Merve Çağıran: Modayı takip etmiyorum
Merve Çağıran, Laurentius dergisinin ilk sayısına röportaj verdi. Geçen yazdan beri meslektaşı İsmail Hacıoğlu ile aşk yaşayan oyuncu, çarpıcı açıklamalar yaptı...
Uzun yıllardır oyunculuk yapıyorsunuz sizin için ne ifade ediyor oyunculuk? Kendinizce hayal ettiğiniz yerde misiniz?
Küçüklüğümden beri oynamak istiyorum ve yapıyorum. Benim için büyümenin güzel yanıydı hep. Hayal ettiğim şey hep devam edebilmek. Kendim de üreterek, yazarak onun dışında hep oynamaya devam etmek istiyorum.
Birçok popüler insanla ve tecrübeli isimlerle yan yana geldiniz. Hayatın size torpil yaptığını düşünüyor musunuz?
Evet birçok tecrübeli ve değerli oyuncu arkadaşlarımla çalışma fırsatı buldu ve hepsinden çok şey öğrendim. Öğrendiklerim ve gözlemlerimle hep daha iyisini yapmaya çalışıyorum. Evet şanslıyım, ama hayatın bana torpil geçtiğini düşünmüyorum. Sadece önüme çıkan şansları görmesini bildim ve hep daha fazla çalıştım.
Kariyerinizde dönüm noktası nasıl gelişti? "İyikilerim" dediklerinizden biri nedir?
Belirli bir dönüm noktası söyleyemem aslında. Bir ivmeyle gelişti ve adım adım oldu. İyi ki dediğim şey bu işe ilk başladığım zamanlarda fazla girişken olmam olabilir. Onun dışında zaten her iş iyikim.
Kariyerimde muhakkak yapmak istediğim dediğiniz bir proje var mı?
Evet var. Kendi yazdıklarımla ilgili… Eğer bunları yapmazsam suçlu hissederim. Acelem yok ama yakın zamanda ya da birkaç sene içinde mutlaka yapmak istediğim şeyler, yazdıklarımı hayata geçirmek hem hikayeleri hem de besteleri. Bir şekilde bazı planları ertelemem gerekti. Bir şekilde bazı planları ertelemem gerekti. Oyunculuk yaptığım zamanlarda bestelerimle ilgili çalışmaya çok yoğunlaşamıyorum bazen de yapılan şeyler için evet bu böyle olmalı işte oldu diyemiyorum. Doğru ekiple en içime sinen şekilde olmalı bunların hepsi.
Hayatında akıl aldığın ona sormadan hareket etmem dediğiniz ya da belli ritüelleriniz var mı?
Genellikle kendi kararlarımı kendim vermeyi tercih ederim. Ama tabi ki işle ilgili menajerim Abdullah Bulut ile ortak bir fikirde buluşup hareket ediyoruz. Bir de anne duasına çok inanırım. Ritüel olarak sayılır mı bilmem ama bir işe başlamadan önce sevdiğim bir iki kız arkadaşımla eğlenceli bakımlı birkaç gün geçiririm ki hem fiziksel hem de ruhsal bir arınma yaşarım.
Hayatımıza televizyon ile girdiniz ama şu sıralar dijital dünya çok popüler siz neler düşünüyorsunuz iki mecra ile ilgili?
Pandemi biraz dijital platformların daha geniş kitleye yönelmesine sebep oldu. O yüzden içerik üretimi daha da hızlandı gibi geliyor. Hep daha fazla alternatifimizin olması çok güzel bence. Oyuncu için de seyirci için de… Özellikle üreten ve yazan için alan açtı bu çok güzel.
Pandemi hayatınızda ne gibi değişiklikler yaptı? Neler öğretti size? Kimileri kendini yeniden tanıdığı kimileri duraklama dönemine girdiğini söylüyor. Size hangisi iyi geldi?
Pandemi hayatımda neyi değiştirdi sorusunu çok net cevaplayamam. Şöyle anlatayım, o kadar çok faktör girdi, değişti ve gelişti ki hayatımızda hangisi bende tam olarak neye sebep oldu çok karıştı. Çok mutsuz hissettiğim zamanlar oluyor ama bunun bana özel bir şey olmadığını biliyorum. Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Özellikle son aylarda hiç iyi hissetmediğimizi düşünüyorum. Ama çok sabırlı olduğumuzu gördüm. ya da başka seçeneğimiz olmadığı içindir. Pandeminin başlarında çok daha iyi hissediyordum. Bana iyi geldiği zamanlar oldu, evimde gerçekten iyi vakit geçirdim. Sakin olmak çok iyi geldi. Yazdım, izledim, pişirdim… Ruhsal olarak dengelendiğimi de hissettim ama bu kış aylarından itibaren iyi gitmiyor. Artık herkesin şartları zorlanıyor. Umarım yakın bir zamanda hepimizi için her şey düzelir. Gözümüzün önünde olan fark etmediğimiz şeylerin değerini de daha iyi biliriz umarım sonrası için. Özgürlüğümüz gibi!
Bir röportajında beste yaptığınızı söylemişsiniz, son durum nedir yakında sizin adınıza bir albüm görür müyüz?
Müzik hayatımda çok önemli ve kendimi özgür hissettiğim bir alan. Bestelerim var ve çalışmalarım devam ediyor. İçime tam anlamıyla sindiğinde tabi ki şarkılarımı herkesle paylaşmak istiyorum.
Modayla aranız nasıl sıkı bir takipçi misiniz yoksa kendi tarzınız mı var?
Modayı çok fazla takip etmiyorum. Günlük hayatımda sade giyinmeyi seviyorum ama bazen çok hoşuma giden gösterişli montlar falan giyiyorum. Küpe takmadan dışarı çıkmıyorum. Bralet ve yüksek bel kot favorim. Kış aylarında da nubuk kabanlar favorim oluyor diyebilirim.
Sosyal hayatınızda nasıl birisiniz? Dışarıdan soğuk ve mesafeli biri gibi duruyorsunuz?
Sosyal hayatın deyince de bir buruldum. Çok özledim kalabalık olduğumuz yerleri, konserleri, tiyatroyu ve düşünmeden insanlarla yakın durabilmeyi. Mesafeli biri değilim aslında ama bunu iyi bir şey sandığım zamanlar geride kaldı. Eskiden insanlara hemen güvenirdim ya da hemen samimi olurdum. Bunu arabesk bir yerden söylemiyorum. Kendi enerjin ve alanınla ilgili yanlış bu. Seni de yoran bir şey hayatına dahil ediyor gibi oluyorsun herkesi. Sakinleştim sanırım. Daha lokal takılmayı seviyorum. Beni tanıyanlar asla soğuk ve mesafeli demezler.
Lafını da sakınmayan biri gibi duruyorsunuz. Özel ve iş dünyasında sakin biri misiniz yoksa lafı gediğine oturtanlardan mısınız?
Söylemem gerekiyorsa söylerim bazen şakayla karışık yapıyorum bunu. Dayanamadığım anlarda yükselebiliyor, haksızlığa uğramış anlarda kendimi tutamıyorum. Anlatmaya çalışırım ama anlaşılamayacağımı görürsem sonsuza kadar susabilirim, kendimi yormaktan vazgeçerim. İnsanların şaşırdığı şey bunu bir anda yapabiliyor olabilmem. Bir yere kadar hiç vazgeçmeyecekmişim ve sakin kalacakmışım gibi görünüyor çünkü.
Ailenle aranız nasıl?
Arkadaş gibiyiz. Paylaşmak istediğimiz ne varsa paylaşırız. Annemi çok seviyorum. O benim bu hayatta en değerli varlığım. Kızsak da kavga da etsek en gerçek o. Umarım uzun bir süre birbirimizin yanında oluruz.
Aileniz dışında arkadaş grubunuzda oyunculardan mı oluşur?
Evet genelde oyunculardan oluşuyor. Uzun süredir hayatımda olanlar genelde İzmir'den. Bir de İstanbul zamanlarımın en başlarında hayatıma girenlerin daha kalıcı olduğu bir gerçek. Birkaç kişi çok değerli.
Sosyal medya ile aranız nasıl bağımlı mısınız iş için mı kullanıyorsun?
Sosyal medyayı düzenli kullanmıyorum bazen yoğunluktan iki hafta bir şey paylaşmayıp sonra üst üste çok şey paylaşabiliyorum. İçimden o an nasıl geliyorsa yani. Fotoğraf koymam deyip koymuyorum. Genelde çok fazla Tweet okuyorum. Hatta her şeyi orada aratıp genel fikirlere bakıyorum.
Kendinizi nasıl bir arkadaş olarak tanımlarsınız?
Arkadaşlıklarıma baktığımda genelde birbirimizi yormadığımız enerjilerin kalıcı olabildiğini görüyorum. Susmak istersem ilgilenmek zorunda bırakılmak istemem. Arkadaşlarımı iyi dinlerim iyi anlarım. Kendi düşünceme göre değil onların durumuna göre yorum yapmayı tercih ettiğim için bana anlatmayı severler. Havada gergin bir enerjinin asılı kalmadığı birlikte susmalar çok rahatlatıcı bir de. Hem yalnız olmak kadar rahat hem de yanında olduğunu bilmek kadar huzurlu.
Aşk kelimesi size neler ifade ediyor? Tutkulu musunuz yoksa rutin hayatı mı seversiniz?
Zamanla değişen bir kavram oluyor benim için. Aslında o güzel hisler bende, kendi başıma mutluyken, kendimle gurur duyduğumda, çok çok beğendiğim bir film izlediğimde de yeni bir şehri çok seversem de oluşuyor. Ama kadın erkek ilişkisi olarak soruyorsanız gerçekten çok öğrendiğim bir dönemdeyim. Buna açıkça cevap veremem.
Bahar geldi, önümüz yaz pandemiye rağmen nasıl bir yaz hayal ediyorsunuz?
Ben çalışıyor olacağım bu yaz. Genel olarak insanların işlerine güçlerine geri dönebildikleri bir döneme girmeyi, herkesin yüzünde bir rahatlama görmeyi, birbirimize rahatça sarılmayı, güneşi, denizi, müziği ve kalabalık olmayı isterdim. Ama bunları kısa sürede istemek ütopik galiba maalesef. Keşke mucize olsa.
Yaptığımız çekimlerde çok keyif alıyor gibiydiniz. Poz vermeyi seviyor gibisiniz...
Poz vermeyi çok severim evet. Değişik kıyafetler giymeyi de seviyorum. Kendimi iyi hissettiğim zaman profesyonel fotoğraf çekimleri benim için çok eğlenceli geçiyor. Bu çekimde herkes çok tatlıydı, ellerinize sağlık.
Kaynak: Snob Magazin / Magazin