İlyas Yalçıntaş: Babamı kaybettiğimde bunalıma girdim
Katarsis'in bu haftaki konuğu popçu İlyas Yalçıntaş oldu. Yalçıntaş, uzman klinik psikolog Gökhan Çınar'ın hazırlayıp sunduğu Katarsis'te, çocukluğunu, yatılı okul yıllarını, ailesi ile ilişkisini, müzikle bağını, babasını kaybettiği dönemi ve ilk ilişkisinde yaşadıklarını anlattı
Zor durumlar yaşadığında bunu insanlara belli etmediğini dile getiren Yalçıntaş, Gökhan Çınar'ın "Düştüğünü belli etmemeyi nerede ve nasıl öğrendin?" sorusu üzerine bu durumun çocukluğu ve büyüdüğü yatılı okul ile ilgili olduğunu anlattı.
Yalçıntaş sözlerine şöyle devam etti: "Çocuk yaştan itibaren korunaksız bir psikoloji içerisinde büyüdüm. Düşmek ve zayıflık en son olması gereken şeydi. Küçük yaşta öyle yerlerden geçtiğim için haliyle artık düşmek ve zayıflık benim çok geride bıraktığım bir şey oldu. Artık kimse beni düşürüp, ağlatamaz."
'20'Lİ YAŞLARIMDA KISKANÇTIM'
Yalçıntaş, önceden kıskanç olduğunu ama 30 yaşından sonra bunu geride bıraktığını, 20'li yaşlarında çok aşık olduğu bir kız için şehir ve hatta ülke bile değiştirebilecek yoğunlukta aşkı yaşdığını da dile getirdi.& ;
'KIZ ARKADAŞIM SAYESİNDE KAS YAPTIM'
Hayatındaki dönüm noktasından bahseden Yalçıntaş, konuşmasına şu sözlerle devam etti: " Taksim'de müzisyenlik yapıyordum. Bir kız arkadaşım vardı. Çok zayıftım o dönemler. Kız arkadaşım televizyon izlerken bir erkeğin kasları ile ilgili bir yorum yaptı. Ben de kompleks yapmaya başladım. Çok bozuldum. Sonra bir şey oldu ve ayrıldık. Spor yapmaya ve kaslanmaya başladım. Bu bana çok büyük özgüven getirdi. Hayatım bambaşka hale geldi. "& ;
'ERZİNCAN'DA BÜYÜDÜM'
Hayatta en çok sevdiği kişisinin tartışmasız bir şekilde annesi olduğunu dile getiren sanatçı, şu sözleri söyledi: " Küçük yaşta babamı kaybettiğim için beni buralara kadar annem yetiştirdi. Erzincan'da köyde büyüdüm. Konuşmamdan insanlara karşı yaklaşımım, terbiyem ve her şeyime kadar bir kadına borçluyum ben. O yüzden, asla değişmez benim için Ayşe Yalçıntaş'tır."
'YATILI OKULDA OKUDUM'
İlkokulda kız kardeşi ile birlikte yatılı okula verilme hikayesini anlatan ve programda içini döken sanatçı, baba memleketi olan Erzincan'da okul olmadığı zamanlarda köye en yakın okulun yatılı okul olduğunu ve mecburen yatılı okula gönderildiğini söyledi.& ;
İlyas Yalçıntaş, "Yatılı okulda mikrop kapardım kendi kendimi tedavi ederdim. Ayakkabım yırtılırdı büyük tığ iğnesi ile ayakkabımı dikerdim. Sürekli türkü söylerdim. Şiir yazardım. Çok fazla skeçte rol aldım. Öğretmenlerim sağ olsunlar, öğretmen kutsallığı çok önemli. Ali Kıllı diye bir öğretmenim vardı, çok büyük insandır benim için. Birçok şey öğrenmeme vesile oldu." dedi.& ;
'KENDİNİZİ DAĞITIRSANIZ YOK OLURSUNUZ'
Babasını erken yaşta kaybetmesi hatırlatıldıktan sonra duygusal anlar yaşayan İlyas Yalçıntaş, "Yasımı yaşadım. Çok ciddi bir bunalıma girdim. Kendinizi dağıtırsınız, yok olursunuz ya. O dönem bileğim kesildi. Kız arkadaşım vardı, terk etti beni. O kadar kötü bir noktadasınız ki yok olmak istiyorsunuz artık. Her şey bitti psikolojisinde oluyorsunuz. Çöküyorsunuz ve hayata hiçbir tarafından tutunamıyorsunuz.
'İÇİMDEKİ GÜÇ OLMASAYDI...'
Kafanızın içine bir şeyler girsin ve darmadağın etsin istiyorsunuz. Öyle bir dönemdi. İçimdeki güç olmasaydı bu duruma yenik düşerdim ama oradan da çıkmayı başardım. Spora asıldım, kendimi fark ettim, kendime baktım ve iyileştim. Kolumda iyileşti. Gitar çalamayabilirsin demişlerdi fizik tedaviye gitmeden kendi kendime geçirdim." ifadelerini kullandı.