini zenginleştirmelerini, bol bol okumalarını, dinlemelerini, izlemelerini ve fikirleri olacak kadar bilgi sahibi olmalarını öneririm." ifadelerini kullandı.
Eğitimin önemine değinen Irmak, tiyatronun eğitimsiz olabileceğine inanmadığını vurguladı. Irmak, yeteneğin esas olduğunu ancak yeteneği geliştirmek için de iyi bir eğitime ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
"Sanat iyileştirir, güzelleştirir"
Oyuncu Asuman Bora ise oyunculuk ve medya eğitimlerinin kıymetli farkındalıklar oluşturduğunu ve kişinin hayatına olumlu anlamda yön verdiğini dile getirdi.
Ekolojinin, ekonominin, sosyal yapının bozulduğu dünyada tek sığınabilecek yerin sanat olduğuna işaret eden Bora, "Sanatın hangi dalı olursa olsun sanat iyileştirir, güzelleştirir. Biz burada tiyatroya sığınmış, tiyatroda kendini bulan, bu işe gönül vermiş arkadaşlarla birlikteyiz. Sanatın içinde olun, sanatla kalın diyorum." dedi.
Bora, oyunculukta üniversite eğitiminin şart olduğuna inandığını ifade ederek, bunun mümkün olmadığı durumlarda ise iyi bir kursta eğitim alınabileceğini sözlerine ekledi.