Ali Ağaoğlu: Fakirlikle Dalga Geçmem Asla Söz Konusu Değil
İş adamı Ali Ağaoğlu, geçtiğimiz günlerde büyük tepki çeken İstiklal açıklaması sonrası ilk kez konuştu.
İş adamı Ali Ağaoğlu, İstiklal Caddesi'nde gerçekleşen canlı bomba saldırısı üzerine bir açıklama yapmış, burada kullandığı "Ortanca hanımı aldım İstiklal Caddesi'ne patlamanın olduğu yere gittim. Millet fakir karanfil bırakıyor, ben gül bıraktım." ifadeleri dolayısıyla büyük tepki çekmişti. Özellikle sosyal medya üzerinden eleştiri bombardımanına tutulan Ağaoğlu, Habertürk'ten Meltem Ersoy'a yaşananlarla ilgili açıklamalarda bulundu. İşte Ali Ağaoğlu'nun röportajından dikkat çeken kısımlar:
Taksim'e gidip gül bırakmanız ve ardından söylediğiniz sözler planlı mıydı?
Cumartesi bomba patladı. Pazar kahvaltı ediyorum, köprüde 5 dakikada 1 araba geçiyordu. Kanıma dokundu. Tepki olarak gittim. Planlı gitmedim, karanfilin anlamını da biliyorum. Orada tesadüf çocuklar gül satıyordu. Bende atış serbest, fren yok. Ben inandığım şeyi söylerim. Ağzımdan bir laf kaçtı diye de hiç düşünmedim, her sözümün arkasında dururum. Doğru olmanın bedelini ödemedim mi, ödedim. Ama inanın doğru söylemekten 1 kaybettiysem 10 kazanmışımdır.
''Fakir değilim ki karanfil bırakayım'' demeniz aslında konu…
O da benim Karadenizli esprili dilimden kaynaklanıyor. Onu da anlasınlar. Her konuya bu kadar karamsar bakmamak gerek, espriye açık olmak, havayı dağıtmak gerek. Ben fakirliğin ne olduğunu bilen insanım. 22 yaşımda babamdan ayrıldığımda 15 gün simit parası bile olmadan gezdim. Fakirliğin içinden geliyorum. Hayatta kimseyi küçümsemem. En çok zevk aldığım yemek, işçilerimle yediğim karavana yemektir. Bebek'te havyar yiyeceğime, şantiyeye gider kuru fasulyeye kaşık sallarım daha lezzetli gelir bana. Fakirlikle dalga geçmem asla söz konusu değil.
''Ortanca hanım'' ifadeniz çok tartışıldı, birden çok kadınla birlikteliği ima ederek kadınlara hakaret etmekle eleştirildiniz. Bu ifadenizden pişman oldunuz mu?
Ben Karadeniz Of kökenli bir ailenin çocuğuyum. Oflu özelliklerini taşırım. Karadeniz insanı kendisiyle dalga geçebilen, hoşgörülü insandır. ''Ortanca hanım'' dedim, doğrudur, lafımın da arkasındayım. Ayten Hanım kendisi. Ayten Hanım ile uzun süren bir beraberlik, güzel bir aşk yaşadım, bir de çocuğumuz oldu. Sonra anlaşamadık, ayrıldık. Ayten Hanım benim çocuğumun annesidir. Ondan önce de eşim Semra Hanım vardı. Bir de sonrasında 3'üncü hanım var. Yaşandı ve bitti. Yani ben koloni, komün gibi, harem gibi yaşayan biri değilim. Ortanca dediysek, hepsinin ortasına yatan bir adamım demek değil yani. Bu tamamen espri ve eskiye atfen kullanılan bir ifade.
''Eski eşim'' deseydiniz belki de bu kadar tartışma olmazdı...
Ama sıradan olursan sürüden olursun, espri unsuru nerede kalır o zaman? Yoksa işimde de özelimde de utanacak hiçbir işin içinde olmadım. Başkaları saklı köşelerde buluşuyor, biri arka kapıdan çıkıyor, biri sonra çıkıyor vs. Bana göre esas bu kadına yapılan en büyük hakaret, aşağılamadır. Ben birisiyle berabersem onu aslan gibi takarım koluma gezerim