Haberler

    Emina Jahovic: Çocuklarıma lüks kıyafetler almam

    Güncelleme:
    Abone Ol

    Bu aralar yeni markası sebebiyle sürekli bir koşturma halinde.

    Bu aralar yeni markası sebebiyle sürekli bir koşturma halinde. Bir yandan da Sırbistan'daki müzik çalışmalarına devam ediyor. "Aşk olmadığında çok verimli oluyorum" diyor. Yine de aşka, evliliğe kapıları kapalı değil: "Bir daha evlenmeye hayır demem. Ama bunun için özel bir çabam da yok." Emina'yla çocukluğundan bugüne doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

    Ülken Sırbistan'da ünlü bir şarkıcıyken 22 yaşında bir pop yıldızına aşık olup evlendin, Türkiye'ye yerleştin. İki çocuğun oldu, sonra da boşandın. 30'ların sonuna doğru nasıl hissediyorsun?

    Hayatımın en iyi dönemindeyim. Neyi istediğimi, neyi istemediğimi çok iyi biliyorum. Her türlü yeni bilgiye açık olduğum, olgunluk dönemimdeyim.

    Başlarda Türkiye'de çok fazla tanınmıyordun. Bir röportajında "Türkiye'de Clark Kent, ülkemde Süpermen gibiyim" demişsin. Bu ikili hayat yorucu olmadı mı?

    Çok yorucu oldu.

    Neler yaşadın?

    Türkiye'de evli ve iki çocuklu bir kadın olarak bir hayatım vardı. Bir yandan da yurtdışında kariyerimi sürdürüyordum. İş için yurtdışına gittiğimde çocuklarımdan ayrı kalıyordum. Yıllardır tam anlamıyla tatil yapamadım.

    Müzik konusunda Sırbistan'daki kadar büyük başarıyı neden Türkiye'de yakalayamadın?

    Hiç Türkiye'de müzik kariyeri yapmayı hedeflemedim.

    Neden?

    Bir ülkede müzik kariyeri yapmak için o ülkenin diline doğmak gerek. Müzik demek hissiyat demek. Dile hakim olmazsan duyguyu vermen imkansız. Bu sebeple Türkiye'deki müzik çalışmalarımın hepsi arkadaşlarımla anı kalması için yaptığımız işlerdi.

    Mustafa Sandal'la ayrıldıktan sonra yeniden birine güvenmek zor oldu mu?

    Asla. İnsan kendini zaman içinde yenileyebiliyor. Bir kere kırıldıktan sonra yükselebiliyorsun. Ben evliliğimde kötü bir tecrübe yaşamadım, sadece ayrıldım. Yeniden birisine güvenmek konusunda olumsuz düşünmüyorum.

    Senin için aşkın tanımı yıllar içinde değişti mi peki?

    Aşk eskiden tutku demekti, şu anda sevgi, destek, saygı demek...

    Aşk seni nasıl biri yapıyor?

    Aşk olmayınca çok verimli oluyorum. Bundan ekip arkadaşlarım çok memnun. Markamın hazırlık sürecinde 24 saat çalıştığım oldu.

    Bir daha evlenir misin?

    Hayır demem. Ama evlenmek için bir çabam da yok.

    Annemin hayatına bir daha hiçbir erkek girmedi

    Üç çocuklu bir ailenin en küçüğü olarak Sırbistan, Novipazar'da doğuyorsun. Nasıl bir ailede büyüdün?

    Kardiyolog bir babanın ve çocuk doktoru bir annenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldim. Bir ablam var, abim Mirsad'ı da (Türkcan, basketbolcu) tanıyorsunuz zaten.

    Babanı 11 yaşındayken kaybetmişsin...

    Evet. 47 yaşındaydı. Hepimiz için bir yıkım oldu. Ablam Belgrad'a üniversite okumaya gitmişti. Abimse 16 yaşındayken Türkiye'ye geldi ve Efes Pilsen Basketbol Takımı'nda çalışmaya başladı. Ben babamın vefatından sonra annemle yalnız kaldım.

    Nasıl bir mücadele verdin?

    Babam vefat ettikten sonra annemin hayatına bir daha hiçbir erkek girmedi. Yıllarca hem mesleğini yürüttü hem de bizi en iyi şekilde yetiştirdi. Okuluma devam ederken onun yanında hemşire asistanı olarak çalışmaya başladım. Mirsad da Türkiye'de olmasına rağmen bizi hep koruyup kolladı.

    Yugoslavya'daki savaş ortamı sizi nasıl etkiledi?

    Çok zor bir dönemdi. Yaşımız küçük olduğu için etrafımızda olanlara bir yandan anlam veremiyorduk, bir yandan da mutsuzluğu ve çaresizliği seziyorduk.

    Müzik hayatına nasıl girdi?

    Çok küçük yaşta şiir yazmaya başladım. Bu, ileriki yıllarda beste yeteneğimle birleşti. 12 yaşımda bir müzik okuluna gidip eğitim aldım. Bir müzik grubuyla sahneye çıktım. Sonra devamı da geldi. Sahne hayatını bu kadar iyi yönetmemde üniversitede radyo televizyon bölümünü okumamın da etkisi olduğunu düşünüyorum.

    Türkiye'ye gelmeye nasıl karar verdin?

    Abim Mirsad Türkiye'de çalıştığı ve kuzenlerim Türkiye'de olduğu için sık sık tatile geliyordum. Uzun dönemli olarak gelişim 2007'de evliliğim sebebiyle oldu.

    Sade giyinen bir kadınım

    Yaemina Beauty markasında bir parfüm koleksiyonu, fondöten, far, aydınlatıcı gibi 55 ürünün farklı olduğu Needed isimli bir makyaj koleksiyonu var. Sade giyinen bir kadınım. Ürünlerimin ambalajlarında da bu çizgiyi tercih ettim. Ürünlerin yüzde 90'ı vegan, temiz içerikli ve hayvanlar üzerinde test edilmedi. Makyaj koleksiyonum Boyner'de ve internet sitesinde satılıyor. 'Endorphins' parfümlerim de kasım itibariyle Boyner ve Watsons mağazalarında olacak.

    Bir kadını, güçlü olması seksi yapar

    Markanın adı Yaemina. Ne anlama geliyor bu?

    Sırpçada 'Bu benim' demek. Oğullarımın isimleri Yavuz ve Yaman. En değerli varlıklarımın isimlerinin başharflerini de taşıyor markam.

    Neden böyle bir marka çıkardın?

    Kozmetik hep tutkum oldu. Deneyimimi ve tutkumu Yaemina Beauty aracılığıyla paylaşmak istiyorum. Bu yüzden global bir marka yarattım. Ürünlerin tasarımdan üretime tüm aşamalarında bulundum.

    Güzellik sana ne ifade ediyor?

    Hayattaki her dakika parlamak için bir şanstır, her an ayrı bir role bürünülür. Ben yaptığım her şeyde bir güzellik görüyorum. Güzellik ancak özenle ve sevgiyle tamamlanır ve karşı tarafa yansır.

    Bir kadını güzel ve seksi yapan nedir?

    Bir kadın eğer güçlüyse iç ve dış güzelliği de karşı tarafa yansıyor. Bu yüzden biz kadınlar birbirimizin tarafında olmalıyız, gücümüzü de birbirimize karşı kullanmak yerine birlikte ortaya çıkarmalıyız.

    Türk magazini bana biraz hoyrat davranıyor

    Türk magaziniyle Sırp magazini arasında nasıl farklar var?

    Türkiye'yi de ülkem kadar çok seviyorum. Çocuklarım Türk ve bundan çok gurur duyuyorum. Ama tabii ki doğduğum ülke Sırbistan olduğu için orada beni çok seviyorlar. ve daha naif yaklaşıyorlar. Açıkçası Türk magazininin bana biraz hoyrat davrandığını düşünüyorum. Umarım bundan sonra doğru bir şekilde tanınır ve tanıtılırım. O zaman kesinlikle bu durumun değişeceğine inanıyorum.

    Ben de bazı estetik dokunuşlar yaptırıyorum

    İnsanlar hep çok zayıf olduğunu konuşuyor. Neden bu kadar zayıfsın?

    Hiçbir zaman zayıf olmaya odaklanmadım. İlkgençlik yıllarımdan beri spor yapıyor, beslenmeme çok dikkat ediyorum. 18 yıldır sahnede olmanın da getirdiği disiplin var. Zayıf olmak değil, sağlıklı olmak, ışıltımı yansıtabildiğim bir görünümde olmak her zaman önceliğim oldu.

    Hep estetik yaptırdığına dair haberler okuyoruz. Gerçekten çok estetiğin var mı?

    'Çok estetik' ifadesi göreceli. Teknolojiyle birlikte estetik uygulamaları insanları olduğundan farklı göstermeyi değil, yaşının en iyisi olarak göstermeyi amaçlıyor. Bu amacın dışına çıkmadan, kendine bakan, zamanı durdurmak isteyen her kadın gibi tabii ben de bazı estetik dokunuşlar yaptırıyorum. Kendisiyle çok barışık ve fiziksel özelliklerini seven bir kadınım.

    Çocuklarıma lüks kıyafetler almam

    Çocuklarını nasıl yetiştiriyorsun? Mesela Sırpça biliyorlar mı?

    Yaman Sırpça biliyor ama Yavuz reddediyor. Hem Boşnak hem Türk olduklarını biliyorlar. Çocuklarımı hayalimdeki erkek neyse öyle yetiştiriyorum.

    Yani...

    Lükse düşkün olmalarını istemiyorum. Kesinlikle lüks kıyafetler almam, mütevazı yetiştirmeye çalışıyorum. Centilmen ve duyarlı olmaları için elimden geleni yapıyorum.

    Oğulları Yavuz (solda) ve Yaman'la.

    Babalarıyla ilişkileri nasıl?

    Benimle yaşıyorlar ama tabii ki babalarını da çok seviyor ve görüşüyorlar.

    Kadına şiddet bu kadar gündemdeyken oğullarını bu konuda nasıl eğitiyorsun?

    Okuldaki kız arkadaşlarını haksızlıklardan koruyorlar. Bunu da eve geldiklerinde gururla anlatıyorlar. Ben ailemden kadınlara kırılgan bir çiçek gibi yaklaşılması gerektiğini gördüm. Çocuklarıma da bunu aşılıyorum.

    Kaynak: Hürriyet / Magazin

    Türkiye Magazin Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title