Hasan Yıldırım: Sen altınsın ben tunç muyum?
Sanatçı Hasan Yıldırım, Pandemi'de müzisyenlerin yaşadığı sıkıntılara dikkat çekmeye devam ediyor
Hasan Yıldırım"Sen altınsın ben tunç muyum?" başlıklı basın açıklamasında Covid-19 salgınında yaşanan çifte standarda dikkat çekti.
İşte o açıklama:
"SEN ALTINSIN BEN TUNÇ MUYUM!"
Covid-19 salgınının kabus gibi üzerimize çöktüğü Mart ayından bu yana 100'ün üzerinde müzisyen ve sahne sanatı emekçisi, yetkili kurumların ve meslek örgütlerinin duyarsızlığı ve ayrımcılığı yüzünden adeta Nesimi'nin;
"Bir acaip derde düştüm herkes gider karına,
Bugün buldum bugün yerim, Hak kerimdir yarına,
Zerrece tamahım yoktur şu dünyanın varına,
Rızkımı veren Hüda'dır kula minnet eylemem."
dizelerindeki şiarla hareket edercesine yaşamlarına son verdi ne yazık ki!.
Covid-19'dan çok, duyarsızlığın, ayrımcılığın ve vicdansızlığın ürünü olan yoksulluğun yol açtığı bu ölümcül sürecin sonuçlarını hafifletmek için, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile MSG, MESAM ve MÜYORBİR temsilcileri nihayet 10 ay sonra da olsa bir araya gelebildi. ve "Hepimiz Devletin sanatçısıyız, ayrıca 'Devlet Sanatçısı' sıfatı bana ayrımcılık geliyor." diyerek, kendisine teklif edilen 'Devlet Sanatçısı' ünvanını reddeden Neşet Ertaş'ın yolundan gitmeye çalışan halkın sanatçıları için tarihi toplantıdan şu karar çıktı:
"Seyyanen kişi başına 1000 TL ödeme yapılacak. Fakat yalnızca bir şartla; Proje yapıp sunmak karşılığında."
Yani müzisyenler ve sahne sanatı emekçileri, bir yandan açlıktan ölürken ya da intihar ederken, diğer yandan proje yapacaklar ve de yetkililere sunacaklar... Peki nasıl olacak bu iş? Başka bir deyişle, bir müzisyen ya da sahne sanatı emekçisi, açlıktan ölürken ya da intihar aşamasındayken bu şartı nasıl yerine getirecek? Çok kolay... Neden mi? Müzisyenler ve sahne sanatı emekçilerinin meslek örgütleri olduğunu iddia eden; MSG, MESAM ve MÜYORBİR, toplantının hemen akabinde, çok büyük bir emek ve özveri ile ürettikleri !.; "İlk Sahne İlk Alkış", "Müzik Birleştirir - Hikayeni Anlat", "Müzik Birleştirir - 2021'e Mesajını İlet" adı altında kendine ait projelerini hayata geçirdiler de, ondan!..
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın açıklamasına göre 23 Aralık 2020 de tamamlanacak bu proje yapma ve sunma süreci sonunda, yoksulluğa ve ölüme terk edilen halkın sanatçıları; bolluk içerisindeki devletin sanatçılarının ve iktidara yakın kişilerle iş tutan sanatçıların doymak bilmeyen hırsları ve egoları için, küçük iktidarlarını hiçbir şekilde elden bırakmadıkları meslek örgütlerinin, "İlk Sahne İlk Alkış", "Müzik Birleştirir-Hikayeni Anlat", "Müzik Birleştirir-2021'e Mesaj İlet" adlı, asgari ahlak ve zekadan yoksun projeleri sayesinde, Ocak 2021'de bin liralık yardım alabilecekler. Bu kadim coğrafyanın halklarına, değerlerine ve de sanatçılarına tümüyle yabancı kalmış şahsiyetlerin her daim işgal ettikleri meslek örgütlerinden de malesef bu beklenirdi...
Sanki yasaları hazırlayanlar bir kez daha halkın türkülerini yaratanlar ile (müzisyenler ve sahne sanatı emekçileri) alay ediyorlar... ve Halkın türkülerini yaratanların meslek örgütü olduklarını iddia eden MSG, MESAM ve MÜYORBİR de, kanunları yaratan ve sadece kendi menfaatleri doğrultusunda yontanlarla işbirliği yapıyorlar. ve de, MSG, MESAM ve MÜYORBİR'in, 'Haysiyet Kurulları' da, tıpkı meslek örgütleri gibi kendi varlık nedenlerini adeta inkar edercesine, halkın türkülerini yaratanlara reva görülen bu kötü durumu izlemeye devam ediyorlar...
Yetkili kurumların hükümetler ve muhalefet partileri ile işbirliği yaparak acilen tüm sorunlara çözüm üretmesi gerekirken, halkın sanatçıları her daim çok değersiz bir yaşama mahkum edilebiliyor...
Müzisyenler ve sahne sanatı emekçilerine reva görülen bu durumu kınıyorum.
Ne diyelim; bırakalım halkın sanatçıları adına, son sözü de büyük Halk Ozanı Aşık Veysel söylesin:
"Beni hor görme kardeşim,
Sen altınsın ben tunç muyum,
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben saç mıyım.
Ne var ise sende bende,
Aynı varlık her bedende,
Yarın mezara girende,
Sen toksun da ben aç mıyım."