Efsane Fotoğrafçı Ara Güler, Hayatını Kaybetti
İstanbul'da hastaneye kaldırılan ünlü fotoğrafçı Ara Güler, 90 yaşında hayatını kaybetti. Doktoru, Ara Güler'in ölüm sebebinin kalp yetmezliği olduğunu açıkladı.
İstanbul'da kaldırıldığı hastanede kalbi duran ve yapılan müdahalelerle hayata döndürülen ünlü fotoğrafçı Ara Güler'in yoğun bakımda tekrar kalbi durarak hayatını kaybettiği öğrenildi. Ara Güler'in ölüm haberini alan ailesi, yakınları ve gazeteciler hastaneye akın etti.
"KALP YETERSİZLİĞİ"
Doktor Zafer Gökay, Güler'in yakınlarına yaptığı açıklamada, "Serviste 3 kez resüsitasyona cevap vermiş, yoğun bakımda da iki kere verdi ama üçüncüsünde ne yazık ki döndüremedik, başımız sağ olsun. Tamamen kalp yetersizliği." dedi.
DURAN KALBİ ÇALIŞTIRILMIŞTI, KURTARILAMADI
Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi eski dekanı Yasemin İnceoğlu yaptığı bir paylaşımda "Ara Güler ile ilgili sevindirici bir haber; duran kalbi yeniden çalıştırıldı, yoğun bakımda..." ifadesini kullanmıştı. Duran, kalbi tekrar çalıştırılan Ara Güler, kurtarılamadı.
20 EKİM CUMARTESİ GÜNÜ DEFNEDİLECEK
Tedavi gördüğü hastanede dün 90 yaşında hayatını kaybeden duayen foto muhabiri Ara Güler'in cenazesi, 20 Ekim'de İstanbul'da defnedilecek. Alınan bilgiye göre, Güler için ilk tören 20 Ekim Cumartesi günü saat 12.00'de Beyoğlu Üç Horan Ermeni Kilisesi'nde düzenlenecek. Ara Güler'in cenazesi, Şişli Ermeni Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
ARA GÜLER KİMDİR?
Türkiye'de yaratıcı fotoğrafçılığın uluslararası alanda ün kazanmış en önemli temsilcisidir. 60. sanat yılını geride bırakmış olan, Ermeni asıllı Türk fotograf sanatçısı ve foto-muhabir.
Ara Güler 16 Ağustos 1928'de Beyoğlu, İstanbul'da doğdu. Tam adı Aram Güleryan'dır. Annesinin adı Verjin'dir. Eczacı olan babası "Dacat Güler" Giresun'un Şebinkarahisar ilçesi, Yaycı Köyü'nden 6 yaşındayken okumak için İstanbul'a gelmiş.
Ara Güler 1951 yılında Kuruçeşmedeki Getronagan Ermeni Lisesi'nden mezun oldu. Lisedeyken film stüdyolarında sinemacılığın her dalında çalışırken Muhsin Ertuğrul'un tiyatro kurslarına devam etti. Çünkü yönetmen veya oyun yazarı olmak istiyordu. 1950'de Yeni İstanbul gazetesinde gazeteciliğe başlarken aynı zamanda İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesine devam etti.
Ara Güler'e lise yıllarında babası ilk 35 milimlik film makinesini ve bir fotoğraf makinesi alıp Yeni İstanbul gazetesine 'foto muhabiri' olarak işe girmesine yardımcı olmuştur. İlk çektiği fotoğraf ; 1950 yılında Ticaniler denen gerici bir grubun kırdıkları Gümüşsuyu'ndaki Atatürk heykelinin resmidir.
1958'de Time-Life, Paris-Match ve Der Stern dergilerinin yakın doğu foto muhabirliği görevlerini üstlendi. 1961'de askerlik görevini tamamladı ve Hayat Dergisi'nde fotograf bölüm şefi olarak çalışmaya başladı. Aynı yıllarda Henri Cartier Bresson ile tanışarak Paris Magnum Ajans'ına katıldı ve İngiltere'de yayımlanan Photography Annual antalojisi onu dünyanın en iyi yedi fotografcısından biri olarak tanımladı. Yine o yılda ASMP'ye (Amerikan Dergi Fotografcıları Derneği) tek Türk üye olarak kabul edildi.
Savaş foto-muhabirliği de yapan Ara Güler, 4 tane savaşa gitti. Katıldığı savaşlarda çektiği fotoğraflar dünya çapında çeşitli dergi ve gazetelerde yayımlandı. Hatta çektiği bir savaş fotoğrafı Times dergisine kapak oldu.
1962'de Almanya'da çok az fotoğrafcıya verilen Master of Leicaünvan'ını kazandı. İsviçre'de çıkan "Camera" dergisinde kendisine özel bir sayı ayırdı. 1964'de Mariana Noris'in ABD'de basılan "Young Turkey" adlı yapıtında fotografları kullanıldı. 1967'de Japonya'da çıkan Photography of the World anttolojisinde Richard Avedon ile birlikte bir dizi fotografı yayınlandı. 1967'de Kanada'da açılan "İnsanların Dünyasına Bakışlar" sergisinde, 1968'de New York Modern Sanatlar Galerisi'nde düzenlenen "Renkli Fotografın On Ustası" adlı sergide aynı yıl Almanya'da, Köln'de Fotokina Fuarı'nda yapıtları sergilendi. 1970'de "Türkei" adında fotograf albümü Almanya'da yayımlandı.
Sanat ve Sanat tarihi konularındaki fotografları ABD'de Time-Life, Horizon ve Nesweek kitap bölümlerince ve İsviçre'de Skira Yayınevi tarafından kullanıldı. 1971'de Lord Kinross'un "Hagia-Sophia" (Ayasofya) kitabının fotograflarını çekti. Yine Skira yayınevince 1971 yılında, Picasso'nun 90. yaş kutlaması için hazırlanan Picasso Metamorphose et unite adlı kitap için yaptığı röportaj ünlü ressamın şatosunda gerçekleşti. Bu röportaj sırasında fotoğraf çektirmeyi sevmemesiyle bilinen Picasso'nun çok sayıda fotoğrafını çekmeyi başardı.
1972'de Paris Ulusal Kitaplık'ta sergisi açıldı. 1975'de ABD'ne davet edildi ve birçok ünlü Amerikalının fotograflarını çektikten sonra Yaratıcı Amerikalılar adlı sergisini Dünyanın birçok kentinde sergiledi. Yine aynı yıl Yavuz zırhlısının sökülmesini konu alan Kahramanın Sonu adlı bir belgesel film çekti. 1979'da Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin foto muhabirliği dalındaki Birincilik ödülü'nü aldı. 1980'de fotograflarının bir kısmı Karacan Yayıncılığın bastığı Fotograflar adlı kitabında basıldı. 1986'da Hürriyet Vakfı'nca basılan Prof. Abdullah Kuran'ın yazdığı "Mimar Sinan kitabı"'nı fotografladı. Aynı kitap 1987'de Institute of Turkish Studies tarafından İngilizce olarak yayınlandı. 1989'da Ara Güler'in Sinemacıları kitabı basıldı. 1991'de Dışişleri Bakanlığı için Halikarnas Balıkçısı'nın (Cevat Şakir Kabaağaclı) "The Sixth Continent" adlı kitabını fotoğrafladı.