Haberler

    Oryantal Didem: Dünyada bu kadar değer görüp kendi ülkemde göremediğim için çok üzülüyorum

    Güncelleme:
    Abone Ol

    Gündelik kıyafetlerle çıtı pıtı bir kadın.

    Gündelik kıyafetlerle çıtı pıtı bir kadın... Ama kostümünü giydiği anda bambaşka oluyor. Çekim sırasında kendini müziğin ritmine kaptırıp saçlarını savurarak dönmeye başladığında hepimizi büyülüyor. Bu renkli kostümlerin ve hareketli müziğin arkasında çok hüzünlü bir hikaye var. 34 yaşındaki Didem'in anlattıklarını dinlerken boğazım düğümleniyor. O da zaten gözleri dolu dolu ama bir tebessümle anlatıyor yaşadıklarını: "'Çok güzel bir yüzün var, çok iyi dans ediyorsun ama bunun belli bedelleri var' diyorlardı. Hiçbirini kabul etmedim. 'Kaderimde varsa, bedenimden, ruhumdan ödün vermeden bir yere gelirim' dedim."

    Yıllar sonra 'İbo Show'a çıktın, dans ettin. Bülent Serttaş'ın sen dans ederken başını başka tarafa çevirmesi olay oldu. Ne hissettin o an?

    Gerçekten hiç fark etmedim. Sosyal medyada gündem olunca yeniden izledim ve gördüm.

    O an fark etseydin tepkin nasıl olurdu?

    Dururdum, "Hayırdır, ne yaptım sana" derdim. Sonra düşündüm ve aklıma bir sene önceki olay geldi. Bir düğünde sahneye çıkacaktım. "25 dakikalık şovun süresi çok fazla, 15 dakika yapalım" dediler, "Tamam" dedim. Ama sekizinci dakikada müzik durdu.

    Neden?

    "Bülent Bey istedi" dendi. Az dakikası kalmış, o şarkı söyleyecekmiş. Ben de bağırdım çağırdım. Ama mekanı polise şikayet ettiğim doğru değil. Zaten bu başıma ilk defa gelmiyor. Nedense solistler daha çok şarkı okuyabilmek için benim sahnemi yemek istiyor. Bülent Bey'le sonra hiç karşılaşmamıştık. Bana biraz haber olmak için yapılmış gibi geliyor, bilmiyorum.

    Bakılmayacak ya da utanılacak bir iş yaptığını düşünüyor musun?

    Asla! Ben mesleğimi çok seviyorum. Dünyanın farklı ülkelerinde dans ediyorum. İspanya'da hayranlarım kuyruk oldu. Şili'de bir eczaneye gittim, fotoğraf çektirmekten alışveriş yapamadım. Dünyada bu kadar değer görüp kendi ülkemde göremediğim için çok üzülüyorum. Mesleğime belaltı vurulmasından da çok bıktım.

    Mücadele ettim, kimseye pabuç bırakmadım

    Nasıl bir belaltı vurma?

    Alnıma yapışan bir leke var, "O bir dansöz". Böyle olması beni çok üzüyor.

    Bu sebeple yaşadıkların oldu mu?

    Evet. Mesela 17 yaşımda ailemden ayrı Anadolu Yakası'nda bir ev tuttum. Sırf dansöz olduğum için ev sahibi benden habersiz eşyalarımı sokağa attı.

    Peki şiddet ve tacize maruz kaldın mı?

    Hangisini anlatayım? Mesela çok küçük yaştayken biri taciz etmeye çalıştı. 11 yaşımda göğüslerim büyük dursun diye babamın çoraplarını kostüme koymuştum. Adam göğsümü tutmak istedi, eline çoraplar geldi! Rakı şişesi fırlatarak kafasını yardığım adamlar oldu. Tehditler aldım "Öldürürüm, vururum" diye. İkizler burcuyum, çok güçlü bir karakterim var. Kimseye pabuç bırakmadım, mücadele ettim, hep savcılığa gidip şikayetlerimi yaptım.

    Akıl veren çok, para veren yok

    Geçen hafta 'İbo Show'da giydiğin kostümün kapalı olması da çok konuşuldu. Bu kostüm senin tercihin miydi?

    Hayır. Televizyonlara konuk olarak katılabiliyorum ama oryantal kostümüyle katılamıyorum. 'İbo Show'a da İbrahim Bey'e (Tatlıses) sürpriz olsun diye çağırmışlardı. Biliyorsunuz, yılbaşında da dansöz yok.

    Bu resmi bir yasak mı?

    Değil ama teklifler kesildi. İnsanlar koronadan dolayı işsiz kaldı ya, ben bunu yıllardır yaşıyorum. Tabii düğünlere gittim, kulüplerde çıktım, hatta after kulüplerde bile çıktım. İnsanlar sosyal medyalarına "Vay be, Didem buralara kadar mı düştü" diye paylaşımlar atıyorlardı. Akıl veren çok ama para veren yok.

    Geçen hafta katıldığı 'İbo Show'dan...

    Herkese 'Abi' demek gerektiğini öğrendim

    18 yaşından küçükken polis baskınlarından nasıl kurtuluyordun?

    "Misafir geldim" derdim. Balıkpazarı Hisar'da çıkarken oralarda sokak tezgahları vardı; ördekli, öten, ışıklı tokaları çok severdim, paramla onlardan alırdım. Saçımı toplar ve diğer mekana koşardım. Güvenlik kapıda tanımaz, "Okul mu burası" derlerdi.

    Nasıl korurdun kendini?

    Hayatta herkese "Abi" demek gerektiğini öğrendim. Çirkef bir tarafım da vardı ve kimse bana yaklaşamıyordu.

    Kırılma noktan İbo Şov' muydu?

    Öncesinde de bana hep "Çok güzel bir yüzün var, çok iyi dans ediyorsun ama bunun belli bedelleri var" diyorlardı. Çıplak fotoğraf çektirmemi istediler, "Şu yönetmenle beraber ol" dediler. Hiçbirini kabul etmedim. "Kaderimde varsa bedenimden, ruhumdan ödün vermeden bir yere gelirim" dedim. Sonra İbrahim Bey'in programına bir günlük çekim için gittim.

    O nasıl oldu?

    "Bir günlük ekstra iş var" dediler. Baktım bir sürü oryantal arkadaşım orada. Seçme yapılıyor. Ben seçildim. İlk programdan sonra da önüme bir sözleme koydular, 17 yaşımdaydım. Birdenbire oldu, altı yıl sürdü.

    "Sen uyu, yemek olunca biz seni uyandırırız" derlerdi, uyanırdım, yemek falan yok, sadece su kaynamış ve beni kandırmışlar...

    Gaziosmanpaşa'da doğuyor, Kuştepe'de büyüyorsun… O günlere dair ilk hatırladığın ne?

    'Gırgıriye' gibi bir aileydik... Annem ve teyzelerim dans ediyordu. Nenem darbuka, dedem ut çalıyordu.

    Baban ne iş yapıyordu?

    Bateri çalıyordu. Sezen Aksu, Selda Bağcan, Tülay Özer, Edip Akbayram gibi isimlerin plaklarında çalmış. Uzun saçlı, hippi gibi adamdı. Annemle hikayeleri de ilginç. Annemle babam çok aşık olmuş, evlenmişler. Dedem, Çingene diye annemi istememiş. Babam uzun süre ailesiyle görüşmemiş. Onları çok seviyorum. Yine dünyaya gelsem, onların ailem olmasını isterdim.

    Yoksul bir çocukluk muydu seninki?

    Kuru ekmek yerdik. Evde annemler "Sen uyu, yemek olunca biz seni uyandırırız" derlerdi. Uyanırdım, yemek falan yok. Sadece su kaynatmışlar o sırada, beni kandırmışlar. Ama yokluğu görmeden varlığın kıymetini bilemezsin.

    Kaç yaşında bir iş olarak dans etmeye başladın?

    11. Ev kirasını ödeyememiştik. Evden dışarı atılmıştık. Anneannemde kalıyorduk. O yüzden para kazanıp hemen anneme verirdim.

    İlk sahneye çıktığın zamanı hatırlıyor musun?

    Bir Roman düğünü vardı. O sabah arkadaşlarımla mahallede saklambaç oynamıştım. Dizlerim yara içindeydi. Annem yara bantları yapıştırdı. Kostümüm bol gelmişti. Çengelli iğnelerle oturttular. Çok zor zamanlardı ama bana oyun gibi gelirdi. Dans ederken bir de zil çalmam gerekirdi. En zoru oydu benim için.

    Sonra nerelerde çıkmaya başladın?

    13 yaşıma kadar pavyonlarda çalıştım. Sonra Sultana's, Playshow, Foliberjer gibi yerlerde çıkmaya başladım. Annemin terzisine basma etekten kostüm diktirir, öyle giderdim.

    Türk filmi gibi bir aşk...

    Aşk ne durumda?

    Bizim hayatımızda arkadaş bulmak çok zor. Ama hayatımda iki senedir biri var. İyi gidiyor.

    Kim? Tanınan biri mi?

    Hayır, sevgilim bir polis. İyi anlaşıyoruz. Polisle oryantalin ilişkisi nasıl olur (gülüyor)?

    Türk filmi gibi…

    Tam da öyle, biraz kıskanç... Zorlandığımız dönemler olsa da orta yolu buluyoruz.

    Benim yerime balerinle çekmişler

    Reklamlarda oynamak istiyorum. Bir deodoran firmasına da sunum yaptık. Sahneye çıkmadan deodoran sıkıyorum, kulise döndüğümde kupkuruyum. Bir ay sonra televizyonda ne göreyim? Bir balerin o deodoranı sıkıyor, dansını ediyor ve kupkuru!

    Ben masa masa gezmem. Para takmak istiyorlarsa askıma takabilirler. Sıkıntı yok. Ama bazıları var ki sana değmek istiyor, parmağıyla sıkıştırıp makas almak oluyor aslında amacı. Ona gelemiyorum.

    Bence oryantal uzun saçlı olmalı. Nesrin Topkapı bunu takıntı yaptığımı söylerdi ama bence uzun saç oryantalin en büyük aksesuarı.

    Cihangir Depo Dans'ta ders veriyorum. Ama pandemi sebebiyle dersler durdu.

    Zihinler açılırsa umutlanırım

    Hiç bu mesleği yaptığına pişman oldun mu?

    Hayır ama keşke okulumu bitirseydim.

    Ne mezunusun?

    İlkokul mezunuyum. Açıktan liseye gireceğim, bitirip üniversiteye gitmek istiyorum. Amacım öğretmen belgesi almak. Ama oryantal bizim ülkede geçmiyor. Ben sanatçı olarak vergimi veriyorum, kostüm vergimi bile veriyorum. Ama belge alamıyorum işte. Çünkü oryantal bölümü yok. O yüzden bütün evrensel dansları öğrenip o belgeyi almam gerekiyor.

    Bu mesleğin geleceğine dair umutlu musun?

    Bize de şarkıcılara baktıkları gibi bakarlarsa, zihinler açılırsa ve bakış açıları değişirse umutlu olabilirim. Ben istiyorum ki ülkemde çocuklara da dans eğitimi vereyim. Bale gibi... Kadınlar sadece zayıflamak için değil, bu dansı profesyonel yapmak için de derslere gelsinler. Mesleğimi göğsümü gere gere yapmak istiyorum. "Göğsünüzü, bacağınızı kapatalım" denmeden özgürce kostümlerimi giymeyi diliyorum.

    Madonna çok kabiliyetli, ne gösterdiysem yaptı

    Beyoncé ve Shakira'nın 'Beautiful Liar' klibi için teklif aldığın doğru mu?

    Evet. Klipte görünmeyecektim, sadece oryantal içerikli koreografiyi yapmamı istiyorlardı.

    Neden olmadı peki?

    'İbo Show' devam ediyordu. Olmadı! Ama Madonna'ya dans ettim. Mert Alaş'ın Ibiza'daki evindeydi parti. Madonna çok kabiliyetli. Ne gösterdiysem yaptı.

    Kaynak: Hürriyet / Magazin

    Madonna Magazin Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title