Bu Albümde Duygu Şovu Yaptım

'Türküleri sevdiren adam' olarak tanınan Kubat, tarz değiştirdi. Ünlü şarkıcı; 'İyi Olacaksın' isimli son albümünde pop tarzındaki aşk şarkılarına yer verdi. "Ben yorumcuyum, türkücü değilim" diyen Kubat ile tarzındaki değişikliği ve yeni albümünü konuştuk...

Nasıl oldu da sevilen türkülerin sesi, romantik aşk şarkıları söyleyen biri haline geldi?

Öncelikle benim dinleyicilerimin profiline bakmak lazım. Yarısından fazlası, zaten türkü dinlemeyen bir kitle. Farklı türde müzik dinleyenlere türküleri sevdirdim. Batı ve Doğu kimliğini, çağdaş yorumla sentezledik. Bir tarafta James Brown, Tom Jones; diğer tarafta Neşet Ertaş, Aşık Mahsun-i Şerif... Bunlar, benim etkilendiğim isimler. Teknik olarak Batı müziği eğitimim var. Çok duvarlar yıktık müzikal anlamda. Etrafımdaki herkes "Senin pop söylememen eksiklik" diyordu.

Yeteri kadar pop söyleyen şarkıcı yok mu sizce?

Kesinlikle var. Ben sadece tatmin olmak için bir şey yapmam; bu dünyadan göçtüğüm zaman, arkamda güzel bir şey bırakmak istiyorum. Sezen Aksu'dan, Şehrazat'tan şarkılar okudum, pop da söyledim. Fakat zamanla halk müziği söyleyen Kubat, pop söyleyen Kubat'ı solladı. Ben özümde yorumcuyum, türkücü değilim. Bu özellik bende varken, sunmak istedim.

Sizin için bir risk değil mi bu?

Çok büyük bir risk. Yapımcılar; bu dönemde albümlere doğru düzgün yatırım yapmıyorken, benim bu projeme destek verdiler. O yüzden yapımcım GNL'ye çok minnettarım. Samsun Demir'le yola çıktık bu konsepti hazırlarken.

AŞK ŞARKILARI BANA YAKIŞIYOR

Bu albümün diğerlerinden farkı ne?

Bu; sadece aşk şarkıları söylediğim, karakteri olan slow bir albüm. Bu tarzın bana daha çok yakıştığını düşünüyorum. Bu albümde Aşık Veysel de var, Pink Martini de... Ayrıca Febyo Taşel'in dört bestesi var. Albümde, Sunay Akın'ın şiirlerine yapılmış bir besteyi okudum. Bu bir ilk. Fikret Şenes'in 'Dile Kolay' şarkısını da slow şekilde okudum.

Bu albüm, sizin kariyerinizde nasıl bir yerde duruyor?

Benim için ilk albümümden farkı yok. 21 yaşına döndüm bu albümle çünkü ilk defa böyle bir şey yapıyorum. Risk alıyorum yani. Yeni bir tarzla karşınıza çıkacağım için çok heyecanlıyım.

Nasıl tepkiler geliyor? Bu defa çok iyi bir yol izledik. Albüm çıkmadan çıkış şarkımız 'Ödendi Günahın'ı radyolara yolladık. Radyolar şoke oldu ve çok beğendiler...

Hayatınızda aşk olmadan, aşk şarkıları söyleyebilir misiniz?

Ben biraz ketumum bu konuda. Özel hayatımı saklarım ama aşk albümü yapıyorsan, mecburen her şey ortaya çıkar... Bu albümle birlikte kendimi tanıdım. Olgunluk, erdemlilik, kendi haline bırakma çağı geldi benim için. Bu şarkıları söyleyebilmek için de duygu lazım. Ben de bu albümde duygu şovu yaptım. Aşk, bildiğim bir şey ama 10 parçada sürekli o hale bürünmek çok zor bir durum.

Şarkıda söylediğiniz gibi, "Gel de al beni" dediğiniz biri var mı?

İşte söylüyorum; "Gel, al beni" diyorum. Gelip alırsa hiç beklemeyeceğim, hazırım.

Şarkılarınızın temalarından biri de alışmak. Siz nelere alıştınız?

Şarkı farkında olmaktan, tecrübeden bahsediyor. Ben yalnızlığa alıştım diyebilirim. İnsan her şeye alışır ama alışkanlıklardan vazgeçmeyi de bilmeli. Ben hep türkülerden, halk müziğinden bahsetmeye alışmışım, aşktan bahsetmeye de alışacağız.

İSTANBUL DÖNÜM NOKTAM

"Bu işte başarılı olduğumu düşünüyorum. Bugüne kadar dokuz albüm yapmışım. İstanbul'a ilk kez 20 yaşında geldiğimde, buraya aşık olmuştum. Daha sonra İstanbul'da yaşamaya karar verdim. Belçika'da yaşarken yapmayı düşündüğüm albümü, Türkiye'de yaptım. Kariyerimin dönüm noktası; İstanbul'da kalmaya karar vermek oldu. Biz, Belçika'da memleket hasretiyle büyüdük. Orada kalsaydım da hayatımda müzik olurdu."

#Sayfa#

MADDİ ŞEYLER BENİ ACAYİP SIKIYOR!

Bir süre önce gittiğiniz bir sergideki tüm eserleri satın almanız medyaya yansımıştı. Neden böyle bir şey yaptınız. Çok mu zenginsiniz, çok mu sanatseversiniz?

Çok zengin bir adam değilim ama gönlüm çok zengin. Bu anlamda, dünyanın en zengin insanıyım. Bu bahsettiğiniz olay, geçen yıl oldu. Kamer Batuoğlu'nun 'Genel Evren Kadınları' adlı sergisine gitmiştim. Eserleri çok beğendim ama zengin biri olmadığım için alamadım. Param yoktu. Arabamın anahtarlarını verdim. 14 tablo evde şu anda. n Nasıl bir arabaydı bu? Fena değildi. Üstü açık bir Mercedes'im vardı, onu verdim. Aşık olmuştum tablolara. Bir tane alıp çıkabilirdim ama hepsini aldım. Abartılacak bir şey değil.

DUVARLARIM BOMBOŞTU

Ressamın tepkisi ne oldu peki?

"Senin tablolarına aşık oldum ama param yok, kapıda bir arabam var. Onu verebilirim" dedim, şaka sandı. Onun da arabaya ihtiyacı varmış. Belki para versem bu kadar denk gelmez.

Bu nasıl bir duyarlılık! Bunu sizden başka kimse yapmazdı herhalde...

Sergilere gidemediğim için çok kızıyordum kendime. Sanattaki tek eksik bu. Sanatçılar, kendi dallarında çok iyiler ama bir sinerji yok. Bu tablolardan önce evimin boş duvarlarına bakıyordum. Bir çivi bile çakılı değildi. Ta ki bu tablolara kadar...

Evinize gelenler ne tepki veriyor?

Şimdi 10 lira alıyorum gelip bakanlardan. Sergi açtım yani... Çıkarıyorum arabanın parasını ufak ufak... (Gülüyor)

Aynı şeyi yine yapar mısınız peki?

Yapabilirim. Evim olsa, evimi de verebilirdim. Lüksüm olsa yaparım yani... Maddi şeyler beni acayip sıkıyor. Kamer'in ikinci sergisine de gittim. Bana en önemli eserlerinden birini hediye etti. Tabloları ve resim yapmayı çok seviyorum.

ÇOLUK ÇOCUĞA KARIŞMAK GEREK

Aşkı nasıl tanımlarsınız?

Aşk; kontrolsüzlüktür. Ben çok kontrollü bir adamım, çok hassasım. Bu sevdiğim bir haldir ama pek tasvip etmiyorum. Benim de kontrolsüz olduğum zamanlar oldu. Şu anda kontrolsüzlüğü kontrol altına alabilme halindeyim. Bilinçli bir kontrolsüzlük durumu yani. Bu albümüm, sevenlerin birbirine hediyesi olacak. Birbirlerine söyleyemedikleri şeyleri, benim şarkılarımla söyleyecekler.

"40'ımdan önce evliliği düşünmüyorum" demiştiniz. Az zamanınız kaldı; evlenmeyi düşünüyor musunuz artık?

Gelip beni alacak biri vardır diye umut ediyorum ve bekliyorum. '4' benim uğurlu rakamım. Ekim'in 4'ünde doğmuşum. O yüzden 40 yaşımı bekliyorum. Bir 40'ı göreyim; sonra her an, her şeyi yapabilirim. Artık prodüksiyona geçmemiz lazım. Çoluk çocuğa karışmak, aile kavramını yaşamak, görmek gerek...

Sabah : http: //www.sabah.com.tr

Magazin Haberler