Bahçeli'den Suruç'ta Ak Partililere Yönelik Saldırıya İlişkin Açıklama
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Suruç’ta AK Partililere yönelik gerçekleştirile saldırıya ilişkin, "Adalet ve Kalkınma Partililere karşı özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde zaman zaman belediye başkanlarına, il başkanlarına, parti yöneticilerine karşı PKK tarafından saldırılar olmuştur.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Suruç'ta AK Partililere yönelik gerçekleştirile saldırıya ilişkin, "Adalet ve Kalkınma Partililere karşı özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde zaman zaman belediye başkanlarına, il başkanlarına, parti yöneticilerine karşı PKK tarafından saldırılar olmuştur. Bunun da onlardan birisine benzer bir hal olduğu söylenmektedir" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, bayram namazının ardından merhum Alparslan Türkeş'in Beştepe'deki mezarını ziyaret etti. Burada kendisini bekleyen partililerle tek tek bayramlaşan Bahçeli, daha sonra Türkeş'in kabrine geçti. Bahçeli, Türkeş'in kabrine kırmızı ve beyaz karanfiller bıraktı ve bakır ibrikle mezara su döktü. Mezarın başında nöbet tutanların bulunduğu kulübede bir süre oturan Bahçeli, buradan ayrılırken basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Ramazan Bayramı'nın İslam alemine, Türk milletine ve bütün insanlara hayırlara vesile olmasını dilediğini belirten Bahçeli, "Ramazan ayı, mübarek bir ay olmakla beraber, siyasi yönde çok yoğun faaliyetlerin olduğu bir dönem oldu. Şimdi ise bayrama erişmiş bulunuyoruz. Ancak, milletimiz 9 gün sonra bir bayram daha yaşamak niyetinde olduğunu işaret ediyor. Bu sebeple 24 Haziran siyasi hayatımızda da, geleceğimizde de bir bayram sevinci oluşturacak sonuçlarla şereflenmiş olabilir" diye konuştu.
"Bu çok yönlü incelenmeli"
Suruç'ta AK Parti'ye yönelik gerçekleştirilen saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, "Bu olay, her yönüyle üzücü. Milletvekili ve onun ailesine yönelik bir saldırı. Bu saldırıda değerli milletvekilinin ağabeyi hakkı rahmetine kavuşuyor, diğerleri de yaralı durumda. Bu çok yönlü incelenmeli. Bunu da tahrik yönüyle önümüzdeki seçimin 9 gününü çatışan bir Türkiye değil, bu gibi olaylara karşı sabırlı ve soğuk kanlı davranan bir Türkiye ile seçimin atlatılmasında yarar vardır. Olay üzücüdür. Adalet ve Kalkınma Partililere karşı özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde zaman zaman belediye başkanlarına, il başkanlarına, parti yöneticilerine karşı PKK tarafından saldırılar olmuştur. Bunun da onlardan birisine benzer bir hal olduğu söylenmektedir. Bütün bunlara rağmen sabrı elden bırakmamak lazım, soğukkanlı davranmak lazım. 24 Haziran'ı en aza indirilmiş bir çatışma ortamında gerçekleştirmekte yarar var diye düşünüyorum" dedi.
"İnşallah o bayrak Kandil'e de dikilecektir"
Bahçeli, Kandil'e yönelik gerçekleştirilmesi planlanan operasyona ilişkin şunları kaydetti:
"Terörle çok keskin bir mücadele var. Suriye'de, Irak'ta, Türkiye'de var. Bunun uluslararası boyutunu da ele alarak düşünmek gerekiyor. Bu sebeple de Avrupa ülkelerinde de terör uzantılarıyla Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir mücadelesi devam ediyor. Onlara bazı ülkelerin yardakçılık yapmasından da üzüntü duyuyor. Şimdi teröre doğru kesin sonuç almanın zamanı gelmiş ve geçiyor. Geçmişten bu yana bu terör faaliyetlerinin Kuzey Irak'ta bir Kandil denen yörede toplanmak suretiyle her türlü ihtiyaçlarının, eğitimlerinin karşılanıp oradan da Türkiye'ye planlı saldırıların olduğu bir yere artık gereği yapılmalıdır. Biz yıllardan beri Kandil'e bir bayrak dikmek gerektiğini vurgulamıştır. İnşallah o bayrak Afrin'de, başka yerlerde olduğu gibi Kandil'e de dikilecektir."
"Seçim beyannamemizde af var"
Bir basın mensubunun, af konusunda adım atılıp atılmayacağı yönündeki sorusuna Bahçeli, "35 kişiyle bayram öncesi affı çıkartacak kadar bir gücümüzün olduğuna inanıyor musun sen? Ama seçim beyannamemizde af var" dedi.
"Selahattin Demirtaş'tan başka HDP'de adam mı yoktu cumhurbaşkanı adayı olacak"
Bahçeli, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan dün bir açıklama geldi. Demirtaş'ı işaret ederek tutukluların aday olmaması yönünde bir düzenleme yapılabileceğini söyledi. Nasıl yaklaşırsınız?" şeklindeki soruya şu cevabı verdi:
"Cumhurbaşkanı, adayların belirlenmesi konusunda hem siyasi iktidarın, hem toplumun hoşgörüsünün istismar edildiği kanaatiyle bu değerlendirmeyi yapıyor. Ben de katılıyorum. HDP, eğer Türkiye'de bir siyasi kurum olarak, PKK'nın gölgesinden sıyrılmış bir mücadele yürütürken bir aday çıkarma ihtiyacı hissediyorsa ki, böyle bir aday çıkarma düşüncesine sahip olanlar Türkiye'yi zora koyan, HDP'yi zora koyan, Türkiye'de PKK ile mücadeleyi gölgeleyen bir davranış içerisinde Selahattin Demirtaş'tan başka HDP'de adam mı yoktu cumhurbaşkanı adayı olacak. O kadar tutuklular içinde bula bula onu mu buldular? Şu an için halkın arasında aktif siyaset yapan HDP'ye mensup şahsiyetler var. İçlerinden bir tanesi kendi partilerini temsilen aday gösterilebilinirdi. 53 kişinin katline sebebiyet veren söylemlerde bulunmayan bir şahsiyet olabilirdi. Ama her şeyi yokuşa sürme, bu arada da PKK-YPG ve buna benzer terör örgütlerine yandaşlık yapabilecek davranışları demokrasi adına kimse istismar etmesin. Siyasi partilere söylüyorum, adaylara söylüyorum. Türkiye'de demokrasinin ölçüsü Selahattin Demirtaş'ın salıverilerek seçim propagandası yapmasıyla eşdeğer tutacaklarsa bu yanlış bir istikamet. O sebepten dolayı da geçmiş dönemde bir şeye işaret etmiştim. O kanaatimi sürdürüyorum. Ülkü ve ülkü sevdalısı olan Kürşat Yılmaz ve Alaaddin Çakıcı, tutuklu olan, hükümlü olan şahsiyetler. Eğer 100 bin imzayla bunları dışarıya salıvermeyi düşünmüş olsak Selahattin Demirtaş gibi yanlış bir tespit içine girmiş olsak, bu hareket 2 değil cezaevinde bulunan bütün ülküdaşlarımız için 100 bin imza toplayabilirdi. Böyle bir yolun açılmaması lazım. Onun için o konuda dikkatlerini çektik. Eğer siz Selahattin Demirtaş'ı aday olmak sebebiyle dışarıya salıverilmesini istiyorsanız, biz de bu memlekete hizmette bulunmuş, onu bildiğimiz ve inandığımız bazı arkadaşlarımızı 100 bin imza toplar Türkiye'nin gündeminde bunların da cezaevinden çıkıp cumhurbaşkanı adayı olması için bir adım atmış olabilirdik. Bu yakışık bir şey mi olurdu? O sebepten dolayı artık 9 gün içerisinde bunlara son verip Türkiye Cumhuriyetinde yeni bir cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi başlangıcı olan 24 Haziran'a çok daha gelecek anlamı yükleyen bir kararı milletçe vermeliyiz. Bizim MHP olarak adayımız Recep Tayyip Erdoğan'dır. 24 Haziran'da Cumhur İttifakı olarak seçimlere katılıyoruz. Cumhurbaşkanı adayı olarak MHP'liler Recep Tayyip Erdoğan'ı oy vereceklerdir. Kendi partileri olarak da Cumhur İttifakı'nda MHP'ye oy vereceklerdir. Dolayısıyla Cumhur İttifakı ile TBMM'de güçlü bir Meclis, denge ve denetimi elinde tutan bir Meclis, öbür taraftan da cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bütün kurum ve kurallarıyla hayata geçebilecek cumhurbaşkanı seçiminin sonucunu almak lazım. Son 9 gün içinde faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz. Ben ilk turda Recep Tayyip Erdoğan'ın seçileceğine inanıyorum. Kim ne hesabı yaparsa yapsın. İnce'den her türlüsüne kadar kimin hesabı varsa yapsın."
"FETÖ'yü Türkiye'ye bir paket halinde göndermesi lazım""
ABD'deki FETÖ'cülerin ortaya çıkan görüntülerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, "Türkiye üzerinde FETÖ'yü besleyen, koruyan, her türlü eylemi yaptıran bir devletin bazı unsurları tamamiyle deşifre olmuş durumdalar. Şimdi de Türkiye'de 251 vatan evladımızın şehit olmasına sebebiyet veren, 2 bini aşkın vatan evladının yaralı olduğu bir ortamda lüks arabalar, lüks villalarla kimin nasıl yaşadığına şahit oluyoruz. ABD'nin Türkiye ile olan dostluğu devam edecekse o kişilerle beraber FETÖ'yü Türkiye'ye bir paket halinde göndermesi lazım" dedi. - ANKARA