Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu: "Duruşmada hakime 'iddiayı somutlaştır' diye adeta gayrı resmi görevlendiriyoruz"
- Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu: "Duruşmada hakime 'iddiayı somutlaştır' diye adeta gayrı resmi görevlendiriyoruz" Duruşmalarda hakimlere iddiayı somutlaştırması adına fazladan iş yüklendiğini belirten Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr.
- Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu: "Duruşmada hakime 'iddiayı somutlaştır' diye adeta gayrı resmi görevlendiriyoruz"
ANKARA - Duruşmalarda hakimlere iddiayı somutlaştırması adına fazladan iş yüklendiğini belirten Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, "Duruşmada hakime 'iddiayı somutlaştır' diye adeta gayrı resmi görevlendiriyoruz" dedi.
Ankara'da Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen "Yargı Kararlarında Gerekçelendirme Çalışması" programında konuşan Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Doğru işler yapılıyor. İşlerin sonuçlarını almamız için vakit lazım ama istikamet doğru, hedef doğru, dava doğru. O zaman el ele yürümeye devam. Birlikte doğru işler yapıyoruz, güzel işler yapıyoruz. Derler ki, hakim hükmüyle konuşur. Aslında hakim hükmünün gerekçesiyle konuşuyor. Peki hakim hükmünün gerekçesinde ne diyor, ne demek istiyor? Dinliyoruz, bir şey söylemesini istiyoruz. Bu çalıştayı düzenlediğimize göre dediklerini her zaman çok da yeterli bulmuyoruz ki bazı eksiklikler var, düzeltelim. Böyle çok önemli bir çalışma ve 3 yıla yayılacak bir süreçte iyileştirmeler düşünüyoruz" dedi.
"İlk düğme de iddianame"
İddianamelerdeki en büyük problemin, suçu oluşturan olaylarla delillerin arasındaki ilişkilendirme olduğunu ifade eden Feyzioğlu şunları dedi:
"Hakimin hükmünün gerekçesinde doğru, ikna edici cümleler kurması için ilk düğmenin doğru iliklenmesi lazım. İlk düğme de iddianame. Çünkü gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklersek çarpık olur. O zaman da kanun yolu mercilerine üst katlara bir sürü emek olur, tekrar tekrar gömleği iliklemek zorunda kalırız. İddianamedeki en büyük sorun, suç fiilini oluşturan olaylarla delillerin birbiriyle ilişkilendirilmesindeki sıkıntı. Hakim bir insan evladı. İçinde bulunduğu durumdan, psikolojiden etkileniyor. Almamız gereken yol çok. Biz iddianameyi yetersiz yazıyoruz. Duruşmada hakime 'iddiayı somutlaştır' diye adeta gayrı resmi görevlendiriyoruz. Psikolojik olarak iddianın parçası haline geliyor, ondan sonra bir hüküm hazırlıyor. Bizim bu adli psikoloji meselesini çözmemiz lazım. Bazı sorunların gerçekten çözümü basittir ama çözülmediği sürece can yakar. Hakime insanüstü nitelikler atfedip ondan sonra bizi tatmin eden sonuçlar beklemekten vazgeçmeliyiz. Bu çalıştay başarılı olacak ben inanıyorum. Doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam."