Başkan Kocaoğlu, DSİ Müdürü Özbal'ın Sözlerine Tepki Gösterdi
İzmir Büyükşehir Belediyesi, DSİ Bölge Müdürü Recep Özbal'ın sözlerine tepki gösterdi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, DSİ Bölge Müdürü Recep Özbal'ın sözlerine tepki gösterdi. Kocaoğlu, "Böyle basit siyaset yapılmaz. Benim İzmirliye borcum hizmet borcudur, söylem borcu değil" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentsel dönüşümde işbirliği için Karabağlar ve Gaziemir belediyeleriyle işbirliği protokolü imzaladı. Törende konuşma yapan Başkan Aziz Kocaoğlu, DSİ Bölge Müdürü Recep Özbal'ın, "Biz isale hattını büyük ölçüde tamamladık. Bir terslik olmazsa Haziran ayında bitmiş olacak. Belediye henüz arıtma tesisinin ihalesini bile yapamadı. Gecikme, projenin hayata geçmesini geciktirecek" sözlerine tepki gösterdi. Kocaoğlu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, şu ifadelere yer verdi:
" Gördes Barajı'ndan gelen suyun yarısı, yani 58 milyon metreküpü, yıllar öncesinden İzmir'in su ihtiyacını karşılamak üzere planlandı. Bugüne kadar hiçbir belediye bizler kadar temiz su arıtması, baraj yatırımı yapmamıştır. Bunları aslında DSİ'nin yaparak belediyeye teslim etmesi gerekiyor. Tahtalı Barajı gibi, Görece Temiz Su Arıtma Tesisi gibi yerleri biz yaptık. Bana dediler ki; 'bunu gel sen yap.' Ben arıtmayı yapayım, siz de isale hattını yapın diye konuştuk, tamam dediler. Aslında böyle bir şey de yok, yapıp vermeleri gerekiyor. Uygulama da budur, doğrusu da budur. Suya ihtiyacımız da var, maksat iş görülsün biz yaparız dedik. Güzergah üzerinde Sarıkız kuyularının oraya bin 620 metre uzunluğunda bağlantı boru hattı yapalım, buradan gelen suyu da kullanalım dedik. Onlar 34 kilometrelik hatta, biz de bu kısma başladık. Gittik oranın açılışında da bulunduk. Suyu verdikleri zaman da almaya başladık. Şu anda DSİ, Gördes Barajı'ndan bize ne kadar su veriyorsa, Sarıkız'dan arıtıp Çiğli Cumhuriyet Deposu'na, oradan da Karşıyaka'ya bu suyu basıyoruz ve kullanıyoruz. Projenin esası, bu suyun Belkahve'ye gelerek orada arıtma yapılarak tüm İzmir'e dağıtılmasıydı. Buraya kadar olan 110 kilometrelik hattın projesini yaptı, ihaleye çıktı. Biz de arıtmanın acil kamulaştırmasını yaptık, proje ihalesine çıktık. ve DSİ'nin bizim bu projemizi onaylaması gerekiyor. Gel git, gel git, gel git, bizi beklettiler. Şurası şöyle değil, burası böyle değil… Projeler yeni geldi. Projeler DSİ'de bloke edildi. 'Biz yaptık, onlar yapmadı' demişler. Projeler yeni geldi, ihaleye çıkılıyor. Hadi diyelim projeleri geldi, ihaleye çıkamadık, biz geç kaldık. DSİ Belkahve'ye gelecek suyun İzmir şebekesine dağıtımı için gereken isale hattının daha projesini yapmadı. Daha proje yapılmadı. Daha suyu verecek isale hattı yok. Bu su nereye gidecek? Dereye mi gidecek? Bornova'dan aşağı mı salacak? Bırakın belediye başkanlığını, ben Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşı olarak bundan utandım. Böyle siyaset, böyle hizmet, böyle bir yaklaşım olmaz. Su geldi peki, Belkahve'ye ne olacak? Proje onaylanmadıktan sonra ben o suyu almışım, kullanmışım ne olacak?"
BAKAN EROĞLU'NA YÜKLENDİ
Kocaoğlu açıklamasının devamında, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'na yüklenerek, "Herkes biliyor, ben bugüne kadar ağzımı açmadım, kimseye de bir şey demedim. Eğer siyaset, bu iş, bu kadar kirlendiyse ben de bir şey söylemek istiyorum. Manisa'da, Uşak'ta, Gediz Nehri havza ilan edildi. Sayın Veysel Eroğlu, 31-12-2012 saat 16.59 diye bangır bangır bağırdı. Ben de Gediz'le ilgili Nif Çayı Arıtması'nı Sayın Bakanımız Binali Yıldırım'a açtırdım. Menemen'i de Sayın Veysel Eroğlu'na açtırdım. Ben Gediz'le ilgili görevimi yaptım, iki arıtmamı da bitirdim. Şimdi sıra sizde Bakanım dedim. Gediz ne durumda? Gediz'de gerekli arıtmalar yapıldı mı? Akan sanayi atıkları durdu mu? Gediz'e bakan yerleşkelerin kanalizasyonları, arıtmaları yapıldı mı? Bu mantık, mantık değildir. Ben bunun siyasi söylemini yapmadım, yapmak da istemiyorum. Benim İzmirliye borcum hizmet borcudur, söylem borcum yok. Ben bunları okumaktan gerçekten utanıyorum. Bu haberden ülkem adıma utandım" diye konuştu. - İZMİR