Haberler

En İyi Avrasyalı Kadın Sanatçının Hayali "Yün Bebek-2"Yi Çekmek

Abone Ol

Mersinli Yörük kadınları anlatan ’Yün Bebek’ filminin yönetmeni ve Arslanköylü Kadınlar Tiyatro Topluluğu kurucusu oyuncu Ümmiye Koçak’a birçok filmden oyunculuk teklifleri geliyor.

Mersinli Yörük kadınları anlatan 'Yün Bebek' filminin yönetmeni ve Arslanköylü Kadınlar Tiyatro Topluluğu kurucusu oyuncu Ümmiye Koçak'a birçok filmden oyunculuk teklifleri geliyor. Yün Bebek filmiyle 2013 yılında Sinemada En İyi Avrasyalı Kadın Sanatçı ödülünü alan Koçak'ın tek hayali, 'Yün Bebek-2'yi çekmek. Koçak, "Bundan sonra filmdeki Elif'in başarısı toplumdaki Elif'lerin başarısına örnek olması için Yün Bebek-2'nin olmasını çok istiyorum" dedi.

1957 yılında Adana'nın Çelemli köyünde doğan Ümmiye Koçak, okumayı çok istemesine rağmen 10 kardeş oldukları için ilkokuldan sonra okula gönderilmedi. Koçak, ilkokulu bitirdikten sonra okuduğu kitaplarla kendisini geliştirmeye çalıştı. Evlendikten sonra Mersin'in Arslanköy'üne taşınan Koçak, köy kadınlarının yaşadıklarını tüm dünyaya göstermek için 2000-2001 yıllarında 'Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu'nu kurdu. Topluluğun sahneye ilk koyduğu oyun Remzi Özçelik'in 'Taş Bademleri' adlı oyunu oldu. Grup, daha sonra kendi hikayelerinden oluşan bir oyun derleyerek, 'Kadının Feryadı' adlı oyunu sahneye taşıdı. Koçak, daha sonra tarlalarda çalışarak kazandığı paraları biriktirerek kadına karşı şiddet sorununu anlatan 'Yün Bebek' filmini yazdı ve yönetti. 'Yün Bebek' filmi Ümmiye Koçak'a New York Avrasya Film Festivali'nde 'Sinemada En İyi Avrasyalı Kadın Sanatçı' ödülünü kazandırdı. Onun dışında birçok yerden de ödül alan Koçak, Arslanköylü kadınlarla birlikte okullarda ücretsiz tiyatro gösterilerine devam ediyor.

"BEN YİNE ÜMMİYE ANNEYİM"

Yaptığı çalışmalarla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Ümmiye Koçak, 'Sinemada En İyi Avrasyalı Kadın Sanatçı' ödülünün kendisini gururlandırdığını söyledi. Ödül aldıktan sonra hayatında değişen hiçbir şeyin olmadığının altını çizen Koçak, "Sadece psikolojik olarak çok mutlu oldum, moralim düzeldi. Çünkü ödül almak çok güzel bir şey. Ama görsel olarak hiçbir şey değişmedi, ben yine Ümmiye anneyim. Tabi ki ödüller insanlara moral veriyor, destek veriyor, güç veriyor, daha çok tanınıyorsun ve daha çok sorumluluk veriyor. Bunun farkına vardım" diye konuştu.

"İNSAN OLDUĞU YERDE MUTLU OLMAYI ÖĞRENMELİ"

Bu sene de okullarda ücretsiz tiyatro oyunu oynadıklarını belirten Koçak, "Bu sene oynadığımız oyun aslında benim daha fazla kitleye ulaşmak istediğim bir oyundu. 'Baba Ben Geldim' oyunuyla köyden şehre göç eden küçük bir ailenin dramını anlatmaya çalıştık. Alzheimer hastası bir babaanne, oğlunu yetiştirmek isteyip bilmeden, istemeden kötü alışkanlıklara bulaştıran rolde oynuyor. Şehre gidince sanki her şey kolaymış gibi, her şey altın tepside sunulurmuş gibi geliyor köyde yaşayan insanlara. Oysaki hiç öyle değil. İnsan olduğu yerde mutlu olmayı öğrenmeli. Bu oyunumuzla bir ailenin dramını hem güldürerek, hem düşündürerek anlattık. En önemlisi de uyuşturucuya dikkat çekmek istedim. Küçük çocukları biz yetiştiriyoruz. Eğer o çocukları biz küçük yaşlarda uyuşturucuyla buluşturuyorsak, babaanneye de, anneye de, babaya da saygıyı beklemeyelim. Bu sene ona dikkat çekmek istemedim. Biraz dikkat çekebildiysek ne mutlu bize. Bir de yaşlılarımıza saygı göstermeyi anlatmaya çalıştık" ifadelerini kullandı.

"TEK İSTEĞİM YÜN BEBEK-2'Yİ ÇEKMEK"

Yün Bebek filmiyle ilgili de konuşan Koçak, "Tek istediğim Yün Bebek-2'yi çekmek. Çünkü orada küçük Elif psikolojik baskılara rağmen okudu ve öğretmen oldu. Hep bana şöyle bir eleştiri geldi. Ümmiye Hanım, sonunda Elif ne oldu, o psikolojik baskının altında o çocuk kendini kurtarabildi mi? Öğretmen oldu ama Elif'in hayatını merak edenler oldu. Elif filmde kişiliği güçlü olduğu için okudu, öğretmen oldu. Elif o baskılara rağmen olduğu öğretmenlikte acaba aldıklarını nasıl pazarladı. Benim hayalim Elif'in bundan sonraki hayatının örnek olması için çekilmesini istiyorum. Ancak benim bütçem müsait değil. Ben para istemeyi de beceremiyorum. Gidip kimseden para da isteyemiyorum, istemiyorum. Çünkü bunlar büyük işler. Ben tiyatromdan az da olsa devlet veriyor, kendim ekliyorum ve bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama sinema filmi çok farklı. Ancak ben çok istiyorum. Çünkü bundan sonra Elif'in başarısı, toplumdaki Elif'lerin başarısına örnek olması için Yün Bebek-2'nin olmasını çok istiyorum" şeklinde konuştu.

Kendisine ödül kazandıran Yün Bebek filminin ayrıca vizyona girmesini de isteyen Koçak, "Gerçekten o film çok kitleye ulaşması lazım. Bunun özüne inilmesi için, izlenmesi için her yerde seyredilmesi lazım. Çünkü burada kadında kadına şiddeti anlatıyor. Çünkü bu film 3 metre karda, daha önce hiç kamera görmeyen bizler tarafından çekildi. Çok büyük bir televizyon kanalında yayınlamasını ve vizyona girmesini istiyoruz. Herkesin desteğine ihtiyacımız var. Sadece benim değil, ekibim olarak çok istiyoruz. Bizi desteklesinler bu konuda" dedi.

"ÇOK OYUNCULUK TEKLİFİ GELDİ AMA KABUL ETMEDİM"

Çok mesafe katettiklerini dile getiren Koçak, "Şimdiye kadar film için çok teklif geldi ama ben kabul etmedim. Ben sosyal içerikli projelerde olmak istiyorum. Çok para olmasında benim gözüm yok. Tek istediğim kendim köylü kadını olarak sosyal içerikli projelerde yer almak istiyorum. Televizyon ekranlarında olmak istiyorum ama güzel bir projeyle istiyorum. Çok teklif geldi. Daha 2 hafta önce bir teklif geldi ancak kabul etmedim" diye konuştu. - MERSİN

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Magazin

Mersinli Bebek Magazin Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title