CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu Açıklaması
"CHP çözüme karşı, çözümü istemiyor gibi yanlış bir algı var. Bu kesinlikle doğru değil, bu algıyı anlatarak gidereceğiz" "Ben de Lice doğumluyum. Lice'de protestoya katılan insanlar, oraya gitmekle barış sürecine olan karşıtlığını değil aslında bağlılığını ifade etmeye çalıştı" "Barış süreçleri karşılıklı jestlerle yürür. Bütün dünyada böyledir Türkiye'de de böyle olmak zorundadır"
Kubilay Çelik - CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "CHP çözüm sürecine karşı, çözümü istemiyor" gibi yanlış bir algının bulunduğunu belirterek, "Bu kesinlikle doğru değil, bu algıyı anlatarak gidereceğiz" dedi.
AA muhabirinin sorularını cevaplandıran Tanrıkulu, Lice'de yaşanan olayları ve çözüm sürecini değerlendirdi. Tanrıkulu, kendisinin de Lice doğumlu olduğunu ve bölgeyi çok iyi tanıdığını söyledi.
Lice'nin derinliği olan bir bölge olduğunu ifade eden Tanrıkulu, "İnsanları da politiktir. En fazla köyün boşaltıldığı yer Lice'dir. Orada çok fazla insan yaşamını yitirdi, dağa çıktı ya da göç etti. Lice, bu sürecin en ağır tarvmalarını yaşadı" dedi.
Tanrıkulu, şöyle devam etti:
"Orada karakol, sizin güvenliğinizi sağlayan kurum olarak algılanmaz. Bu, son 30 yıllık dönemde böyledir. 'Karakol' dendiğinde baskı, zulüm, işkence, kayıp, faili meçhul cinayetler akla gelir. Maalesef, Sayın Başbakan'ın karakol konusunda sarf ettiği sözler bu işi tetiklemiştir. 'Karakollar devam edecek' denmesi bu işi tetiklemiştir. Lice'de protestoya katılan insanlar, oraya gitmekle barış sürecine olan karşıtlığını değil aslında bağlılığını ifade etmeye çalıştılar.
Barış süreçleri karşılıklı jestlerle yürür. Bütün dünyada böyledir, Türkiye'de de böyle olmak zorundadır. Türkiye'de 7-8 aylık zaman diliminde bölgede tek bir insan yaşamını yitirmemişse, bu da devam ediyorsa, jest yaparsınız. Orada inşaat faaliyeti devam ediyor olsa bile bunu insanların kafasına, kulağına soka soka söylemez ve zihinlerine yerleştirmezsiniz. Yine yaparsınız ama böyle bir inatlaşma meselesine dönüştürmezsiniz.
Çünkü bu sözlerden durumdan vazife çıkaran genç bir kuşak var. Bizim bile ikna edemediğimiz bir genç kuşak var. 30 yılın travması içinde yetişmiş, algısı çatışmadan ve şiddetten başka bir şey olmayan bir kuşak var. Bu kuşak sokağa çıktığında onları tutmak mümkün değil. Bir enerjileri var, o enerjilerini ortaya koyacaklar"
-"CHP ile ilgili yanlış bir algı var"
Partisinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin ziyaret etmek üzere bir heyet oluşturduğunu anımsatan Tanrıkulu, bu heyetin bölgedeki sorunları dinlediğini ve CHP'nin Kürt sorunun çözülmesi için neler yaptığını anlattığını vurguladı.
CHP'nin bu konuda iddia sahibi olduğunu dile getiren Tanrıkulu, şöyle devam etti:
"Son iki yıllık süre içinde CHP olarak yasama faaliyeti çerçevesinde Türkiye'nin Kürt meselesi bağlamında, demokrasinin eksikliğini giderecek neredeyse tüm yasama çalışmalarını yapmış durumdayız.
Bu meseleyle bağlantılı konularda 29 yasa teklifi, 10'dan fazla araştırma önergesi verdik. Bir çok soru önergesi verdik. Bunlar, Kürt meselesinin demokrasi ile çözümüne yardım edecek hususlardır. Arkadaşlarımız bölgeye gittikleri zaman hem dinleyecekler hem de CHP bakımından yanlış oluşan bir algıyı düzeltmeye çalışacaklar. Kürt meselesi ile bağlantılı olan ve demokrasi eksikliğinden kaynaklanan sorunların çözümü için Meclis'te cesaretle çalıştığımızı anlatacağız.
'CHP çözüme karşı, çözümü istemiyor' gibi bir yanlış, genel bir algı var. Bu kesinlikle doğru değil, bu algıyı anlatarak gidereceğiz.
Derli toplu şekilde Kürt meselesi bağlamında bu kadar çok yasa çalışması yapan ve bunları teklife döken başka hangi siyasi parti var?"
Diyarbakır ziyareti sırasında bir sohbeti anlatan Tanrıkulu, vatandaşların kendisine "Siz ne yapıyorsunuz?" diye sorduğunu söyledi. Buna "Diyarbakır'da Kürt meselesi konusunda bizim ne yapmamızı isterdiniz?" sorusuyla karşılık verdiğini ifade eden Tanrıkulu, "Onlar da 'Hak anlamında batıda ne varsa Doğu'da da o olsun' dedi. Dedim ki 'Ne istiyorsunuz?' İsteklerini saydılar. Hepsi ile ilgili parti olarak kanun teklifi vermişiz. Bunları anlattım, 'Bizim bunlardan haberimiz yoktu, neden bize bunları anlatmıyorsunuz ' dediler. Bu nedenle çalışmalarımızı iyi anlatmamız gerekiyor" diye konuştu. -