Haberler

    Jimnastikte madalyalar getiren sporcularımız anlattı: 'Bu iş istikrar ve sabır istiyor'

    Güncelleme:
    Abone Ol

    İBRAHİM ÇOLAK: SIRADA TOKYO VE PARİS OLİMPİYATLARI VARBu yıl jimnastik branşında genç sporcularımız art arda gelen şampiyonluklarıyla ülkemizi en iyi şekilde temsil ediyor.

    İBRAHİM ÇOLAK: SIRADA TOKYO VE PARİS OLİMPİYATLARI VAR

    Bu yıl jimnastik branşında genç sporcularımız art arda gelen şampiyonluklarıyla ülkemizi en iyi şekilde temsil ediyor. Geçen haftalarda kadın ritmik jimnastikçilerimizin Ukrayna'da elde ettiği başarıdan sonra İbrahim Çolak da Avrupa Şampiyonası'nda halka aletinde altın madalyanın sahibi oldu. Çolak 25 yaşında. Sporculuk hayatına 5 yaşında amcasının yönlendirmesiyle başlamış. Ailesi kendisine hep çok destek olmuş. 2017'de Ege Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği bölümünden mezun olmuş. 2018'deki Avrupa ikinciliği sayesinde öğretmen olarak ataması yapılmış. İzmir'de Bornova Suphi Koyuncuoğlu Ortaokulu'nda beden eğitimi öğretmenliği yapıyor.

    Tebrikler, neler hissediyorsunuz? Bu madalyanın sizin için önemi nedir?

    Öncelikle dünya şampiyonluğu unvanımı korumak istiyordum. İkincisi, sakatlığımdan sonraki ilk müsabakamdı ve özellikle yabancı sporcular sakatlıktan sonraki durumumu merak ediyorlardı. Altın madalyayı alınca hem üzerimdeki tedirginlik gitti hem de geri döndüğümü göstermiş oldum herkese. Küçüklüğümden beri en büyük hedeflerim Avrupa, Dünya ve Olimpiyat şampiyonu olmaktı. Artık sırada Olimpiyat var. Kendimizi öncelikle takım derecesine odaklamıştık. Orada da gümüş madalya kazandık ve bir kez daha ismimizi tarihe yazdırmış olduk.

    Hedeflerinize ulaşmak için nasıl bir yol izlediniz?

    Programlı çalıştım ve sabrettim. Antrenman programımız çok yoğun, haftanın üç günü çift, üç gün tek antrenman yapıyorum. Bir antrenman üç saat, yani çift günlerinde altı saat çalışıyorum. Pazar günleri izinliyiz. Bu disiplinim sayesinde başarıya ulaşabiliyorum. Pes etmeden çalışmak gerek. Ailem, kulübüm Şavkar Jimnastik Spor Kulübü ve antrenörüm Yılmaz Göktekin küçüklüğümden beri yanımda ve bana inanıyorlar.

    Bu spora erken başlamak önemli değil mi?

    Özellikle altyapıya verilen desteğin iyi olması gerekiyor. Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve Jimnastik Federasyonu da bu konuda her şeyi yapıyor. Kulübüm Şavkar okullara gidip oradaki küçük sporcuları keşfetmeye çalışıyor. Bu sayede küçük İbrahim Çolak'lar ve Ahmet Önder'ler yetişiyor.

    Salgın döneminde yarışmak nasıldı?

    Yarışma öncesi kamp dönemiyle birlikte üç hafta Mersin'de kaldık. Otel de salonumuz da gerekli tedbirleri almıştı. Dışarı çıkmak yasaktı, bu nedenle biraz sıkıldık. Tribünler boşken yarışmak da çok farklıydı. Normal zamanda tribünlerin dolup taşması çok iyi motivasyon oluyordu. Belki daha çok madalya kazanabilirdik. En çok da ailemin orada olmasını, sıcağı sıcağına mutluluğumu onlarla paylaşmayı çok isterdim. İnşallah başka büyük şampiyonalara.

    Şimdi sırada ne var?

    2021 Tokyo-2024 Paris Olimpiyat Oyunlarında ve aradaki her yıl yapılan Avrupa ve Dünya şampiyonalarında madalya kazanmak. 2024'ten sonra fiziksel durumuma bakacağım, eğer madalya alabilecek seviyede olursam belki 2028 Los Angeles Olimpiyat Oyunları'nı da hedeflemek isterim. İnşallah 2021 Tokyo'dan sonra evlenmeyi düşünüyorum. Sporculuk kariyerimden sonraki planlarımı henüz oluşturmadım.

    ÜMİT ŞAMİLOĞLU:  GENÇLERİN MADALYADA BENİ RAKİP GÖRMELERİ BÜYÜK HAZ

    Ümit Şamiloğlu 40 yaşında. Bu yıl kazandığı Dünya Kupası Şampiyonluğu ve Avrupa Şampiyonası'nda takım olarak kazandıkları gümüş madalyada 'uluslararası bir düzeyde madalya kazanan en yaşlı sporcu' unvanı da onundu. Adına tescillenmiş bir hareketi de olan sporcuyla konuştuk.

    Adınıza tescillenen bir jimnastik hareketi, 'Dünyanın en yaşlı erkek jimnastikçisi' unvanı ve onlarca madalyanız var. Nasıl başladı spor hayatınız?

    Ağrı'da doğdum… 6 yaşından itibaren babamın bana, bildiği kadarıyla jimnastik hareketleri yaptırmasıyla girdi spor hayatıma. Manisa'ya taşındık ve babam o dönemki Jimnastik Federasyonu Teknik Kurul Başkanı Hasan Onmuş'la iletişim kurdu. 10 yaşındaydım. Bir teste girdim, ardından Bolu'ya gönderdiler. Başlama yaşım geçmişti ama gittiğimde gayet güzel bir süreç yaşadım. Antrenörümle baba-oğul gibi olduk. Hevesli bir çalışma sonucu şampiyonluklar gelmeye başladı. 1993'te ilk Türkiye şampiyonluğumu yaşadım. 1998'den itibaren 9 sene üst üste toplamda 10 kere Türkiye şampiyonlukları elde ettim. Bunlar hala Türkiye rekoru.

    Başka alanlarda 'yaşlı' ayrımcı bir sıfatken jimnastikte iltifat galiba…

    40 yaşındayken 20 yaşında ve zirvede olanlarla çekişip yarışabiliyorsunuz. Eskiden sadece şampiyonluk haz verirdi, artık benden genç sporcularla yarışabilmek büyük bir haz… Sonuç değil, bana bakışları, madalya için yarışırken beni de hesaba katmaları inanılmaz bir haz.

    Adınıza tescillenen 'The Samiloglu' hareketi nasıl ortaya çıktı?

    Eşimin kalıcı olmamla ilgili ısrarı üzerine düşündüm. Bütün hareketlerin olduğu bir puantaj kitapçığı vardır. Antrenörümle birlikte inceledik. Bir hafta değerlendirmenin ardından bir harekette karar kıldık ve üzerinde çalıştık. İlk 2018 Mersin Dünya Kupası'nda yaptım ve 2019 Nisan'da tescillendi. Ben sporu bıraktığımda spor beni bırakmasın istiyorum.

    Sadece bir hareket değil, markaya da dönüştürdünüz…

    The Samiloğlu hareketi, bundan sonra yapacağım tüm çalışmalar için bir 'çatı marka'. Kulübümüz The Samiloğlu, bir gençlik ve yaşam kulübü… Bir kadın projesi hazırladık; çocuk evliliklerinin yoğun olduğu ve genç kızların meslek edinme imkanı olmayan bölgelerde pilates eğitmenliği kursu vereceğiz. Bakanlıkların da onayladığı bu projenin ilk ayağı gelecek sene Ağrı'da başlıyor.

    Bir harekette kaç tekrarda uzmanlaşılır?

    Binlerce tekrar gerekiyor. Tabii yetenek ve harekete yatkınlığa da bağlı… Örneğin ben uçuşlu hareketlere yatkınım. Havadaki algı düzeyim de iyi. Bu özelliklere sahip olmayan bir sporcu o tür bir hareketi 2 bin tekrarda yapıyorsa ben bin tekrarda yapabilirim. Ama bazen 13 yaşındaki bir sporcunun rahat yaptığı hareketi ben senelerce çalışıp yapamayabilirim. Tereddüt etmeden bir haraketi yapmanın tekrar sayısı binlerce kezdir.

    Genç jimnastikçilere tavsiyeleriniz neler?

    Dünyanın en zor branşlarından biri bu. Hata yapmayı affetmeyen, ikinci şansı tanımayan bir alan. Eğer istikrarlı olursanız başarı sırası muhakkak size de gelecektir. Yılmadan onlarca yıl çalışıp sonra başarı elde etmeye başlanıyor, dolayısıyla sadece sabretsinler, sevsinler ve çalışsınlar…

    Ya altın ya hiç

    "Sporculuk kariyerimde birçok yarışmada beşinci, altıncı, sekizinci oldum. Büyük yarışmalar da dahil 'ya altın ya da hiç' diyorum... Bu da Naim Süleymanoğlu'ndan bana miras. Bir gün antrenman yaparken radyoda dinlediğim 'Tarih sadece şampiyonları hatırlar' sözü üzerine bu kararı aldım."

    Kaynak: Hürriyet / Magazin

    İbrahim Çolak Paris Tokyo Magazin Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title