Haberler

Zengin Ile Fakir Arasında Köprü Oluyor

Abone Ol

Kayseri'de, geceleri çalışıp gündüzleri ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşan Süleyman Akkaya (42), sosyal medyada "#sahalarda bugün" etiketiyle yaptığı paylaşımlarla zengin ile fakir arasında köprü oluyor.

MURAT ASİL - Kayseri'de, geceleri çalışıp gündüzleri ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşan Süleyman Akkaya (42), sosyal medyada "#sahalarda bugün" etiketiyle yaptığı paylaşımlarla zengin ile fakir arasında köprü oluyor.

Savaş mağduru Suriyeli ailelerin yoğunlukla ikamet ettiği Eskişehir Bağları bölgesinde yaşayan Akkaya, zenginden alıp fakire vererek ihtiyaç sahiplerinin yaralarını sarmaya çalışıyor.

Gurbetçi ablasının 2 katlı evinde kiracı olarak oturan Akkaya, ihtiyaç sahibi Suriyeli ailelerin durumlarını sosyal medyadan paylaşarak vatandaşlara yardım çağrısında bulunuyor. Çağrıya duyarsız kalmayan hayırseverleri ailelere yönlendiren Akkaya, zaman zaman da kendisine ulaştırılan yardımları evinin bodrumunda topladıktan sonra ihtiyaç sahiplerine plan dahilinde dağıtıyor.

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne bağlı Umut Evlerinde görev yapan Akkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genelde geceleri çalışıp gündüzleri evde olduğunu, boş zamanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım yaparak değerlendirdiğini söyledi.

Suriye'deki savaş ortamından kaçıp Kayseri'ye yerleşen Suriyelilerin büyük çoğunluğunun Eskişehir Bağları bölgesine yerleştiğini aktaran Akkaya, "Çok zor şartlarda hayatlarını idame etmeye çalıştıklarına şahit oldum. Onlar için bir şey yapmalıydım. Ben de onların ihtiyaçlarını sosyal medya aracılığı ile duyurmaya karar verdim." dedi.

Akkaya, sosyal medyada ufak bir paylaşım yaptıktan sonra hayırseverlerin olaya müdahil olduğunu dile getirerek şöyle devam etti:

"Bu insanların perişan hallerini gördükten sonra 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' hadisine uyarak etrafımızdaki bu perişan ailelere Allah rızası için ne yapabiliriz düşüncesiyle yola çıktık. Tespit ettiğim aileleri tam adres vermeden sosyal medyada deşifre ederek 'sahalarda bugün' etiketiyle duyurmaya başladım. Daha sonra hayır sahipleri bana ulaşmaya başladı. Yanıma gelip benimle birebir diyaloğa geçtiler ve ihtiyaç sahipleriyle bir araya gelmeye başladılar. Bu süreci belli bir disiplin içinde yapmaya çalışıyorum. Fakir ailelerin yanına gidip durumlarını inceleyerek gerçekten ihtiyacı var mı yok mu araştırmalarını yapıyorum çünkü bu işin vebali çok büyük ondan dolayı ince eleyip sık dokuyorum."

Akkaya, bu süreçte çok fazla iyi insana şahit olduğunu, yurtdışından dahi kendisine ulaşmaya çalışanlar bulunduğunu anlattı.

Yardımların yerine ulaştığını gören insanların mutlu olduklarını ve yardımlarını artırarak devam ettirdiklerini ifade eden Akkaya, şunları söyledi:

"İhtiyaç sahipleri ile hayırseverler arasında köprü görevi görmeye çalışıyorum. Gerçekten sosyal medyanın gücü buradan ortaya çıkıyor. Bu insanların ne ihtiyacı varsa fazlasıyla temin ediliyor. Bu alan suistimale açık bir alan. İnsanlar yardımın yerini bulduğunu gördüğü zaman seve seve yardım yapıyorlar. A'dan Z'ye aklınıza ne geliyorsa sütünden etine, çocuk bezinden battaniyesine her türlü ihtiyaçları karşılıyoruz."

-"En büyük destekçim ailem"

Şahit oldukları karşısında hem fiziksel hem de ruhsal olarak yıprandığına işaret eden Akkaya, "Bu süreçte fiziksel anlamda bir anda çöktüm. Yaşadıklarım duygu yönünden beni yordu. Gözyaşları içerisinde çıktığım çok ev oldu. Bir battaniyenin altında tir tir titreyen yavruları gördüm; hasta, kapısını kimsenin çalmadığı gözü yaşlı insanları gördüm. Tabii bu gördüklerim insanı yıpratıyor ama girdiğim hiçbir yerden boş çıkmadım hepsinin ihtiyaçlarımı karşıladım." dedi.

Akkaya, bu konuda eşi ve çocuklarının her daim yanında olduklarını eşiyle ev incelemelerine beraber de gittiklerini aktardı.

Akşam geç saatte de olsa kapıyı çalan ihtiyaç sahibine yardımcı olmaya çalıştıklarını vurgulayan Akkaya, şunları kaydetti:

"Bizde bugün git yarım gel yok. Elimizde ne varsa ondan veriyoruz. İzine çıktığım günlerde dahi bir yere ayrılamıyorum. Ailemle pikniğe son iki senedir gitmek gibi bir lüksümüz olmadı. Hasta ziyaretlerine gittiğimde bile kısa kalıyorum çünkü omuzlarımızdaki yük gerçekten ağır. Hatta Türk yetimler, ihtiyaç sahibi aileler de bize ulaşmaya başladı. 'Suriyelilere yardım ediyor musunuz bize de yardım eder misiniz?' diye. Hatta bir annemiz 'Sizi tanımadan önce çöplerden ekmek topluyordum' demişti. Şimdi o evin elektriği, kirası, suyunu bir iş adamına zimmetledim sürekli ödeniyor."

Kaynak: AA / Kültür Sanat

Eskişehir Kayseri Suriye Kültür Sanat Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title