Pangastrit Nedir ve Neden Olur? Pangastrite Ne İyi Gelir ve Nasıl Geçer
Pangastrit, mide mukozası olarak da bilinen midenin mukus kaplı tabakasının uzun bir süre boyunca iltihaplandığı veya tahriş olduğu uzun vadeli bir durumdur.
Pangastrit, mide mukozası olarak da bilinen midenin mukus kaplı tabakasının uzun bir süre boyunca iltihaplandığı veya tahriş olduğu uzun vadeli bir durumdur.
Pangastrit Nedir ve Neden Olur?
Tedavi olmaksızın Pangastrit, birkaç aydan yıllara ilerleyerek mide zarının o kadar hasar gördüğü ve etkilenen kişinin şu risklerle karşı karşıya olduğu noktaya kadar ilerleyebilir. Altta yatan nedene bağlı olarak, Pangastrit genellikle nispeten basit bir şekilde tedavi edilebilir. Pangastrit genellikle tedavi başladıktan sonra hızla iyileşir.
Bazı nedenleri;
Helicobacter pylori türlerinin (H. pylori) bakterileri ile enfeksiyon açık ara en yaygın olanıdır ve bazen B Tipi gastrit olarak adlandırılır.
Alkol, nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar (NSAID'ler) gibi bazı ağrı kesiciler veya mideye giren safra gibi maddelerden kaynaklanan kimyasal tahriş gibi mide zarında oluşan hasar,
Bağışıklık sisteminin bozulması, onu bir otoimmün bozukluk haline getirir. Bu bazen A Tipi gastrit olarak adlandırılır ve kronik gastritin en az yaygın nedenidir.
Pangastrit Belirtileri Nelerdir?
Semptomlar zamanla yavaş görünme eğilimindedir. Pangastrit ana nedeni olan H. Pylori ile enfekte pek çok kişi uzun süre herhangi bir belirti geliştirmez ve herhangi bir komplikasyon yaşamaz. Çeşitli komplikasyonlardan ziyade bağlantılı semptomlar yaşayan kişilerde;
Üst karın bölgesinde ağrı veya sızı,
Dolu olma hissi,
Oruç tutarken ağrı,
Yedikten sonra ağrı,
Mide bulantısı,
Kusma gibi belirtiler görülmektedir.
Pangastrit Komplikasyonları Nelerdir?
Pangastrit, uygun şekilde yönetilmezse başka koşullara yol açabilir. Sıklıkla asemptomatik olabileceğinden, başka bir durum, bir kişinin Pangastrit etkilendiğinin ilk işareti olabilir. Bu komplikasyonlardan bazıları;
Mide Ülseri
Mide ülseri, mide duvarında boğaz gastrik aside uzun süre maruz mide astar hasar görmesinden kaynaklanır. Peptik ülser olarak da bilinen 10 mide ülserinden sekizi H. pylori enfeksiyonuyla bağlantılıdır.
Atrofik Gastrit
Tedavi edilmezse şiddetli kronik gastrit, özellikle A Tipi otoimmün kronik gastrit ve ayrıca Tip B H. pylori kronik gastrit atrofik gastrite dönüşebilir. Bu, midede bulunan koruyucu mukus tabakasının hasar gördüğü ve genellikle bağırsakta bulunan hücreler tarafından telafi edilen mide glandüler hücrelerinin kaybına yol açtığı yerdir. Sonunda, mide glandüler hücreleri bağırsak ve lifli doku ile değiştirilir.
Pangastrit Teşhisi ve Tedavisi nedir?
Pangastrit tanısı için;
H. pylori için test (kan, dışkı ve nefes testleri),
Anemi için kan testleri,
Antikor bulmak için kan testleri,
Karaciğer ve böbrek fonksiyonu kan testleri,
Kan varlığı için dışkı testleri yapılmaktadır.
Kronik gastritin nasıl tedavi edildiği, altta yatan nedene bağlıdır. Durum, NSAID'lerin veya alkolün uzun süreli ve aşırı kullanımından kaynaklanıyorsa, kişinin bu maddeleri almayı bırakması gerekecektir. Bir tıp uzmanı, yedek ağrı kesicilerde veya herhangi bir geri çekilme etkisinde yardımcı olabilir. Ayrıca diğer gerekli desteğe, örneğin alkolü bırakmak için destek gruplarına yönlendirilebilir.
H. Pylori Tedavisi
Antibiyotikler H. pylori enfeksiyonunu tedavi edebilir. Bu bakterilerin vücuttan atılması genellikle gastriti iyileştirir. İlk durumda, H. pylori enfeksiyonunu tedavi etmek için genellikle üç ilacın bir kombinasyonu kullanılır. Bu tedavi genellikle mide tarafından üretilen asit miktarını azaltan bir ilaç olan bir proton pompa inhibitörü (PPI) ve iki antibiyotik içerecektir. Bu üçlü terapi olarak bilinir ve tedavi süreci 10 ila 14 gün sürer.
Bağırsak Metaplazisi Tedavisi
Pangastrit bağırsak metaplazisi (IM) olarak bilinen mide zarında bir değişikliğe yol açabilir. Bu, midede bulunan hücrelerin değiştiği ve bağırsaktaki hücrelere daha çok benzediği zamandır. IM, kanser riskinin artmasıyla ilişkilidir, ancak risk hala düşüktür. H. pylori enfeksiyonunun tedavisi ortadan kaldırırken, bu tedavinin bağırsak metaplazisini tersine çevirmede de etkili olup olmayacağı belirsizliğini korumaktadır.
