Taşlar Üniversiteli Kızların Elinde Sanat Eserine Dönüşüyor
Mimarı yapılarda taş işçiliğinin öne çıktığı kentlerin başında gelen Şanlıurfa'da kurulan taş işçiliği atölyesine özellikle üniversiteli kız öğrenciler ilgi gösteriyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Atölyeden detaylan- Motiflerin taşa işlenmesi- Öğrencilerin restorasyon çalışmasından detaylar- Öğrenci ve proje koordinatöründen röportaj Taşlar üniversiteli kızların elinde sanat eserine dönüşüyor- Mimarı yapılarda taş işçiliğinin öne çıktığı kentlerin başında gelen Şanlıurfa'da proje kapsamında kurulan taş işçiliği atölyesine özellikle üniversiteli kız öğrenciler ilgi gösteriyor. Atölyede eğitim alan kızlar, kentteki restorasyonlar için taşlara tarihi motifler işliyor- Proje Koordinatörü Dörtkardeş: -"Kaba ve yontma işlerinde erkekler iyiler. Biz daha çok ince işlerde ve detaylandırmalarda kadınlarla devam etmek istiyoruz"- Şanlıurfa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Yazmacı: - "Özellikle Urfa figürlerinin yeni yapılacak inşaatlarda uygulanması hususunda oldukça kararlıyız, kızlara uygulatacağız" RAUF MALTAŞ - Taş işçiliğinin önemli merkezlerinden Şanlıurfa'da üniversiteli kız öğrenciler, restorasyon çalışmaları kapsamında mimari yapılardaki taşlara tarihi Urfa motiflerini işliyor.Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes işbirliğinde yürütülen "Gelecek Turizmde Projesi" kapsamında açılan Taş İşçiliği Atölyesi'ne özellikle Harran Üniversitesi'nde (HRÜ) okuyan kız öğrenciler ilgi gösterdi.Tarihi bir atölyede taş işçiliğini öğrenmek için çaba gösteren kızlar, kökeninde çok fazla kadın zanaatkarın olmadığı taş işçiliğinde birbirinden güzel eserler ortaya koymaya başladı.Proje koordinatörü Nihal Dörtkardeş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, UNDP'nin 417 proje içinden destek verdiği 3 projeden birini 8 aydır yürüttüklerini söyledi.Projenin başında kadın işçi bulamayacağını düşünerek endişelendiğini anlatan Dörtkardeş, endişesinin yersiz çıktığını, çok sayıda kadının kursa ilgi gösterdiğini kaydetti. Dörtkardeş, kurs kapsamında ilk olarak Şanlıurfa Halk Eğitim Merkezi'ne taş işçiliğinin belirgin olduğu bir kapı yaptıklarını, ayrıca Göbeklitepe Kazı alanı yoluna 2,5 metrelik 10 büyük taş işlemeli sütun çalışmasını tamamladıklarını belirtti. Güzel bir başlangıç yaptıklarını vurgulayan Dörtkardeş, "İnce işler bunlar ve kaybolmakta olan bir sanat. Biz bunun sürdürülebilirliği için kadınların da bu alanda olmasını istiyoruz çünkü çok ince detaylar. Kaba ve yontma işlerinde erkekler iyiler. Biz daha çok ince işlerde ve detaylandırmalarda kadınlarla devam etmek istiyoruz" dedi.- "Cesaret verilirse yapamayacakları iş yok"Şanlıurfa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Cevahir Asuman Yazmacı da projenin turizmin sürdürülebilirliği ve kadın istihdamı açısından büyük önem taşıdığına dikkati çekti.Kadınların taş işçiliğini daha hızlı ve sürdürülebilir şekilde devam ettirmesi gerektiğini vurgulayan Yazmacı, şöyle konuştu: "Özellikle restorasyonlarda kadınların olması gerekiyor. Proje bitiminde kendi işlerini kurabilmeleri adına bu işleri daha hızlı ve sürdürülebilir şekilde yapmalarını hedefliyoruz. Kadınların yaptığı taş işçiliği, pozitif ayrımcılık olarak söylemiyorum ama, erkeklerinkinden daha güzel çıktı. Bu minvalde biz Valilik, Ticaret ve Sanayi Odası ve Mimarlar Odası işbirliğiyle çalışıyoruz. Özellikle Urfa figürlerinin yeni yapılacak inşaatlarda uygulanması hususunda oldukça kararlıyız, kızlara uygulatacağız. Kadınların başaramamaları için hiç bir neden yok girişimci bir kadın olarak bunu özellikle ifade ediyorum. Eğer kadına cesaret verirseniz yapamayacağı iş yoktur. Bu projeyle de kesinlikle başarılı olacağımıza inanıyorum."- Eserleri motivasyon kaynağıKursiyerlerden Harran Üniversitesi (HRÜ) Heykel Bölümü öğrencisi Ayten Durmuş, taş işçiliğinin daha çok detay ve sabır isteyen bir sanat olduğunu dile getirdi. Erkeklerin detay isteyen işlerde aceleci davrandıkları için kadınlar kadar güzel eserler ortaya koyamadığını savunan Durmuş, "İlk çalışmamızı halk eğitim merkezinin kapısında yaptık. Onu her gördüğümüzde bize motivasyon oluyor, 'bir eser bıraktık' diye düşünüyoruz. İşimizi daha da genişleterek şehirde kalıcı eserler bırakmayı düşünüyoruz" diye konuştu.HRÜ Resim İş Öğretmenliği öğrencisi Sevda Alat da heykel alanında uzmanlaştığını dile getirerek, taş işçiliğini kadınların yapması gerektiğine inandığını söyledi.
