Haberler

    Hastalığı geçirmiş olabilir

    Abone Ol

    Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı bilgilere göre tanı testi, sadece Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Ulusal Viroloji Referans Laboratuvarı'nda ve belirlenmiş halk sağlığı laboratuvarlarında yapılıyor.

    Sağlık Bakanlığı'nın paylaştığı bilgilere göre tanı testi, sadece Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Ulusal Viroloji Referans Laboratuvarı'nda ve belirlenmiş halk sağlığı laboratuvarlarında yapılıyor. Yine bakanlığın verilerine göre, bu test 71 yerde uygulanabiliyor. (Prof. Dr. Nuriye Taşdelen Fışgın)

    Test ücretli mi? Kaç lira?

    Koronavirüs testi için hastadan hiçbir ücret alınmıyor.

    (Sağlık Bakanlığı)

    Hızlı test nedir?

    Ülkemizde uygulanan hızlı test, kısa sürede sonuç veren, virüse karşı gelişmiş antikorların saptanmasını sağlayan testtir.

    (Prof. Dr. Nuriye Taşdelen Fışgın)

    Herkese hızlı test yapılmamasının sebebi nedir?

    Hızlı test kitleri her ne kadar kolay ve hızlı bakılabilir testler olsa da hastadan yeteri kadar numune alınamaması, numunenin enfeksiyonun çok erken ya da geç evresinde alınması veya alınan örneğin uygun bir şekilde işlenememesi gibi nedenlerle hatalı sonuçlarla karşılaşabilme olasılığı mevcut. Epidemiyolojik açıdan ele alındığında halk sağlığı için toplumu temsil edecek belli bir oranda test yapılması planlanır ama bu testlerin yapılacağı kişileri saptanması açısından 'risk grubunu oluşturan bireyler'in belirlenmesi gerekir. Her önüne gelene test yapmaya kalkıldığında, gerçek risk grubuna yeterli test ayrılamaması ya da yanlış negatif sonuçlar gibi olasılıklar mümkün. Maliyet açısından da 'etkin' bir uygulama olmaz.

    (Prof. Dr. İsmet Tamer)

    Hastalığı geçirip iyileşme durumunda vücut virüse karşı bağışıklık geliştiriyor. Ama bu bir daha hasta olunmayacak demek değil.

    Testte ne yapılıyor?

    COVID-19 enfeksiyonu şüphesi durumunda, klinik bulguların yanı sıra bazı laboratuvar testleri yapılarak tanının kesinleştirilmesi amaçlanır. Baştan beri yapılan ve yüksek güvenilirliği nedeniyle DSÖ tarafından da önerilen PCR (polimeraz zincir reaksiyonu) yöntemi ve bu yöntemle enfeksiyona sebep olan mikroorganizmanın DNA'sı üzerinden doğrudan tanı konulması sağlanır. Ama kesin sonuç için birkaç gün gibi uzun bir süre gerekiyor. Acil durumlarda ve olası vakaları hızlı şekilde ayırt edebilmek için 'hızlı test' adı verilen ve şüpheli bireyin burun arkası ya da boğaz sürüntüsünden alınan örnekte test uygulanmaya başladı. Bu test sayesinde bir saatten daha kısa sürede sonuç almak mümkün.

    (Prof. Dr. İsmet Tamer)

    Test, pozitif olan birinde negatif, negatif olan birinde pozitif sonuç verebiliyor. Bunun nedeni ne?

    Bunun üç nedeni var. Birincisi, burada PCR testinden bahsediyoruz, PCR testinin duyarlılığı yüzde 100 değil, yüzde 70'lerde. 10 vakanın 3'ünde, virüs olduğu halde PCR testi bunu gösteremeyebiliyor. İkincisi, örnek iyi alınmamış veya laboratuvara doğru şekilde ulaştırılamamış olabiliyor. Bu, testin kabahati değil; bu farklılığa test öncesi yapılan yanlış işlemler neden olabiliyor. Üçüncüsü ve belki de en çare bulunamayacak olanı şu: Bu hastalıkta hastalar virüsü her zaman saçmıyor. 'Aralıklı saçılım' dediğimiz bir durum var. Sonuç ikinci gün negatif, beşinci gün pozitif çıkıyor. Altıncı gün tekrar negatif çıkıyor. Bu şekilde negatif-pozitif döngülerle karşılaşabiliyoruz. Tıpta sonucu garanti olan hiçbir test yoktur. Hiçbir hastalığın tanısında kullanılan test, yüzde 100 duyarlı ve özgül değildir. O yüzden değerlendirmelerin her zaman klinik bulgularla birlikte yapılması gerekli. Hastaların sadece test sonuçlarına bakarak tanı koymayız.

    (Prof. Dr. Alpay Azap)

    Dünya genelinde ekipman eksikleri neler?

    Elimizde yeterli test kiti yok. Bu durumda semptomu olmayan 'asemptomatik' dediğimiz taşıyıcıları bilemiyoruz. Bu da kötü bir durum çünkü onlar şu an hastalığı diğer aile bireylerine yayıyor. Biri antibakteriyel, biri de sıtma için kullanılan iki ilaç derin bilimsel çalışmaları olmamasına rağmen ABD'deki hastalarda iyi sonuçlar veriyor. Yalnız, ilaç sorunu var. Virüsün neden olduğu ölümler sadece virüsten değil, lojistik desteklerin hiçbir ülkede tamamen yeterli olmamasından kaynaklanıyor.

    (Prof. Dr. Mehmet Çilingiroğlu)

    25 bin şu anda mevcut erişkin yoğun bakım yatağı sayısı. Bunların 13 bin kadarı üçüncü düzey ileri yoğun bakımlarda.

    Testim pozitif ama genel durumum iyi, solunum sorunum yok. Eve mi gönderiliyorum?

    Genel durumu iyi olan, solunum sıkıntısı olmayan, yaş ve kronik hastalık gibi risk faktörü bulunmayan hastalarımızın tedavileri evlerinde yürütülüyor. Bu hastalarımız mümkünse ayrı bir odada, diğer aile bireylerine bulaştırmayacak şekilde izole olmalı, mümkün değilse mutlaka sosyal mesafeyi korumalı ve maske kullanmalı. Yine mümkünse ayrı tuvalet ve banyo kullanmalı, mümkün değilse de her kullanımdan sonra temizlemeli ve çamaşır suyuyla dezenfekte edilmeli.

    (Prof. Dr. Levent Yamanel)

    İyileştiğimizden nasıl emin oluruz?

    Prof. Dr. Celalettin Kocatürk anlatıyor:

    Virüs vücuda girdikten 2-14 gün içinde hastalık bulgusu ortaya çıkıyor. Hastalık dört şekilde seyrediyor. 100 kişiden 30'unda hiçbir bulgu ve şikayete yol açmadan geçiyor. Sadece tesadüfen yapılan tetkiklerde ortaya çıkıyor. 100 kişiden 50'si hastalığı hafif bulgu ve şikayetlerle geçiriyor. Bu grubun içinde yaşı 50'nin altında olup ek hastalığı, ateşi, solunum sorunu olmayanların hastaneye yatırılması gerekmiyor. Ortalama 7-14 gün içinde iyileşiyorlar. Ama solunum bulgularının bozulması durumunda mutlaka hastaneye başvurmaları gerek. Testi pozitif çıkanlar ilaç tedavisi alıyor. Bu tedavi hastanın risk durumuna göre evde ya da hastanede olabilir. Buna muayene eden doktor karar veriyor. 100 kişiden 20'si akciğerlerde zatürre gelişen ve hastalığı nispeten ağır grup. Bunların yüzde 15'i serviste tedavi ediliyor. Hastanın ve hastalığın durumuna göre ilaç seçimi yapılıyor ve ortalama 14 gün içinde genellikle iyileşiyor. Hastaların dörtte birinde (tüm hastaların yüzde 5'i) durumu daha da ağırlaştığı ve solunum sıkıntısı ciddi olduğundan başka problemler gelişebiliyor. Bu nedenle yoğun bakımda takipleri gerekiyor. Yoğun bakıma alınan hastaların üçte ikisi solunum cihazına bağlanmak zorunda kalıyor ki bu grup en zor iyileşenler. Üç gün üst üste ateş, nefes darlığı, solunum sıkıntısı, halsizlik gibi bulguların geçmesi, hastalığın iyileştiği anlamına gelebiliyor. Ancak tedavi bittikten sonraki 14 gün boyunca hastanın evde kalıp durumunu yakından gözlemesi gerekiyor.

    Hastalar kaç günde iyileşiyor?

    Tedavinin süresi altta yatan kronik hastalık varlığına, yaşa, hastalığın şiddetine göre değişiyor. Yoğun bakımda izlenen hastalar için yaklaşık 7-8 günlük bir yoğun bakım süreci söz konusu olup iyileşme süreçleri 4-6 haftaya kadar uzayabilir. (Prof. Dr. Levent Yamanel)

    Taburcu olmanın şartları neler?

    Hastaları taburcu edebilmemiz için şikayetlerinin düzelmiş olması gerekiyor. Ayrıca akciğerde herhangi bir problemi olmayacak, hastaneden sonra gideceği evde risk grubunda biri bulunmayacak ve iyileşmekle birlikte virüsü hala taşımaya devam ettiği için 14 gün evde izolasyon kuralına uyacak. Hastalar, bu izolasyon kuralına uyacağına dair bir imza atıyor. Taburcu olan hasta, Sağlık Müdürlüğü veya Aile Hekimliği tarafından telefonla takip ediliyor. Kişi iyileşmiş olduğu için yüz yüze herhangi bir takibe gerek yok.

    (Prof. Dr. Alpay Azap)

    İyileştikten sonra nelere dikkat etmeliyim?

    İyileştikten sonra taburcu edilerek eve gönderilen ya da ev karantinasında takip edilen hastalar hem tedavilerini yürüten ilgili hastane yetkilileri hem de kendi aile hekimleri tarafından takip edilmeli. Hastaya ait tıbbi bilgiler ilgili hastane tarafından hastanın aile hekimiyle paylaşılmalı ve eve taburcu edildikten sonra da en az 14 gün süreyle günaşırı telefonla sağlık durumu değerlendirilmeli. Yine iyileşen kişilerin aynı enfeksiyonu tekrar geçirme olasılığından da bahsediliyor ve bu nedenle hasta iyileşse de sonraki süreçte sağlık otoritelerinin bildirdiği genel hijyen ve korunma kurallarına uymasında fayda görülüyor.

    (Prof. Dr. İsmet Tamer)

    Hastalığı geçirenlerde kısa ve uzun vadede herhangi bir hasar olur mu?

    Şimdiki verilerimizle kalmaz diye biliyoruz. Ama hastalığı ağır geçirenlere yoğun bakımda destek tedavileri veriliyor; makineye bağlanıyor, kateter takılıyor. Bunlara bağlı birtakım komplikasyonlar gelişebilir, bazen sekelleri kalıcı olabilir. Ama tek başına bu virüs, akciğerlerde ciddi bir sekel bırakmıyor diye biliyoruz. (Prof. Dr. Alpay Azap)

    Bir kere kapıp iyileştiysek bir daha hasta olabiliyor muyuz?

    Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu anlatıyor:

    Bu konuda maymunlar üzerinde gerçekleştirilen deneysel çalışmalar olsa da insanlar üzerindeki sonucu net olarak bilinmiyor. Maymunlarda yapılan çalışmalarda aynı virüsle ikincil bir enfeksiyon görülmemiş. Böyle bir durum, insanda karşılaşılırsa virüsün genetik yapısının değişimiyle söz konusu. Hastalığı bir kere geçirip iyileşmek ya da hiçbir semptom görülmeden hastalığın geçirilmesi durumunda vücut virüse karşı bağışıklık geliştiriyor. Ancak bu bir daha asla karşılaşılmayacak ya da karşılaşılırsa hasta olunmayacağı anlamına gelmiyor.

    Bu dönemde başka herhangi bir rahatsızlığım varsa gitmeli miyim?

    COVID-19 dışında da birçok hastalık var. hastalıklar için, şu anda hastanelerin ayrı bölümlerinde hizmet verilmeye devam ediliyor. (Prof. Dr.

    Celalettin Kocatürk)

    Önceden geçirip geçirmediğimi öğrenebiliyor muyum?

    Hastalığı belirtiler veya tamamen belirtisiz geçirenlerde bir hafta sonra antikor çıkmaya başlıyor, iki hafta sonra tespit edilebiliyor. (Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu)

    Kanser olan veya diyalize bağlanan hastalar neye dikkat etmeli?

    Bu durum her hasta için özel olarak planlanmalı, hastanın ve hastalığın durumuna göre karar verilmeli. Bu nedenle her hastanın kendi hekiminin tavsiyelerine uyması gerek. Özellikle kronik hastalar ve tedavisi bir hekim tarafından düzenlenmiş olan hastalar bu süre içinde tedavisini kesinlikle bırakmamalı, ilaçlarını hekimlerinin tavsiyesi olmadan değiştirmemeli. (Prof. Dr. Celalettin Kocatürk)

    Şu anda Türkiye'de kaç solunum cihazı var?

    Yaklaşık 17 bin civarında solunum cihazımız mevcut.

    (Doç. Dr. Cenk Kıraklı)

    Sağlık Bakanlığı, 5 bin solunum cihazı siparişi verdi. Yerli cihazların da üretimine başlanacak. Yeterli olur mu?

    Yaş ortalaması genç bir nüfus olmamız dolayısıyla, Avrupa'daki ülkelere göre yoğun bakıma ihtiyaç duyan hasta sayımızın daha az olmasını umuyoruz. Ancak tabii ki her türlü duruma da hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bunun dışında da başka hastalıklar nedeniyle solunum cihazı ihtiyacı duyan hastalarımız olacaktır. Şu süreçte yapılması gereken en önemli şey, yoğun bakım ihtiyacı olabilecek ek hastalığı olan ya da ileri yaştaki vatandaşlarımızı koruyabilmek.

    (Doç. Dr. Cenk Kıraklı)

    Yoğun bakımlardaki yatak sayımız yeterli mi?

    Yatak sayımız Avrupa ülkerine göre oldukça iyi durumda. 25 bin erişkin yoğun bakım yatağımız var ve bunların 13 bin kadarı da üçüncü düzey ileri yoğun bakımlar. Ayrıca yatak sayımız yeni açılacak şehir hastaneleriyle daha da artacak. (Doç. Dr. Cenk Kıraklı)

    Belirtileri kendinde gören bir kişi, pandemi hastanesi ilan edilmeyen bir hastaneye gittiğinde yoğun bakımda yatak bulabilir mi?

    Sağlık Bakanlığı'nın çıkardığı bir genelgeyle tüm kamu ve özel hastaneler bu hastaları kabul ediyor. Pandemi hastanesi, kamu hastanesi ya da özel bir hastaneye giden hasta, eğer gerçekten yoğun bakım ihtiyacı olduğu saptanırsa nerede olursa olsun bir yoğun bakım yatağına yönlendirilecektir.

    (Doç. Dr. Cenk Kıraklı)

    Kaynak: Hürriyet / Magazin

    Alpay Azap Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title