Haberler

    Sokak oyunu candır!

    Güncelleme:
    Abone Ol

    Melis: Bizim tatil planı vardı ya, yalan oldu Gizem.Gizem: Hayırdır?

    Melis: Bizim tatil planı vardı ya, yalan oldu Gizem.

    Gizem: Hayırdır?

    Melis: Deniz'le Mehmet boğuşurken Deniz'in parmağı çatladı. Atele aldılar, doktor "Denize giremez" dedi. Çocuklar sıkıntıdan ne yapacaklarını şaşırdı, birbirlerine daha çok sataşıyorlar artık.

    Gizem: Büyükler gibi küçükler de gergin bence artık.

    Melis: Aynen öyle. Babaanneler gibi konuşacağım ama bizim zamanımızda böyle miydi, akşama kadar sokakta oyun oynardık, yorgunluktan bayılırdık. Eve gelince de bütün enerjimizi harcadığımız için yatar uyurduk.

    Gizem: Bu her jenerasyon için söyleniyor ama bu defa gerçekten çocuklar evin içinde büyüyor... Gerginlikleri, sosyal gelişimleri bir yana, hareketsiz kalmaktan vücut yapıları da bozuluyor bence. Lorin daha küçük tabii ama yeğenlerimdeki değişim inanılır gibi değil.

    Melis: Fizyoterapistlerin çalıştığı, çocuklarla da çalışan medikal bir spor salonu var, Lapica diye. Kendi kolumdaki problem için gittiğimde oradaki fizyoterapistlerden Mustafa Bey'le biraz sohbet ettim.

    O da bu dönemde çocukların sürekli evde oturmasının kas, eklem ve kemik gelişimi için sıkıntılı olduğunu söyledi. ve konu dönüp dolaşıp yine bizim çocukluğumuzda sokakta oynadığımız oyunlara geldi. Bu oyunların, çocukların hem psikolojisi hem de fizyolojisi için ne kadar önemli olduğunu ben daha yeni yeni anlamaya başladım.

    Gizem: Çünkü çocuk oyunla büyüyor; çocuk demek, oyun demek. Ben bazı günler Lorin'le oyun oynamaya vakit ayıramazsam, yemeğini hazırlamamışım, uykusunu geciktirmişim gibi vicdan azabı duyuyorum. Bir nevi temel ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

    Melis: Öyle tabii. Deniz'le Mehmet'in yaş grubunda (9) sosyalleşmek açısından da çocukların arkadaş gruplarıyla sokakta oynaması çok önemli. Mustafa Canpolat'ın bu konuda neler dediğine bakalım...

    ÇOCUKLAR POTANSİYELLERİNİN ALTINDA KALMA RİSKİ TAŞIYOR

    Fizyoterapist Ammar Mustafa Canpolat, Lapica Spor Salonu

    Çocuk gelişimi doğumdan itibaren başlayan ve ergenliğin sonuna kadar devam eden bir süreçtir. Bebeklik ve ergenlik çağlarında bu büyüme çok hızlı ve gözle görülebilir olurken, 6-12 yaş arasında yavaşlar ancak durağan değildir.

    Bebeklikle ergenlik arasında, çocuğun beyniyle kol ve bacaklarındaki kaslar arasındaki sinirsel

    iletim gelişim gösterir. Böylece kol ve bacaklarının koordinasyonu artar.

    Bu dönemde görsel bilgiyi yorumlama becerisi de gelişir. Derinlik algısı, periferik (çevresel) görüş ve el-göz koordinasyonu ilerleme kaydeder. Sonuçta beyin, vücudun üzerindeki hakimiyetini arttırır. Bu da çocuğun ergenlik döneminde yapabileceği sporları etkiler. Örneğin derinlik algısı, el-göz koordinasyonu ve bacak koordinasyonu gelişmiş çocuklar basketbol oynarken başarılı olurlar.

    Herhangi bir sporda başarılı olan ve vücuduna güven kazanan çocukların karakter gelişimi de pozitif etkilenir. Sporda başarılı olanlar özgüveni yüksek ve dışadönük bir karaktere sahip olurlar.

    Bahsettiğimiz bu beden ve beyin gelişimi, yalnızca çocuklara özel oyunlarla gelişir. 70-80-90'lı yıllardaki sokak oyunları (seksek,

    yakar top, misket, ip atlama vb.) reaksiyon, derinlik algısı, el-göz koordinasyonunu olumlu etkiler.

    Pandemiyi evde geçirenler çocuklar maalesef bu beyin gelişimi dönemini verimli şekilde kullanamadı. İnaktif çocuklar genetik potansiyellerinin altında kalma riski taşıyor.

    Uzun süre evde ve hareketsiz kalan çocukların fiziksel, karakter ve beyin gelişimini desteklemek için mutlaka sokak oyunları oynayabilecekleri ve sosyal iletişimde bulunabilecekleri toplulukların içerisine dahil edilmesini öneririm.

    Kaynak: Hürriyet / Magazin

    Mustafa Canpolat Haberler

    Bakmadan Geçme

    1000
    Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
    title