Burcu Kara: Donarak Film Çektik
Burcu Kara başrolünde oynadığı "Uçuş 811' filminin Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşen basın gösteriminde yaşanan deprem felaketiyle ve filmle ilgili duygularını anlattı.
Burcu Kara ve Emre Karayel'in başrollerini paylaştığı Uçuş 811 filmi bu cuma günü vizyona giriyor. Filmin özel gösterimi önceki gün Atatürk Kültür Merkezi'nde bulunan Yeşilçam Sineması'nda gerçekleşti. Hakan Kerim Karademir'in yönetmen koltuğuna oturduğu filmin konusu; 2 milyon dolar değerindeki bir zümrütü Amerika Birleşik Devletleri'ndeki müzayedeye götüren Azra ve Cengiz çiftinin de içinde olduğu 811 numaralı uçağın İstanbul'dan New York'a gitmek üzere havalanırken yaşanan şüpheli bir ölümün tüm yolcuların kaderini değiştirmesini anlatıyor.
"HANGARDA DONARAK ÇEKTİK"
Başrollerinde Burcu Kara ve Emre Karayel'in bulunduğu "Uçuş 811" filmi Türkiye'de çekilmiş uçakta geçen ilk film olma özelliğini taşıyor. Film, sinemalardan sonra yurtdışında ve dijital platformlarda gösterime girecek. Film hakkında konuşan oyuncu Burcu Kara, "Tamamı uçakta geçen farklı ve çok katmanlı bir film oldu. İlk andan itibaren heyecanla çalıştım. Tekrar tekrar izlenebilecek çok katmanlı bir iş oldu.Geçen kış bir uçak hangarında adeta donarak çektik filmi." dedi.
"DOĞAYLA SAVAŞARAK DEĞİL UYUM SAĞLAYARAK YAŞAMALIYIZ"
"Benim için aşırı duygusal da bir dönem olduğu için hayatına normal devam edemiyorsun. Yaşananlar sözlere sığacak şeyler değil. Allah hepimizin yardımcısı olsun." sözleriyle depremle ilgili üzüntü ve kaygısını dile getiren ünlü oyuncu Burcu Kara, "Doğayla savaşmadan onunla uyumlu biçimde önlemimizi alarak yaşamalıyız. Bu kadar imklanlar varken Mimar Sinan'ın 500 yıl önce uyguladığı gibi bilime uygun yapmalıyız. Dedelerimizv e önceki nesille neden dağların eteklerine yerleşim kurmuşlar. Bu gerçeği görmekten aciz olmamalıyız. Ovalar, nehir kenarları, dereler yerleşim alanı olmamalı. Umarım bundan sonra gereken önlemler alınır." dedi. Bursalı olan oyuncu, uzun süredir boş zamanlarını İznik'de onarımını yaptığı köy evinde geçiriyor.
