CHP Grup Başkanvekili İnce Açıklaması
"(Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlık adaylığı) Benim böyle bir taleple ortaya çıkmışlığım yok. Ben görev adamıyım. Hiçbir görevden kaçmam. Ankara'dan bunları göndermemiz lazım. Bu kiminle oluyorsa" "(Polisin yetkilerinin artırılması) Bu tam bir faşist devlet anlayışıdır. Anayasaya aykırıdır, böyle bir kanunun çıkması mümkün değildir"
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olup olmayacağı sorusuna, "Benim böyle bir taleple ortaya çıkmışlığım yok. Ben görev adamıyım. Hiçbir görevden kaçmam. Ankara'dan bunları göndermemiz lazım. Bu kiminle oluyorsa" yanıtını verdi.
İnce, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, yapılan anketlere göre, demokratikleşme paketine yüzde 60-70 oranında destek olduğunu söylediğini anımsattı. İnce, "Türkiye'yi anketlerle yöneteceğiz. Muhalefete gerek yok, Meclis'i kapatalım. Bize gerek yoksa AKP milletvekillerine de gerek yok. İki anket firmasıyla Türkiye yönetilsin" dedi.
Erdoğan'ın demokratikleşme paketini açıkladıktan 7 saat sonra Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın açıklama yaparak "Pakete destek yüzde 75'lerde" dediğini belirten İnce, bunun dünyada bir ilk olduğunu, 7 saat içinde desteğin açıklandığını ifade etti.
Başbakan Erdoğan'ın, "(Türk'üm) dediler Türkiye'nin itibarını yerlerde sürüklediler. 'Çalışkanım' dediler yıllarca yan gelip yattılar. 'Doğruyum' dediler, Türkiye'yi yolsuzluklara mahkum ettiler" ifadelerini kullandığını belirten İnce, şunları söyledi:
"Diyelim ki dedikleri doğru. Biz Türklüğümüzden vaz mı geçeceğiz? Peki ben Başbakan'a şöyle söylüyorum o zaman: 'Müslümanız' dediler, Haçlı seferlerine destek verdiler. 'Müslümanız' dediler, yolsuzlukların alasını yaptılar. 'Müslümanız' dediler 'yalan söyleyemem' diyen imamı sürdüler. 'Müslümanız' dediler Hollandalı firmanın dozerlerine cami yıktırdılar. 'Müslümanız' dediler, camide içki içildi yalanını söylediler. 'Müslümanız' dediler, Başbakan'ın doğduğu, yaşadığı şehirleri kutsal ilan ettiler. 'Müslümanız' dediler, Başbakan'a dokunmayı ibadet saydılar. Bunlar bu yanlışı yaptı diye biz Müslümanlığımızdan vaz mı geçeceğiz?
'Yan gelip yattılar' dediklerinin yaptıklarını 10 yıldır sata sata bitiremedi. Utanmadan, sıkılmadan, 70 sene önceki karneli ekmeği diline doluyor. Türkiye'nin o koşullarda yaptıklarına bir bakın bir de Başbakan'ın bu koşullarda attıklarına bir bakın.
Ankara'da karneyle doğalgaz var. Ön ödemeli sayaç sahipleri 135 liradan fazla gaz alamıyorlar. Karneyle gaz... Hangi stokçuya para kazandırıyorsunuz?"
-"Buradan mağduriyet değil ayrıcalık çıkar"
Başbakan Erdoğan'ın, kızlarını, Türkiye'de okutamadığı için ABD'de okutmak zorunda kaldığını söylediğini belirten İnce, "Buradan mağduriyet değil ayrıcalık çıkar. Türban yasaktı diye kızlarını üniversitede okutamadın. Peki oğlunu niye ABD'de okuttun? Peki kızın kaç puan aldı ve hangi üniversiteye kazandı? Kazandı da okuyamadı mı yoksa kazanamadı mı?" diye konuştu.
Erdoğan'ın, "Osmanlı"nın borçlarının son taksidini Menderes ödedi" dediğini anımsatan İnce, "1923'ten 1950'ye kadar, 27 sene CHP Osmanlı'nın borçlarını ödemiş. Bunları hiç anmıyorsun da son taksidi ödeyene teşekkür ediyorsun. Bu İnönü, CHP düşmanlığının sebebi nedir?" dedi.
-"Bir günlük uzun tutukluluk süresi"
Baraj konusundaki tartışmalara da değinen İnce, şunları söyledi?
"Başbakan, 'yüzde 10 barajını biz mi koyduk da biz kaldıralım' diyor. Başbakan'a sorum şu: TEKEL'i sen mi kurdun da sen sattın. Andımızı sen mi koydun da sen kaldırdın. Türkiye Cumhuriyeti'ni sen mi kurdun da tabelalardan TC'yi sen kaldırdın.
Başbakan'ın tarihle ilgili cehaleti meşhurdur. 'Batı Trakya'da 150 bin vatandaşımız var' diyor. Batı Trakya'daki 150 bin bizim vatandaşımız mı soydaşımız mı?
Sonra 'CHP sen Çanakkale Savaşı'na karşı çıktın mı?' dedi. 1923'te kurulan bir parti, 1915'teki bir savaş nasıl karşı çıkacak?
Bir arkadaşına ziyarete gitti. Metris'te bir günlük, çok uzun bir tutukluluk süresi, mahpusluk günleri var. Metris Cezaevi'nde tam bir gün kalmış. Her taraf su içindeymiş. Metris Cezaevi'nin açılış tarihi 1981. Başbakan'ın, 1980 öncesinde bir günlük uzun tutukluluk süresi nasıl olmuş anlayabilmiş değilim."
Muharrem İnce, kamuda başörtüsü tartışmaları konusunda AK Parti'nin, eski AK Parti Konya Milletvekili Hüsnü Tuna'dan özür dileyip dilemeyeceğini sordu. İnce, "Hüsnü Tuna, 2008'de 'kamuda başörtüsünü serbest bırakacağız' dedi. Adamı disipline verdiler. Niyetini erken söylediği için" dedi.
-"Umarım böyle bir şeyi denemezler"
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan İnce, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olup olmadığı sorusuna şu cevabı verdi:
"Ben görev adamıyım. Hiçbir görevden kaçmam. Ankara'dan bunları göndermemiz lazım. Bu kiminle oluyorsa. Partinin yetkili organları var, bunu araştırır. Benimle oluyorsa benimle, başkasıyla oluyorsa başkasıyla. Ben hepsine hazırım. Benim böyle bir taleple ortaya çıkmışlığım yok. Bu tür büyük kentlere 'ben aday olacağım' demekle aday olunmaz. Partinin çalışmaları var. Kamuoyu yoklamaları yapılıyor. Kimlerin ismi öne çıkarsa... Analar ne evlatlar doğurmuştur, merak etmeyin."
Muharrem İnce, polisin yetkilerinin artırılmasına ilişkin tartışmalarla ilgili soruyu da yanıtladı. İnce, "O zaman Meclis İçtüzüğü'nü de değiştirsinler. Desinler ki 'Muharrem İnce, sen potansiyel bir sert konuşma yapabilirsin.' Bu ihtimali olanların Genel Kurul'a sokulmaması lazım. Bu tam bir faşist devlet anlayışıdır. Anayasaya aykırıdır, böyle bir kanunun çıkması mümkün değildir. Umarım böyle bir şeyi denemezler" diye konuştu - TBMM
