BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: "Azerbaycan'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim için Erzurum'da,...
- BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: "Azerbaycan'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim için Erzurum'da, Kars'ta, Iğdır'da yaşayan vatandaşlarımızdan hiçbir farkı yoktur" Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, "Dış politikada sıkça kullanılan 'dost ve kardeş ülke' tanımı...
- BBP Genel Başkanı Mustafa Destici : " Azerbaycan'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim için Erzurum'da, Kars'ta, Iğdır'da yaşayan vatandaşlarımızdan hiçbir farkı yoktur"
ANKARA - Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, "Dış politikada sıkça kullanılan 'dost ve kardeş ülke' tanımı Azerbaycan'la ilişkilerimizi tarif etmek için yeterli olmadığını, olmayacağını düşünüyorum. 'Dost ve kardeş ülke' Filistin olabilir. 'Dost ve kardeş ülke' tabiri, mesela Katar için, mesela Libya için kullanılabilir. Azerbaycan'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim için Erzurum'da, Kars'ta, Iğdır'da yaşayan vatandaşlarımızdan hiçbir farkı yoktur" dedi.
BBP Genel Başkanı Destici, TBMM'de açıklama yaptı. Destici, konuşmasının başında 12 Eylül darbesi sonrası idam edilen Mustafa Pehlivanoğlu'nun 40. Ölüm yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, Pehlivanoğlu ve şehitleri andı.
7 Ekim tarihinin, Türkmen Milli Bayramı olarak Türkmen Kurultayı'nda kabul edildiğini hatırlatan Destici, "Bu tarihte Irak Türkmen Cephesi'nin çağrısına cevap veren tüm Türkmen kuruluşları bir araya toplanıp 1.Türkmen Kurultayını gerçekleştirilmiştir. 7 Ekim 1997'de Irak Devletinin tarihinde ilk defa olarak Hür Türkmen iradesi Erbil'de tecelli etmiştir. Çalışmaları 4-7 Ekim'de 1997 tarihleri arasında yapılan Kurultay, 7 Ekim gününü Milli Bayram olarak ilan etti. 7 Ekim Bayramı, 20. asırda çile, katliam ve gözyaşıyla dolu Türkmen tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir. 7 Ekim Türkmen Bayramının Aziz Türkmen halkımıza ve tüm Türkmeneli'ne hayırlar getirmesini diliyorum" ifadelerini kullandı.
Korona virüs vaka sayısının hastane kapasitelerini aşmadığını belirten Destici, "Bu sayede, bizim dışımızdaki pek çok ülkede üzüntüyle izlediğimiz hadiseleri, şükürler olsun, ülkemiz ve milletimiz yaşamadı. En çok dikkat etmemiz gereken konulardan biri de bu olmalı: Tedbirleri gevşetip, vaka sayısından dolayı hastanelerimizin hizmet vermekte zorlanacağı duruma, o kırılma noktasına asla yaklaşmamalıyız" şeklinde konuştu.
Azerbaycan'ın kendi topraklarını kurtarma mücadelesi verdiğini aktaran Destici, "'Azeri' kelimesi bir millet adı değildir. 'Azeri' kelimesi bir coğrafyayı işaret eder ve o coğrafyada yaşayan, 'Azeri' diye adlandırılan insanlar Türk'tür. Konuştukları dil, 'Azerice' değil, Türkçedir. Dış politikada sıkça kullanılan 'dost ve kardeş ülke' tanımı Azerbaycan'la ilişkilerimizi tarif etmek için yeterli olmadığını, olmayacağını düşünüyorum. 'Dost ve kardeş ülke' Filistin olabilir. 'Dost ve kardeş ülke' tabiri, mesela Katar için, mesela Libya için kullanılabilir. Azerbaycan'da yaşayan kardeşlerimizin, bizim için Erzurum'da, Kars'ta, Iğdır'da yaşayan vatandaşlarımızdan hiçbir farkı yoktur. Bu konu, kendimizi bildiğimizden beri içinde bulunduğumuz, mensubu olmaktan daima gurur duyduğumuz camiamız için, Türk Milliyetçileri ve Alperenler için hep böyle oldu, hep böyle olacak" dedi.
Türk Tabipleri Birliği'nin Başkanlığına, 'Ermeni soykırımı yalanının propagandasını yapan', 'Hendek Ayaklanması'nda görev yapan güvenlik güçlerinin operasyonlarının durdurulması için imza toplayan', 'Türk askerini katliam yapmakla suçlayan', 'Öcalan'a Özgürlük Platformu'nun kurucuları arasında olan' bir terör sevicinin geldiğini söyleyen Destici, "Öncelikle, bu profildeki birinin başında 'Türk' kelimesi olan bir kurumun herhangi bir yerinde olmaması gerektiğini, bu profildeki birinin Türk hekimlerini temsil ettiğini var saymanın, Türk hekimlerine hakaret olacağını ifade etmek istiyorum. Bu şahıstan, bu şahsın temsil ettiği zihniyetten, müttefiklerinden, temsilciliğini yaptıklarından çekincemiz filan yok, yanlış anlaşılmasın. Türk'ün düşmanı mı eksilir? Hepsi bir araya gelse Türk'e diz mi çöktürebilir? İtirazımız düşmanlığa değil. İtirazımız, Türklüğe, Türk Milleti'ne, Türkiye Cumhuriyeti'ne düşmanlık edenlerin, 'kamu imkanlarından faydalanması, düşmanlıklarını yaparken 'kamu imkanlarını kullanmasınadır" diye konuştu.